HADİ ARTIK...
1 sayfadaki 1 sayfası
HADİ ARTIK...
Sevgili dostlar,
Her geçen gün, geleceğimizin bir kısmı daha ipotek altına alınıyor.
Bir zamanlar, “örgütlenmeden bu iş olmaz” diyorduk. Yasal örgütler yeterince var.
Önemli olan bunların amaç doğrultusunda verimli ve üretken çalışmalarıdır.
Biz bizi ağırlayarak, bir araya gelip türküler, marşlar söyleyerek hiçbir yere
varılamayacağı ortadadır.
Ülkemizin sorunu iktidar sorunu değildir…
Ülkemizin sorunu dış baskılar ve emperyalist yaptırımlar değildir…
Ülkemizin sorunu, kim başbakan olacak veya hangi parti daha iyidir” hiç değildir…
Peki, nedir esas sorunumuz?
Esas ve en temel sorunumuz, YURTTAŞLIK BİLİNCİNDEN YOKSUN OLAN HALK KİTLELERİDİR…
Hangi parti iktidar olursa olsun, hangi lider başa gelirse gelsin, eğer halkımız
yurttaş olmaktan doğan haklarını görevlerini bilmiyorsa, gene kandırılır, gene
kandırılır…
Yurttaş olmak demek ne demektir?
Yurttaşlın görevleri nelerdir?
Bu görevler ne şekilde yerine getirilir?
Yurttaşlık hakları ne şekilde kullanılır?
Devletin yurttaşa karşı görevleri nelerdir?
Halkımıza bunları anlatmak boynumuzun borcudur.
Bunun için elimizde bizzat Atatürk’ ün yazdığı bir kitabımız var.***
Bu kitap derhal hiç vakit yitirmeden, hepimiz tarafından okunup, içimize sindirilmeli ve
derhal tüm halkımıza ulaştırılmalıdır.
Bu konuda bu güne kadar yaptığım tüm çağrılar unutuldu gitti.
Sahi, bizler gerçekten yararlı bir iş yapmak istiyor muyuz, yoksa bu karışıklıkta,
çeşitli ortamlarda, birkaç söz söyleyerek kendimizi mi tatmin ediyoruz.
Biz bizi ağırlamayı erteleyelim.
Bu ortamda, her geçen gün birkaç on yılımızın daha ipotek altına alınması
karşısında, türküler, marşlar söylemeye ne
kadar hakkımız vardır?
Küçük kardeşlerimiz için yeni piyasaya sürülen oyun adı altında, yalan yanlış dini
hurafeleri öğreten ve en önemlisi de Milli Eğitim Bakanlığı onaylı oyunlardan
haberiniz var mı?
Bu oyunlar bu yıl piyasaya çıktı.
Neden biz önce davranıp yurttaşlık bilincini, Atatürk’ün yolunda olmayı bu tip
oyunlarla çocuklarımıza anlatabilmeyi akıl edemedik.
Çünkü düşüncelerimiz bu doğrultuda değil.
Lütfen hemen itiraz etmeyin. Düşüncelerin bu doğrultuda olup da ortaya somut bir iş
çıkartamamakla, düşüncelerin bu doğrultuda olmaması arasında hiçbir fark
yoktur.
Asıl olan sadece düşünmek değil. YAPMAKTIR...
Bizler ne yazık ki büyük çoğunluğumuz, ya, savunmadayız veya karşı tarafın yaptıkları
üzerine bir ton söz üreterek bir şeyler yaptığımız yanılgısındayız.
Aramızda hiç mi bu tip fikirler üretip geliştirecek kişi yoktur?
Var ama nedense olmuyor, olduramıyoruz.
Örgütlenmeden bu işleri yoluna koyabilmek mümkün değildir. Bunu en iyi bilenlerdenim. Peki,
her birimiz bir örgüt mü olacağız? Neden var olan yasal örgütlere katılıp
bunları yapmıyoruz. Yoksa içten içe, “ başarısızlık korkusu mu” var. Ya da “bu
iş bizi aşar mı” diyoruz.
Evet aşar hem de çoook aşar..
Ama başarıya ve hedefe olan inançla bunun üstesinden gelinebilir.
Tekrar ediyorum, ülkemizin sorunu iktidar sorunu, emperyalist baskılar değildir. Bizim
sorunumuz, yurttaş olma bilincine ulaşamamış halk kitleleridir.
Dolayısıyla lider üretmekle, partilerle ilgili polemiklerle, kendi kendimizi ağırlamakla
sorunumuz çözülmez.
Hangi parti iktidar olursa olsun, hangi lider başa gelirse gelsin yurttaş olamayan
kitleler gene kandırılır, gene birilerinin oyuncağı olur.
Bu böyle biline...
*** MEDENİ BİLGİLER (UYGARLIK BİLGİLERİ)
Yazan:
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Maarif vekâleti, Milli Talim ve Terbiye Dairesinin 7. 9. 1931 tarih ve 2197 sayılı
kararıyla ortaokul ve liselerde ders kitabı olarak okutulmuştur
Yayınevi: Örgün yayınevi
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz