Haşim Kılıç, Gül ve Erdoğan'la gizlice görüştü mü?
1 sayfadaki 1 sayfası
Haşim Kılıç, Gül ve Erdoğan'la gizlice görüştü mü?
Haşim Kılıç, Gül ve Erdoğan'la gizlice görüştü mü?
Hükümet yandaşı basın; AKP'yi aklamak için; polis içindeki Fethullahçı
ekipten sızdırılan bilgileri; iftiraya dönüştürerek çarşaf çarşaf
yayımlıyor. Önce; dinci basın ile malum ekip Ergenekon Çetesi diyerek;
hükümete karşı etkili muhalefet yapan kesimi susturmaya çalıştılar.
Sonra muhalefeti; Anayasa Mahkemesi üyelerini dinlemeye aldıkları
ortaya çıktı. İzletip dinlettikleri Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili
Osman Paksüt'ün Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ ile görüşmesini,
sanki yasadışı bir işmiş gibi pazarladılar.
Asıl sorulması gereken soru şudur:
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç; Başbakan Erdoğan'ı ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü ziyaret edip görüşmeler yaptı mı?
Bana gelen bilgiye göre evet...
TÜRBAN DÜZENLEMESİ YANLIŞ OLUR
İddia
şudur: Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, hükümetin türban konusunda
düzenleme yapacağını anladıktan sonra randevu alarak önce Başbakan
Erdoğan ile görüştü. Başkan Kılıç, Başbakan Erdoğan'a; 'Bu anayasa
ortada dururken, türbanı kamuda serbest bıraktıracak bir düzenleme
yapmanız, partiniz için kapatılmayla sonuçlanacak bir süreci başlatır.
O yüzden bundan vazgeçin.' dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç; bu
uyarıyı; AKP iktidarının devam etmesini istediği için yaptığını
özellikle belirterek görüşmeye samimi bir hava da kattı.
Başbakan
Erdoğan; sohbet sırasında Sayın Kılıç'ın, Cumhurbaşkanı Gül ile de bu
konuyu görüşeceğini öğrendikten sonra, 'Bir değerlendirme yaparız!'
dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, daha sonra
Cumhurbaşkanı Gül ile buluştu. Ona; 'Sayın Cumhurbaşkanım; böyle bir
yasa önünüze gelirse veto ediniz. Yoksa sizin de içinden çıktığınız AKP
kapatılır!' dedi.
Cumhurbaşkanı Gül; yapılan uyarıya hak verdiğini
belirttikten sonra 'Böyle bir gelişmeyi asla istemem. Yasa Meclis'ten
çıkarsa gereğini yaparım!' diye cevap verdi.
Anayasa Mahkemesi
Başkanı Kılıç; bu konuşmadan sonra görevini yapmış bir yurttaşın ruh
haliyle Köşk'ten ayrıldı. Bu konuşma da Başbakan Erdoğan'a aktarıldı...
GÜL'ÜN ÇALIMI MI?
Başbakan
Erdoğan, kendisine tam bir sadaketle bağlı olan türbanlı kesime bir
jest yapmak; onları en azından tatmin edecek bir adım atmak konusunda
danışmanları tarafından doldurulmuştu. MHP'nin 'Türbanı serbest
bırakacak yasayı Meclis'e getirin imzalayacağız!' biçiminde baskı
kurması üzerine Başbakan Erdoğan, manevra yapacak alan kalmadığını
gördü. Ve anayasada değişiklik içeren türban yasasını TBMM'den
geçirtti.
O da bu değişikliğin AKP için tehlike yaratacağını tahmin ediyordu.
Bize
bu görüşme iddialarını aktaran işadamının verdiği bilgiye göre; işte
tam bu noktada Gül ile Erdoğan'ın siyasi gelecek hesapları devreye
girdi.
Cumhurbaşkanı Gül; Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç'a,
'Türbanı serbest bıraktıracak anayasa değişikliğini kabul etmem!'
demesine rağmen; bu yasayı onayladı.
Başbakan Erdoğan ise; Sayın
Kılıç'ın arabuluculuk etmesi sürecinin de gösterdiği üzere; türban
yasasının Çankaya'dan döneceği üzerine bir hesap yapmıştı. Başbakan;
'Cumhurbaşkanı yasayı imzalamaz; biz de ondan sonra 'Ne yapalım olmuyor
işte!' deriz...' hesabı içindeydi.
Yani; tabanına karşı görevini
yapmış bir başbakanın gönül rahatlığı içinde olacaktı. Ayrıca; Abdullah
Gül ile muhafazakar tabanın arasını da bu yolla açmış olacaktı.
Fakat; iki cambaz bir ipte oynayamadı.
Gül;
Erdoğan'ın yaptığı plana karşı kendi planını devreye soktu ve Başbakan
Erdoğan'ın siyasi yasaklı olmasını sağlayabilecek bir yasayı onayladı...
Anayasa
Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç da güç durumda kaldı... Kendisine göre
siyasete yön vermeye çalışırken; AKP içindeki ik grubun planlarına alet
olmuştu.
Gelinen süreç açısından bakıldığında; bu oyundan galip
çıkan Abdullah Gül gözüküyor. Gül'ün arkasında Fethullahçı ekibin;
İngiltere'nin ve Suudi Arabistan'ın bulunduğu da biliniyor.
Yaşadığımız süreç, bize aktarılan iddianın doğru olabileceğini gösteriyor.
Acaba Anayasa Mahkemesi Başkanı Sayın Kılıç bu iddiaya ne diyecek?
ULUSAL KANAL'LA DAYANIŞMA
Yarın
akşam, İstanbul'da Lütfi Kırdar Spor Salonu'nda Ulusal Kanal'la
dayanışma yemeği var. Muhalif basının sesinin devam etmesi için bütün
Cumhuriyetçileri bu etkinliğe destek vermeye çağırıyorum. Gün,
dayanışma günüdür.
Ot gibi bitip, ot gibi yitenlerden olamamak
için güç birliği yapmalıyız.Cumhuriyetçiler de tarikatçılar kadar
fedakarlık yaparsa ülkemizi saran karanlığı kolayca yırtarız.
Hükümet yandaşı basın; AKP'yi aklamak için; polis içindeki Fethullahçı
ekipten sızdırılan bilgileri; iftiraya dönüştürerek çarşaf çarşaf
yayımlıyor. Önce; dinci basın ile malum ekip Ergenekon Çetesi diyerek;
hükümete karşı etkili muhalefet yapan kesimi susturmaya çalıştılar.
Sonra muhalefeti; Anayasa Mahkemesi üyelerini dinlemeye aldıkları
ortaya çıktı. İzletip dinlettikleri Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili
Osman Paksüt'ün Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ ile görüşmesini,
sanki yasadışı bir işmiş gibi pazarladılar.
Asıl sorulması gereken soru şudur:
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç; Başbakan Erdoğan'ı ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü ziyaret edip görüşmeler yaptı mı?
Bana gelen bilgiye göre evet...
TÜRBAN DÜZENLEMESİ YANLIŞ OLUR
İddia
şudur: Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, hükümetin türban konusunda
düzenleme yapacağını anladıktan sonra randevu alarak önce Başbakan
Erdoğan ile görüştü. Başkan Kılıç, Başbakan Erdoğan'a; 'Bu anayasa
ortada dururken, türbanı kamuda serbest bıraktıracak bir düzenleme
yapmanız, partiniz için kapatılmayla sonuçlanacak bir süreci başlatır.
O yüzden bundan vazgeçin.' dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç; bu
uyarıyı; AKP iktidarının devam etmesini istediği için yaptığını
özellikle belirterek görüşmeye samimi bir hava da kattı.
Başbakan
Erdoğan; sohbet sırasında Sayın Kılıç'ın, Cumhurbaşkanı Gül ile de bu
konuyu görüşeceğini öğrendikten sonra, 'Bir değerlendirme yaparız!'
dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, daha sonra
Cumhurbaşkanı Gül ile buluştu. Ona; 'Sayın Cumhurbaşkanım; böyle bir
yasa önünüze gelirse veto ediniz. Yoksa sizin de içinden çıktığınız AKP
kapatılır!' dedi.
Cumhurbaşkanı Gül; yapılan uyarıya hak verdiğini
belirttikten sonra 'Böyle bir gelişmeyi asla istemem. Yasa Meclis'ten
çıkarsa gereğini yaparım!' diye cevap verdi.
Anayasa Mahkemesi
Başkanı Kılıç; bu konuşmadan sonra görevini yapmış bir yurttaşın ruh
haliyle Köşk'ten ayrıldı. Bu konuşma da Başbakan Erdoğan'a aktarıldı...
GÜL'ÜN ÇALIMI MI?
Başbakan
Erdoğan, kendisine tam bir sadaketle bağlı olan türbanlı kesime bir
jest yapmak; onları en azından tatmin edecek bir adım atmak konusunda
danışmanları tarafından doldurulmuştu. MHP'nin 'Türbanı serbest
bırakacak yasayı Meclis'e getirin imzalayacağız!' biçiminde baskı
kurması üzerine Başbakan Erdoğan, manevra yapacak alan kalmadığını
gördü. Ve anayasada değişiklik içeren türban yasasını TBMM'den
geçirtti.
O da bu değişikliğin AKP için tehlike yaratacağını tahmin ediyordu.
Bize
bu görüşme iddialarını aktaran işadamının verdiği bilgiye göre; işte
tam bu noktada Gül ile Erdoğan'ın siyasi gelecek hesapları devreye
girdi.
Cumhurbaşkanı Gül; Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç'a,
'Türbanı serbest bıraktıracak anayasa değişikliğini kabul etmem!'
demesine rağmen; bu yasayı onayladı.
Başbakan Erdoğan ise; Sayın
Kılıç'ın arabuluculuk etmesi sürecinin de gösterdiği üzere; türban
yasasının Çankaya'dan döneceği üzerine bir hesap yapmıştı. Başbakan;
'Cumhurbaşkanı yasayı imzalamaz; biz de ondan sonra 'Ne yapalım olmuyor
işte!' deriz...' hesabı içindeydi.
Yani; tabanına karşı görevini
yapmış bir başbakanın gönül rahatlığı içinde olacaktı. Ayrıca; Abdullah
Gül ile muhafazakar tabanın arasını da bu yolla açmış olacaktı.
Fakat; iki cambaz bir ipte oynayamadı.
Gül;
Erdoğan'ın yaptığı plana karşı kendi planını devreye soktu ve Başbakan
Erdoğan'ın siyasi yasaklı olmasını sağlayabilecek bir yasayı onayladı...
Anayasa
Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç da güç durumda kaldı... Kendisine göre
siyasete yön vermeye çalışırken; AKP içindeki ik grubun planlarına alet
olmuştu.
Gelinen süreç açısından bakıldığında; bu oyundan galip
çıkan Abdullah Gül gözüküyor. Gül'ün arkasında Fethullahçı ekibin;
İngiltere'nin ve Suudi Arabistan'ın bulunduğu da biliniyor.
Yaşadığımız süreç, bize aktarılan iddianın doğru olabileceğini gösteriyor.
Acaba Anayasa Mahkemesi Başkanı Sayın Kılıç bu iddiaya ne diyecek?
ULUSAL KANAL'LA DAYANIŞMA
Yarın
akşam, İstanbul'da Lütfi Kırdar Spor Salonu'nda Ulusal Kanal'la
dayanışma yemeği var. Muhalif basının sesinin devam etmesi için bütün
Cumhuriyetçileri bu etkinliğe destek vermeye çağırıyorum. Gün,
dayanışma günüdür.
Ot gibi bitip, ot gibi yitenlerden olamamak
için güç birliği yapmalıyız.Cumhuriyetçiler de tarikatçılar kadar
fedakarlık yaparsa ülkemizi saran karanlığı kolayca yırtarız.
Rıza ZELYUT- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 164
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : zelyut@gunes.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz