Üsküdar Belediyesi İstiklal Marşı'nın şairinin adından neden rahatsız oldu?
1 sayfadaki 1 sayfası
Üsküdar Belediyesi İstiklal Marşı'nın şairinin adından neden rahatsız oldu?
Üsküdar Belediyesi İstiklal Marşı'nın şairinin adından neden rahatsız oldu?
Yerel seçimler yaklaştı ya AKP'li belediyeler tabanlarına mesaj vermek için düğmeye bastı.
Bu belediyelerden biri, Üsküdar Belediyesi...
İlçedeki 20 kadar sokağın isimleri geçenlerde değiştirildi...
Değişiklikler belediyenin dinci-muhafazakâr kesime şirin görünme çabasının ağır bastığını gösteriyor
Bu nedenle Eren Sokağı'nın adının, Nasip Sokağı...
Atilla Sokağı'nın adının, Mevlana Sokağı...
İsmailbey Sokağı'nın adının, İsmailağa Sokağı...
Barbaros Sokağı'nın adının, Ertuğrul Gazi Sokağı... olarak değiştirilmesini anlayabiliyorum...
Ama İstiklal Marşı'nın şairi Mehmet Akif Ersoy'un ismini taşıyan sokağa neden asıl adı Şeyh Musa Azmi olan Hattat Hamit Aytaç'ın adı verildi?
Ya da:
Öztürk Sokağı, neden Genç Osman Sokağı oldu? Yoksa Genç Osman'ın Üsküdarlı akrabaları kampanya mı düzenledi?
Kahramanlığıyla destanlaşan Aziziye Tabyaları'nın ismini taşıyan Aziziye Sokağı'nın, Nizam-ı Cedit Sokağı olmasını kim istedi?
Atilla Sokağı, nasıl Mevlana Sokağı oldu?
Ve...
Türküleriyle hâlâ gönüllerde yaşayan Aşık Veysel'in adı kimi rahatsız etti de, onun ismini taşıyan sokak Dostluk Sokağı'na dönüştürüldü?
***
Soruların yanıtını ben vereyim:
Düne kadar 'Türk-İslâm Sentezi'ni savunan zihniyet kendi içinde bir değişim yaşamaya başladı ve 'İslâm' kimliği ağır basmaya başladı...
Bu yüzden ulusal tarihimizde büyük rol oynamış kahramanların yerine, İslâm tarihinden isimlere sığınmaya başladılar.
Sırf bu yüzden Mehmet Akif Ersoy'un inançlı bir Müslüman olduğuna bile aldırmadan, İstiklal Marşı gibi 'milli' bir şiiri yazdığı için sildiler yerine bir 'şeyh'in adını tercih ettiler!
***
Sokak isimleri iktidarların zihniyetini göstermeleri açısından önemlidir...
Darbe dönemlerinde darbecilerin adını sokaklara verenler, bugün yine aynı yöntemle başka siyasi mesajlar vermeye soyundular.
Hiç kuşkunuz olmasın sıra Atatürk'ün ismini taşıyan sokaklara, caddelere, mahallelere, bulvarlara, okullara da gelecek...
Yeter ki ortam müsait olsun!
Öyle değil mi Sayın Üsküdar Belediye Başkanı?
*****
100 METRE
Tüm dünyanın gözü Çin'de... Çünkü Olimpiyat Oyunları tüm hızıyla sürüyor.
Bizim için ise bu olimpiyat, tam bir hayal kırıklığı...
Allah'tan devşirme sporcumuz Elvan, 10 bin metrede ikinci oldu da yüzümüz biraz olsun güldü.
Ama en büyük eksiklik, atletizmde dünya çapında bir duayen olan Cüneyt Koryürek'in yokluğu! Hayatta olsa, Çin'e gidebilse kim bilir neler anlatırdı bize oralardan?
Bir trafik kazasına kurban giden Cüneyt Hoca'yı anmak için, tüm dostları el ele verdi ve 'Cüneyt Koryürek'in 100 Metresi' isimli bir kitap yayınlandı.
Hayatını spora, iletişime ve bir ülkeye adayan Koryürek'i tanımanız için eşsiz bir fırsat...
Mutlaka okumanızı öneririm.
*****
GÜNÜN SORUSU
Başbakan, partideki yardımcısı Şaban Dişli'nin adının karıştığı 'iş takipçiliği ve rüşvet skandalı'nın üzerinin örtülebileceğine gerçekten inanıyor mu?
*****
Gül ve Erdoğan ailelerinin tatil faturaları ne oldu?
Cumhurbaşkanı ve Başbakan aileleriyle birlikte Bodrum'da tatil yaptı...
Güller, Rixos Otelleri'nin sahibi Fettah Tamince'nin yatını, Erdoğan ise aynı kişiye ait otelin özel bir villasını tercih etti.
Tamam Tamince hem Gül'ün hem de Erdoğan'ın arkadaşı...
Eğer devletimizin en tepesindeki bu iki yönetici Tamince'nin yazlığına gidip kalsaydı söyleyecek sözümüz olmazdı!
Ama biri yatı, diğeri villayı tercih etti...
İş başka, dostluk başka!
Türkiye Cumhuriyeti kendi Cumhurbaşkanı'nın ve Başbakanı'nın tatil masraflarını karşılayabilecek kadar zengin bir ülke...
Bu iki devlet yetkilisi o ya da bu şekilde hiç kimseye borçlu kalmamalı...
Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık yetkililerine çağrıda bulunuyorum:
Lütfen Sayın Cumhurbaşkanı'nın ve Sayın Başbakan'ın tatil faturalarını, bu faturaların ödenip ödenmediğini halka açıklayın...
Açıklayın da içimiz rahat etsin!
Yerel seçimler yaklaştı ya AKP'li belediyeler tabanlarına mesaj vermek için düğmeye bastı.
Bu belediyelerden biri, Üsküdar Belediyesi...
İlçedeki 20 kadar sokağın isimleri geçenlerde değiştirildi...
Değişiklikler belediyenin dinci-muhafazakâr kesime şirin görünme çabasının ağır bastığını gösteriyor
Bu nedenle Eren Sokağı'nın adının, Nasip Sokağı...
Atilla Sokağı'nın adının, Mevlana Sokağı...
İsmailbey Sokağı'nın adının, İsmailağa Sokağı...
Barbaros Sokağı'nın adının, Ertuğrul Gazi Sokağı... olarak değiştirilmesini anlayabiliyorum...
Ama İstiklal Marşı'nın şairi Mehmet Akif Ersoy'un ismini taşıyan sokağa neden asıl adı Şeyh Musa Azmi olan Hattat Hamit Aytaç'ın adı verildi?
Ya da:
Öztürk Sokağı, neden Genç Osman Sokağı oldu? Yoksa Genç Osman'ın Üsküdarlı akrabaları kampanya mı düzenledi?
Kahramanlığıyla destanlaşan Aziziye Tabyaları'nın ismini taşıyan Aziziye Sokağı'nın, Nizam-ı Cedit Sokağı olmasını kim istedi?
Atilla Sokağı, nasıl Mevlana Sokağı oldu?
Ve...
Türküleriyle hâlâ gönüllerde yaşayan Aşık Veysel'in adı kimi rahatsız etti de, onun ismini taşıyan sokak Dostluk Sokağı'na dönüştürüldü?
***
Soruların yanıtını ben vereyim:
Düne kadar 'Türk-İslâm Sentezi'ni savunan zihniyet kendi içinde bir değişim yaşamaya başladı ve 'İslâm' kimliği ağır basmaya başladı...
Bu yüzden ulusal tarihimizde büyük rol oynamış kahramanların yerine, İslâm tarihinden isimlere sığınmaya başladılar.
Sırf bu yüzden Mehmet Akif Ersoy'un inançlı bir Müslüman olduğuna bile aldırmadan, İstiklal Marşı gibi 'milli' bir şiiri yazdığı için sildiler yerine bir 'şeyh'in adını tercih ettiler!
***
Sokak isimleri iktidarların zihniyetini göstermeleri açısından önemlidir...
Darbe dönemlerinde darbecilerin adını sokaklara verenler, bugün yine aynı yöntemle başka siyasi mesajlar vermeye soyundular.
Hiç kuşkunuz olmasın sıra Atatürk'ün ismini taşıyan sokaklara, caddelere, mahallelere, bulvarlara, okullara da gelecek...
Yeter ki ortam müsait olsun!
Öyle değil mi Sayın Üsküdar Belediye Başkanı?
*****
100 METRE
Tüm dünyanın gözü Çin'de... Çünkü Olimpiyat Oyunları tüm hızıyla sürüyor.
Bizim için ise bu olimpiyat, tam bir hayal kırıklığı...
Allah'tan devşirme sporcumuz Elvan, 10 bin metrede ikinci oldu da yüzümüz biraz olsun güldü.
Ama en büyük eksiklik, atletizmde dünya çapında bir duayen olan Cüneyt Koryürek'in yokluğu! Hayatta olsa, Çin'e gidebilse kim bilir neler anlatırdı bize oralardan?
Bir trafik kazasına kurban giden Cüneyt Hoca'yı anmak için, tüm dostları el ele verdi ve 'Cüneyt Koryürek'in 100 Metresi' isimli bir kitap yayınlandı.
Hayatını spora, iletişime ve bir ülkeye adayan Koryürek'i tanımanız için eşsiz bir fırsat...
Mutlaka okumanızı öneririm.
*****
GÜNÜN SORUSU
Başbakan, partideki yardımcısı Şaban Dişli'nin adının karıştığı 'iş takipçiliği ve rüşvet skandalı'nın üzerinin örtülebileceğine gerçekten inanıyor mu?
*****
Gül ve Erdoğan ailelerinin tatil faturaları ne oldu?
Cumhurbaşkanı ve Başbakan aileleriyle birlikte Bodrum'da tatil yaptı...
Güller, Rixos Otelleri'nin sahibi Fettah Tamince'nin yatını, Erdoğan ise aynı kişiye ait otelin özel bir villasını tercih etti.
Tamam Tamince hem Gül'ün hem de Erdoğan'ın arkadaşı...
Eğer devletimizin en tepesindeki bu iki yönetici Tamince'nin yazlığına gidip kalsaydı söyleyecek sözümüz olmazdı!
Ama biri yatı, diğeri villayı tercih etti...
İş başka, dostluk başka!
Türkiye Cumhuriyeti kendi Cumhurbaşkanı'nın ve Başbakanı'nın tatil masraflarını karşılayabilecek kadar zengin bir ülke...
Bu iki devlet yetkilisi o ya da bu şekilde hiç kimseye borçlu kalmamalı...
Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık yetkililerine çağrıda bulunuyorum:
Lütfen Sayın Cumhurbaşkanı'nın ve Sayın Başbakan'ın tatil faturalarını, bu faturaların ödenip ödenmediğini halka açıklayın...
Açıklayın da içimiz rahat etsin!
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz