Bu nasıl bir mantık
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu nasıl bir mantık
Bu nasıl bir mantık
Avrupalı Hürriyet`in Avrupa sorumlusu Sayın Kerem Çalışkan, her zamanki köşesinde “Gençlik” başlıklı bir yazıyı kaleme almış. Yazı, Atatürk`e büyük bir övgü ile başlıyor. Yazının ortalarında karamsarlık kendini gösteriyor; şöyle ki: Yaşlanan Avrupa`da, yaşlanan Almanya`da Türk gençlerinin sayısı da 500 bin civarındadır. Arkadan bir “ama” geliyor. Türkiye`de olduğu gibi Avrupa`da da gençlerin durumupek parlak değil. Eğitim ve meslek durumları son derece kötü. % 60`ı eğitimsiz ve mesleksizdir.” Yazının sonu da şöyle bitiyor: “ 19 Mayıs`da açık seçik bir mesaj vardı: Gençlerini eğitin! Hemen eğitin! Hızla eğitin! Gençlik hazinemizidir. Ona sahip çıkalım!”
Dikkat edilirse yazı, üç bölümden ibaret:
1. Atatürk ve 19 Mayıs.
2. Gençlerin geleceğinin karanlık oluşu ve
3. 19 Mayıs mesajı.
Peki, şimdi sormanın sırası:
Bu 19 Mayıs, 1923 yılından beri kutlanmaktadır. 1938`e kadar verdiği mesajlar yanlız gençler tarafından değil, bütün toplum tarafından tam alınmıştır. Fakat bu mesajlar 1938`den sonra zayıflayarak günümüze kadar geldi ve mesajlar algılanmaz oldu sanki Türkçe değilde, yabancı dil veriliyormış gibi. Şimdi genlerin gerek Türkiye`de ve gerekse Almanya`da karanlık olduğuna göre, 2008 19 Mayıs`ı nasıl pozitif bir mesaj verebilir ki? Genç olmuşsun, ama ne eğitim ne de meslek var! Peki, bu eğitimsiz ve mesleksiz gençler nasıl bu 19 Mayıs`ın verdiği mesajı algılayacak ve hem ülkesine hem de Almanya`ya faydalı olabilecek?
Bunu geçelim:
19 Mayıs mesaj veriyor: “Gençlerinizi eğitin!, Hemen eğitin!, Hızla eğitin!” Peki, bu mesajı kime veriyor? Herhalde gençlere değil? Ya kime? Türkiye`de ki Milli Eğitim bakanı`na, Almanya`da da onun yurtdışı uzantısı olan yetkililere ve bu gençleri yetiştirmek için kolları sıvamış olan öğretmenlere ve sivil toplum kuruluşlarına...
Bunlar acaba 19 Mayıs`ın mesajını aldılar mı? Veya şöyle diyelim:
“Aynı 19 Mayıs, 85 yıldır mesaj gönderiyor. Verilen bu mesaj neden şimdiye kadar deşifre edilemedi?”
Sonuç olarak şunu diyelim ve yazıyı kapatalım:
“Gençlik hazinemizdir. Ona sahip çıkalım” deniliyor. Buradan yola çıkarsak şu sonuca varabiliriz:
Gençlik hazinedir,
Ben gencim,
O halde ben bir hazineyim.
Ama hazine boş!
O halde ben genç değilim.
Dr. Yüksel Cavlak
Avrupalı Hürriyet`in Avrupa sorumlusu Sayın Kerem Çalışkan, her zamanki köşesinde “Gençlik” başlıklı bir yazıyı kaleme almış. Yazı, Atatürk`e büyük bir övgü ile başlıyor. Yazının ortalarında karamsarlık kendini gösteriyor; şöyle ki: Yaşlanan Avrupa`da, yaşlanan Almanya`da Türk gençlerinin sayısı da 500 bin civarındadır. Arkadan bir “ama” geliyor. Türkiye`de olduğu gibi Avrupa`da da gençlerin durumupek parlak değil. Eğitim ve meslek durumları son derece kötü. % 60`ı eğitimsiz ve mesleksizdir.” Yazının sonu da şöyle bitiyor: “ 19 Mayıs`da açık seçik bir mesaj vardı: Gençlerini eğitin! Hemen eğitin! Hızla eğitin! Gençlik hazinemizidir. Ona sahip çıkalım!”
Dikkat edilirse yazı, üç bölümden ibaret:
1. Atatürk ve 19 Mayıs.
2. Gençlerin geleceğinin karanlık oluşu ve
3. 19 Mayıs mesajı.
Peki, şimdi sormanın sırası:
Bu 19 Mayıs, 1923 yılından beri kutlanmaktadır. 1938`e kadar verdiği mesajlar yanlız gençler tarafından değil, bütün toplum tarafından tam alınmıştır. Fakat bu mesajlar 1938`den sonra zayıflayarak günümüze kadar geldi ve mesajlar algılanmaz oldu sanki Türkçe değilde, yabancı dil veriliyormış gibi. Şimdi genlerin gerek Türkiye`de ve gerekse Almanya`da karanlık olduğuna göre, 2008 19 Mayıs`ı nasıl pozitif bir mesaj verebilir ki? Genç olmuşsun, ama ne eğitim ne de meslek var! Peki, bu eğitimsiz ve mesleksiz gençler nasıl bu 19 Mayıs`ın verdiği mesajı algılayacak ve hem ülkesine hem de Almanya`ya faydalı olabilecek?
Bunu geçelim:
19 Mayıs mesaj veriyor: “Gençlerinizi eğitin!, Hemen eğitin!, Hızla eğitin!” Peki, bu mesajı kime veriyor? Herhalde gençlere değil? Ya kime? Türkiye`de ki Milli Eğitim bakanı`na, Almanya`da da onun yurtdışı uzantısı olan yetkililere ve bu gençleri yetiştirmek için kolları sıvamış olan öğretmenlere ve sivil toplum kuruluşlarına...
Bunlar acaba 19 Mayıs`ın mesajını aldılar mı? Veya şöyle diyelim:
“Aynı 19 Mayıs, 85 yıldır mesaj gönderiyor. Verilen bu mesaj neden şimdiye kadar deşifre edilemedi?”
Sonuç olarak şunu diyelim ve yazıyı kapatalım:
“Gençlik hazinemizdir. Ona sahip çıkalım” deniliyor. Buradan yola çıkarsak şu sonuca varabiliriz:
Gençlik hazinedir,
Ben gencim,
O halde ben bir hazineyim.
Ama hazine boş!
O halde ben genç değilim.
Dr. Yüksel Cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz