Neden ülkenin iki yakası bir araya gelemiyor?

Çünkü ensemiz, yani yöneticilerin enseleri kalın da ondan! Biri A derken, diğeri B demek için elinden geleni yapıyor. İşte Başbakan ve Cumhurbaşkanı seçiminde, işte Belediye seçimlerinde olduğu gibi. Bir birlik beraberlik diye bir kavramı tanımıyorlar! Yanlız parti yöneticileri olsa iyi de, sivil toplum örgütleri de aynı yöntemi uygulamaktadırlar.
Hem karşıdevrime verip veriştiriyorlar, hem de onunla mücadelede ciddi bir adım atmıyorlar.Mart 2009`da yerel seçimler var. İktidar yetkilisi istediği belediyeleri almak için hem emir veriyor hem de illeri dolaşıyor. Peki, ülkeyi ve toplumu karşıdevrimin elinden kurtarmak isteyenler ne yapıyorlar? Birbirlerine çelme takmakla vakit geçiriyorlar. “14 yıl Ankara kenti çok kötü yönetiliyor” diye bas bas bağırıyorlar, ama bu kenti karşıdevrinin elinden almak için gayret bile göstermiyorlar. CHP, Karayalçın`da karar kıldı. Bunu duyan DSP, “olmaz! Bağımsız olursa destekleriz” demez mi! Peki, MHP ne yapıyor? O da bunlara inat olsun diye kendi adamını aday göstermeye kalkıyor. Peki, bu üç parti el ele vererek bir aday etrafından toplanıp da Ankara`yı kurtarmaları daha mantıki değil mi? Buradan da şunu anlayabiliriz: Bunları işi gücü ne Türkiye`yi ne de kentleri kurtarmaktır...2007 seçimleri de böyle elden kayıp gitmedi mi?
Ülke menfaatlerini, ülkenin geleceğini, kendi çıkarlarının önünde tutmadıkça, ne ülkenin ne de toplumun iki yakası bir araya gelebilir. İçimde öyle bir duygu var ki, Mart 2009`da, “senin ki, yok benim ki” derleken, birileri koltuklarında kalacaklar ve “yola devam” diyecekler. Ötekiler de “başka bahara diyerek” ülkenin yıkılışını seyre dalacaklar...

Dr. Yüksel Cavlak