Pişmiş aşa su katıldı
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Pişmiş aşa su katıldı
Pişmiş aşa su katıldı
“Vatan, Millet, Ahde Vefa” sloganı ile yola çıkılmış ve Türkiye`nin geleceğini yok edenlere karşı durmak üzere insanlar bir araya gelip “Biz Kaç Kişiyi” oluşturmuşlardı. Bu gönüllüler ordusunun sayısı bir yıl içinde milyonu buldu. Ülkeyi girdiği karanlıktan, aydınlığa kavuşturacak olan bu gönüllülerin öncülüğü Sayın Tuncay Özkan üstlenmişti. O, ateşli konuşmalarıyla adeta onları büyülemişti. Çünkü çoktandır, bu tarzda ülkeyi karanlığa doğru sürükleyenlerle mücadele edebilecek bir öncüyü bekliyorlardı. Nerede bir miting yapılıyorsa, o oradaydı. O, sadece caddelerde halkın arasında değildi, aynı zamanda kendiş kanalı olan Kanaltürk`te halkla beraberdi. Toplum ve herhalde özellikle “Biz Kaç Kişiyiz” haareketine gönül verenler de, Pazar gününü iple çekiyorlardı, çünkü Sayın Özkan ve Sayın Kamal gerçekleri toplumla paylaşıyorlardı.
bir Pazartesi günü, gökten düşer gibi, acı haber, Biz Kaç Kişiyiz hareketine katılanların yüreğine bir hançer gibi saplanmıştı. Bu haber umutlarını dağıttı: Kanaltürk satılmıştı! Bu kuruluşa gönül vermiş olanların yüreğine saplanan hançer, Kanaltürk`ün kapatılışı değildi. Derin yara açan, bu kanalın, sessizce, yıllarca müdalesini verdiği karşıdevrime satılmış olmasıydı. Kanalın kapanması o kadar önemli değildi. Kapanır, başka bir ad altında kanal açılabilir ve bu kanal da karşıdevrime açılan mücadele edilebilir.
Bunun böyle olacağını, kanaltürk`de Sayın Özkan ve Sayın Kamal göz yaşları için anlatmaya çalıştılar. Ve de, “Kanaltürk, 2 ay bizim idaremiz altında olacak ve ilerde de yeni sahipleri aynı yolda yürüyecekler” dediler.
Bu satış işleminden sonra, bizler, iple çektiğimiz Pazar sohbetini göremez olduk. Herhalde sizlerin de dikkatini çekmiştir; Saat 12`de başlayan sohbet yok artık. Onun yerine ya film konuluyor ya da para kazandıran bir program.
Hani Kanaltürk, 2 ay daha onları elindeydi? Hani aynı şekilde yola devam edilecekti? Sohbet kesildi, ama nedense Eurotürk`te yayımlanan KİOSK devam ediyor. Bu Eurotürk`ün Türkiye`de izlenip izlenmediğini bilmiyorum.
Geçenlerde, SKY ekranlarında Sayın Tuncay ile bir söyleşi vardı. Gönül isterdi ki, iki ay kendi elinde olan Kanaltürk`te bu konuşmayı yapsın ve bütün karanlık noktaları aydınlatsın. Eskiden sık sık ekrana çıkıp ateşli konuşmalar yapılıyordu. Şimdi neden yok?
Neresinden bakılırsa bakılsın, pişmiş aşa su katılmıştır!
Güzel başlayan ve yoluna girmiş olan bu harekete, soğuk su katılmıştı. Bunun tekrar kaynaması mümkün olsa da, eski tadına varmak biraz zordur. Çünkü açılan yara derin.
Bu açılan yara, ne Sayın Özkan`ın ne Sayın Kamal`ın sözleriyle ne de yeni bir kanal açmakla kapanabilecektir.
Dr. Yüksel Cavlak
“Vatan, Millet, Ahde Vefa” sloganı ile yola çıkılmış ve Türkiye`nin geleceğini yok edenlere karşı durmak üzere insanlar bir araya gelip “Biz Kaç Kişiyi” oluşturmuşlardı. Bu gönüllüler ordusunun sayısı bir yıl içinde milyonu buldu. Ülkeyi girdiği karanlıktan, aydınlığa kavuşturacak olan bu gönüllülerin öncülüğü Sayın Tuncay Özkan üstlenmişti. O, ateşli konuşmalarıyla adeta onları büyülemişti. Çünkü çoktandır, bu tarzda ülkeyi karanlığa doğru sürükleyenlerle mücadele edebilecek bir öncüyü bekliyorlardı. Nerede bir miting yapılıyorsa, o oradaydı. O, sadece caddelerde halkın arasında değildi, aynı zamanda kendiş kanalı olan Kanaltürk`te halkla beraberdi. Toplum ve herhalde özellikle “Biz Kaç Kişiyiz” haareketine gönül verenler de, Pazar gününü iple çekiyorlardı, çünkü Sayın Özkan ve Sayın Kamal gerçekleri toplumla paylaşıyorlardı.
bir Pazartesi günü, gökten düşer gibi, acı haber, Biz Kaç Kişiyiz hareketine katılanların yüreğine bir hançer gibi saplanmıştı. Bu haber umutlarını dağıttı: Kanaltürk satılmıştı! Bu kuruluşa gönül vermiş olanların yüreğine saplanan hançer, Kanaltürk`ün kapatılışı değildi. Derin yara açan, bu kanalın, sessizce, yıllarca müdalesini verdiği karşıdevrime satılmış olmasıydı. Kanalın kapanması o kadar önemli değildi. Kapanır, başka bir ad altında kanal açılabilir ve bu kanal da karşıdevrime açılan mücadele edilebilir.
Bunun böyle olacağını, kanaltürk`de Sayın Özkan ve Sayın Kamal göz yaşları için anlatmaya çalıştılar. Ve de, “Kanaltürk, 2 ay bizim idaremiz altında olacak ve ilerde de yeni sahipleri aynı yolda yürüyecekler” dediler.
Bu satış işleminden sonra, bizler, iple çektiğimiz Pazar sohbetini göremez olduk. Herhalde sizlerin de dikkatini çekmiştir; Saat 12`de başlayan sohbet yok artık. Onun yerine ya film konuluyor ya da para kazandıran bir program.
Hani Kanaltürk, 2 ay daha onları elindeydi? Hani aynı şekilde yola devam edilecekti? Sohbet kesildi, ama nedense Eurotürk`te yayımlanan KİOSK devam ediyor. Bu Eurotürk`ün Türkiye`de izlenip izlenmediğini bilmiyorum.
Geçenlerde, SKY ekranlarında Sayın Tuncay ile bir söyleşi vardı. Gönül isterdi ki, iki ay kendi elinde olan Kanaltürk`te bu konuşmayı yapsın ve bütün karanlık noktaları aydınlatsın. Eskiden sık sık ekrana çıkıp ateşli konuşmalar yapılıyordu. Şimdi neden yok?
Neresinden bakılırsa bakılsın, pişmiş aşa su katılmıştır!
Güzel başlayan ve yoluna girmiş olan bu harekete, soğuk su katılmıştı. Bunun tekrar kaynaması mümkün olsa da, eski tadına varmak biraz zordur. Çünkü açılan yara derin.
Bu açılan yara, ne Sayın Özkan`ın ne Sayın Kamal`ın sözleriyle ne de yeni bir kanal açmakla kapanabilecektir.
Dr. Yüksel Cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
Geri: Pişmiş aşa su katıldı
Değerli dost Sayın Yüksel Cavlak,
Öncelikle sizi aramızda görmekten onur duydum hoş geldiniz merhaba.
Kanaltürk'ün satılmasının hepimize bir hayalkırıklığı yaşatdığı doğrudur ama en büyük umutlarımızın satılması yada yok olmasıdır çok şükürki umutlarımız satılmadı halen yerinde duruyor ve mücadelemizde aynı hızıyla devam ediyor burda bize düşen sadece kırılan hayalleri tamir etmek umutsuzlağa düşmelerine gerek olmadığını anlatmak lazım.
Değerli dost tabiki kanalın yıllarca mücadele ettiği bir gruba satılması herkesin kabulleneceği bir durum değildir,bunu herkese bir ayrı anlatmak gerekir,Tuncay bey gereken açıklamasını ve gerekçesini sıraladı kendisiyle yaptığımız konuşmada da aynı şeyleri bizzat işittim ve açıkçası ben açıklamalarından tatmin oldum,bugün itibarıyle yeni kanal yani bizim tv yayınlarına başlamıştır.sanırım yayınlar kaldığı yerden devam edecektir,önemli olan bizlerin elele olmasıdır.
Tekrar hoş geldiniz sefa getirdiniz.
Öncelikle sizi aramızda görmekten onur duydum hoş geldiniz merhaba.
Kanaltürk'ün satılmasının hepimize bir hayalkırıklığı yaşatdığı doğrudur ama en büyük umutlarımızın satılması yada yok olmasıdır çok şükürki umutlarımız satılmadı halen yerinde duruyor ve mücadelemizde aynı hızıyla devam ediyor burda bize düşen sadece kırılan hayalleri tamir etmek umutsuzlağa düşmelerine gerek olmadığını anlatmak lazım.
Değerli dost tabiki kanalın yıllarca mücadele ettiği bir gruba satılması herkesin kabulleneceği bir durum değildir,bunu herkese bir ayrı anlatmak gerekir,Tuncay bey gereken açıklamasını ve gerekçesini sıraladı kendisiyle yaptığımız konuşmada da aynı şeyleri bizzat işittim ve açıkçası ben açıklamalarından tatmin oldum,bugün itibarıyle yeni kanal yani bizim tv yayınlarına başlamıştır.sanırım yayınlar kaldığı yerden devam edecektir,önemli olan bizlerin elele olmasıdır.
Tekrar hoş geldiniz sefa getirdiniz.
ugur GÖKTÜRKLER- GÜMÜŞ ÜYE
- KATILIM ÖDÜLÜ :
Mesaj Sayısı : 102
ŞEHİR : Kayseri/Duisburg
Meslek : Politikaci
Öğrenim Durumu : okumamis cahil
Ruh Halim :
Aldığı Teşekkür : 0
Kayıt tarihi : 18/11/07
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz