'Boynunu kırarız'
Rıza ZELYUT1 sayfadaki 1 sayfası
'Boynunu kırarız'
tarafından Rıza ZELYUT 2008-07-03, 08:58
Türkiye'nin nereden gelip nereye doğru gitmekte olduğunu birileri inatla görmezden geliyor.
Güya, yaşadığımız süreç; Türkiye'ye demokrasi getirmek içinmiş.
Geçen gün yapılan tutuklamaları, iktidar yandaşları, millete böyle gösteriyorlar.
Güya darbe yapmaya çalışan bir terör örgütü varmış da o örgütün üyeleri tutuklanıyormuş.
Mustafa Balbay, Sinan Aygün, Ufuk büyükçelebi, Doğu Perinçek, Ferit İlsever, İlhan Selçuk gibi isimler silahlı terör örgütünün üyesi gibi gösterilmek isteniyor.
Hatta Türkiye Gençlik Birliği adlı üniversite gençliğinin derneği olan bir kuruluşun başkanı olan Adnan Türkkan'ı da bu yüzden içeri almışlar. Adnan'ı tanırım; pırıl pırıl bir üniversite öğrencisi. Sıkı Atatürkçü, cumhuriyet yandaşı ve gerçek bir demokrat.
Lakin; Atatürk gençliğini temsil ediyor; onlara yön veriyor; önderlik yapıyor. İşte bu yüzden içeri tıkmışlar...
Peki bundan maksat nedir?
Cevap çok açık: Türkiye'de kimsenin sesini çıkaramadığı bir düzen kurmak. AKP'ye karşı muhalefet yapan dernekler, gençlik örgütleri, basın kuruluşları, hatta sendikalar; çeteci gösterilerek susturulacaklar.
Karşı çıkanlar ya hapse tıkılacak, ya da boynu kırılıp yok edilecek.
Şaka değil...
O YAZARI HATIRLAYIN
Ülkemizin tanınmış kadın yazarlarından Latife Tekin; festival kapsamında Karabük'e davet edilmiştir. Bu yazar arkadaşımız; konuşurken AKP'nin enerji politikalarını eleştirir. Bunun üzerine, AKP'li belediye başkanı Hüseyin Erer; hemen fırlar, kürsüye gelip Latife Tekin'i susturmaya kalkışır. Yazar; konuşmaya devam edince de AKP'li Belediye Başkanı mikrofonu kapattırır. Bu arada, arkadaki belediye görevlileri, yazar Latife Tekin'i; 'Boynunu kırarız!' diye tehdit etmektedirler.
Latife Tekin; diyor ki: 'Öyle bir hava oluştu ki Sivas Madımak olaylarını hatırladım ve diğer yazar arkadaşlarımın başına bir iş gelmemesi için kürsüden indim; şehirden de hemen uzaklaştım.'
İşte size; kültür festivali düzenleyerek demokrat ve çağdaş olduğu havasını vermeye kalkışan AKP'nin bir görüntüsü: Onların dümensuyundan çıkarsanız başınıza gelecek bellidir: 'Boynunu kırarlar!'
Bu tehdit boş bir tehdit mi?
Hayır!
Bugün 'Boynunu kırarız!' diye bir yazarı tehdit eden zihniyetin yandaşları; daha dün, Sivas'ta Madımak Oteli'nde yazarları, aydınları cayır cayır yakmadılar mı?
Sivas'ı, Madımak'ı ne çabuk unuttuk?
Biz bugün böyle feryat ediyorsak; Sivas ateşinin yalımını bedenimizde hissettiğimiz içindir.
Çünkü; o olaydan ders alınmamıştır.
İnsan yakanlar; yaptıklarının doğru olduğunda direnmişlerdir.
Sivas halkının çoğunluğunun insan yakan o zihniyete siyasi destek vermesi, tehlikenin devam ettiğini; hatta büyüdüğünü ortaya koymaktadır.
Türkiye genelinde de insan yakan zihniyete desteğin arttığı gibi dehşet veren bir manzara ile karşı karşıyayız. Bu yakıcı gerçeği, bu öldürücü gerçeği bir kez daha vurguluyorum...
Televizyonlara çıkıp 'Demokrasi, demokrasi!' diye nutuk atan o profesör unvanlı insanlara gerçekten acıyorum. İnsan dünyadan bu kadar mı habersiz olur? İnsan yakan zihniyetin bir ülkeye demokrasi getireceğine kim inanabilir?
Daha önce birkaç kez yazdım, birkez daha işaret ediyorum: İnsanlık tarihinde; din üzerinden gidilerek demokrasi yaratılamamıştır. Demokrasi; dini kaynak alarak değil; dinsel kurallara karşı sivil kuralları savunarak geliştirilmiştir. Avrupa'daki örnek aldığımız demokrasi böyle kurulmuştur.
Şimdi; Türkiye'de bazı akademisyenler ve yazarlar; AKP'nin demokrasiyi temsil ettiğini; demokrasiyi geliştirmek için çabaladığını iddia ediyorlar.
Bu partiyi yönetenlerin tümü; konuşmalarında, yaşam tarzlarında dini temel alan bir görüntü vermiyorlar mı? Bu görüntüden demokrasi üretmek mümkün olmadığına göre; bugün yaşanan kavganın darbeci-demokrat kavgası olmadığını görmek şarttır.
***
Daha önceki yazılarım şahittir. Darbeye her zaman karşı oldum.
Çünkü, 1971 ve 1980 darbeleri; Türkiye'de gericiliği yükseltti, demokrasiyi çürüttü. Bu darbeler; sonuçta başımıza AKP iktidarını getirdi.
Bugün; öyle hevesi olanlar varsa, bulunup cezalandırılmalı. Lakin; 'hayali darbe senaryosu' yazıp bunun üzerinden Türkiye'deki laik ve demokrat düzen yok edilmemeli... Darbecilere de gericilere de hep karşı oldum; olmaya da devam edeceğim.
Güya, yaşadığımız süreç; Türkiye'ye demokrasi getirmek içinmiş.
Geçen gün yapılan tutuklamaları, iktidar yandaşları, millete böyle gösteriyorlar.
Güya darbe yapmaya çalışan bir terör örgütü varmış da o örgütün üyeleri tutuklanıyormuş.
Mustafa Balbay, Sinan Aygün, Ufuk büyükçelebi, Doğu Perinçek, Ferit İlsever, İlhan Selçuk gibi isimler silahlı terör örgütünün üyesi gibi gösterilmek isteniyor.
Hatta Türkiye Gençlik Birliği adlı üniversite gençliğinin derneği olan bir kuruluşun başkanı olan Adnan Türkkan'ı da bu yüzden içeri almışlar. Adnan'ı tanırım; pırıl pırıl bir üniversite öğrencisi. Sıkı Atatürkçü, cumhuriyet yandaşı ve gerçek bir demokrat.
Lakin; Atatürk gençliğini temsil ediyor; onlara yön veriyor; önderlik yapıyor. İşte bu yüzden içeri tıkmışlar...
Peki bundan maksat nedir?
Cevap çok açık: Türkiye'de kimsenin sesini çıkaramadığı bir düzen kurmak. AKP'ye karşı muhalefet yapan dernekler, gençlik örgütleri, basın kuruluşları, hatta sendikalar; çeteci gösterilerek susturulacaklar.
Karşı çıkanlar ya hapse tıkılacak, ya da boynu kırılıp yok edilecek.
Şaka değil...
O YAZARI HATIRLAYIN
Ülkemizin tanınmış kadın yazarlarından Latife Tekin; festival kapsamında Karabük'e davet edilmiştir. Bu yazar arkadaşımız; konuşurken AKP'nin enerji politikalarını eleştirir. Bunun üzerine, AKP'li belediye başkanı Hüseyin Erer; hemen fırlar, kürsüye gelip Latife Tekin'i susturmaya kalkışır. Yazar; konuşmaya devam edince de AKP'li Belediye Başkanı mikrofonu kapattırır. Bu arada, arkadaki belediye görevlileri, yazar Latife Tekin'i; 'Boynunu kırarız!' diye tehdit etmektedirler.
Latife Tekin; diyor ki: 'Öyle bir hava oluştu ki Sivas Madımak olaylarını hatırladım ve diğer yazar arkadaşlarımın başına bir iş gelmemesi için kürsüden indim; şehirden de hemen uzaklaştım.'
İşte size; kültür festivali düzenleyerek demokrat ve çağdaş olduğu havasını vermeye kalkışan AKP'nin bir görüntüsü: Onların dümensuyundan çıkarsanız başınıza gelecek bellidir: 'Boynunu kırarlar!'
Bu tehdit boş bir tehdit mi?
Hayır!
Bugün 'Boynunu kırarız!' diye bir yazarı tehdit eden zihniyetin yandaşları; daha dün, Sivas'ta Madımak Oteli'nde yazarları, aydınları cayır cayır yakmadılar mı?
Sivas'ı, Madımak'ı ne çabuk unuttuk?
Biz bugün böyle feryat ediyorsak; Sivas ateşinin yalımını bedenimizde hissettiğimiz içindir.
Çünkü; o olaydan ders alınmamıştır.
İnsan yakanlar; yaptıklarının doğru olduğunda direnmişlerdir.
Sivas halkının çoğunluğunun insan yakan o zihniyete siyasi destek vermesi, tehlikenin devam ettiğini; hatta büyüdüğünü ortaya koymaktadır.
Türkiye genelinde de insan yakan zihniyete desteğin arttığı gibi dehşet veren bir manzara ile karşı karşıyayız. Bu yakıcı gerçeği, bu öldürücü gerçeği bir kez daha vurguluyorum...
Televizyonlara çıkıp 'Demokrasi, demokrasi!' diye nutuk atan o profesör unvanlı insanlara gerçekten acıyorum. İnsan dünyadan bu kadar mı habersiz olur? İnsan yakan zihniyetin bir ülkeye demokrasi getireceğine kim inanabilir?
Daha önce birkaç kez yazdım, birkez daha işaret ediyorum: İnsanlık tarihinde; din üzerinden gidilerek demokrasi yaratılamamıştır. Demokrasi; dini kaynak alarak değil; dinsel kurallara karşı sivil kuralları savunarak geliştirilmiştir. Avrupa'daki örnek aldığımız demokrasi böyle kurulmuştur.
Şimdi; Türkiye'de bazı akademisyenler ve yazarlar; AKP'nin demokrasiyi temsil ettiğini; demokrasiyi geliştirmek için çabaladığını iddia ediyorlar.
Bu partiyi yönetenlerin tümü; konuşmalarında, yaşam tarzlarında dini temel alan bir görüntü vermiyorlar mı? Bu görüntüden demokrasi üretmek mümkün olmadığına göre; bugün yaşanan kavganın darbeci-demokrat kavgası olmadığını görmek şarttır.
***
Daha önceki yazılarım şahittir. Darbeye her zaman karşı oldum.
Çünkü, 1971 ve 1980 darbeleri; Türkiye'de gericiliği yükseltti, demokrasiyi çürüttü. Bu darbeler; sonuçta başımıza AKP iktidarını getirdi.
Bugün; öyle hevesi olanlar varsa, bulunup cezalandırılmalı. Lakin; 'hayali darbe senaryosu' yazıp bunun üzerinden Türkiye'deki laik ve demokrat düzen yok edilmemeli... Darbecilere de gericilere de hep karşı oldum; olmaya da devam edeceğim.
Rıza ZELYUT- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 164
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : zelyut@gunes.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz