Başbakan için başarı kıstası yüzde 47'dir
1 sayfadaki 1 sayfası
Başbakan için başarı kıstası yüzde 47'dir
Çok değil, daha 2-3 ay önce ne diyordu Başbakan başta olmak üzere bütün AKP’liler?
“Yerel seçimlerde yüzde 60 garanti... Hedefimiz oylarımızı yüzde 70’e çıkarmak...”
Şimdi ne diyor Başbakan?
“Seçimlerde partim ikinci olursa, genel başkanlığı bırakırım...”
Başbakan’ı tanımasak, “Ne kadar da iddialı konuşuyor” diyebiliriz...
Ama hepimiz biliyoruz ki onun Hindistan’da yaptığı son açıklama, aslında ciddi bir “hedef küçültme” operasyonu!
Görünen o ki yüzde 60’lardan 70’lerden vazgeçmiş, yüzde 30’lara 35’lere razı!
Meğer Başbakan’ın gözü kulağı ülkede olup bitenlere o kadar kapalı değilmiş...
Partisinin adının yolsuzluklara karışmasının ve ekonomik krizin oylarını nasıl törpülediğini demek ki o da görüyormuş...
***
Peki Başbakan bu iddiayı kaybeder mi?
Yani, partisi seçimlerde ikinciliğe düşer mi?
O da Genel Başkanlığı bırakmak zorunda kalır mı?
Yine hepimiz biliyoruz ki böyle bir olasılık en azından bugün için yüzde 1 bile değil...
Çünkü tek parti iktidarlarının, hele hele bir yerel seçimi kaybetmesi mucize olur!
İşte, Başbakan da bunun farkında ve o yüzden bol keseden konuşuyor, “Genel Başkanlığı bırakırım” diye...
***
Yerel seçimlerde AKP ve Başbakan için tek başarı kıstası var:
Son genel seçimlerde aldıkları yüzde 47’lik destek...
Bunun birkaç puan üzerine çıkmak, hatta yüzde 47’yi korumayı başarmak, günümüz koşullarında gerçekten “başarı” sayılabilir...
Bunun
altında kalacak oy oranı ise, “Genel Başkanlığı” değil, Başbakanlığı
bırakmanın bile gerekçesi olur! Tabii çağdaş demokrasilerde...
Bizde
ise Başbakan ve arkadaşları bu “seçmen uyarısı”na bile bir kılıf bulup,
“Bakın hâlâ birinci partiyiz, halk bizi istiyor” diyerek böbürlenir!
***
Haydi Başbakan...
Madem kendine güveniyorsun...
Madem
yerel seçim sonuçları konusunda iddiaya girmeye bu kadar heveslisin o
zaman çıtayı “22 Temmuz 2007 Genel Seçim Sonuçları”na çek...
“Yüzde 47’nin altında oy alırsam, Genel Başkanlığı bırakacağım” de...
Eğer böyle bir iddiaya girebiliyorsan, ben bile alkışlayacağım seni...
*****
GÜNÜN SORUSU
Mardin
Milletvekili ve DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, “Bu seçimlerde
demokratik özerkliği yaratacak, özerk bölgelerimizi kuracağız” demiş...
Sorum kendisine:
Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü
koruyacağınıza namusunuz ve şerefiniz üzerine yemin ettiğinize göre, bu
“özerk bölge” yemine ihanet olmuyor mu?
*****
Kimi görsek etekleriz!
Düne
kadar birbirlerine küfredenler, gırtlak gırtlağa kavgaya tutuşanlar,
bugün aynı partide buluşup seçim zaferi yaşamaya soyunuyorlar...
Olup bitenleri hayretle ve buruklukla izliyorum.
“Siyaset çok bozuldu, onurlu adamlar yok artık” diyenlere de gülüp geçiyorum.
Çünkü biz, eskileri de biliyoruz!
Eski kaypak siyasetçiler, bürokratlar, yazarlar öldü ama onların karakterlerini taşıyanlar (büyük çoğunlukla) hiç değişmedi...
Yüz yıl öncekiler neyse, bugünküler de o!
Bunun kanıtı da Namık Kemal’e ait olduğu söylenen aşağıdaki taşlama...
Okuyun ve bu “insan tipi” nin değişip değişmediğine kendiniz karar verin:
Edepsizlikte tekleriz
Kimi görsek etekleriz
Hak’dan da ümit bekleriz
Ne utanmaz köpekleriz
***
Biz bakmadan sağa sola
Düşman girdi İstanbul’a
Vatanı sattık bir pula
Ne utanmaz köpekleriz
***
Dalkavuklukla irtikap (rüşvet, avanta)
İşte etti bizi harab
Sen söyle ey Şevketmeab
Ne utanmaz köpekleriz
***
İnsan mı neyiz seçilmez
Bir zehiriz ki içilmez
Tavrımızdan da geçilmez
Ne utanmaz köpekleriz
***
Gitme vatan kavgasına
Yetiş rütbe yağmasına
Daldık dünya sefasına
Ne utanmaz köpekleriz
***
Vatanın girdik kanına
Leke getirdik şanına
Topumuzun bok canına
Ne utanmaz köpekleriz
“Yerel seçimlerde yüzde 60 garanti... Hedefimiz oylarımızı yüzde 70’e çıkarmak...”
Şimdi ne diyor Başbakan?
“Seçimlerde partim ikinci olursa, genel başkanlığı bırakırım...”
Başbakan’ı tanımasak, “Ne kadar da iddialı konuşuyor” diyebiliriz...
Ama hepimiz biliyoruz ki onun Hindistan’da yaptığı son açıklama, aslında ciddi bir “hedef küçültme” operasyonu!
Görünen o ki yüzde 60’lardan 70’lerden vazgeçmiş, yüzde 30’lara 35’lere razı!
Meğer Başbakan’ın gözü kulağı ülkede olup bitenlere o kadar kapalı değilmiş...
Partisinin adının yolsuzluklara karışmasının ve ekonomik krizin oylarını nasıl törpülediğini demek ki o da görüyormuş...
***
Peki Başbakan bu iddiayı kaybeder mi?
Yani, partisi seçimlerde ikinciliğe düşer mi?
O da Genel Başkanlığı bırakmak zorunda kalır mı?
Yine hepimiz biliyoruz ki böyle bir olasılık en azından bugün için yüzde 1 bile değil...
Çünkü tek parti iktidarlarının, hele hele bir yerel seçimi kaybetmesi mucize olur!
İşte, Başbakan da bunun farkında ve o yüzden bol keseden konuşuyor, “Genel Başkanlığı bırakırım” diye...
***
Yerel seçimlerde AKP ve Başbakan için tek başarı kıstası var:
Son genel seçimlerde aldıkları yüzde 47’lik destek...
Bunun birkaç puan üzerine çıkmak, hatta yüzde 47’yi korumayı başarmak, günümüz koşullarında gerçekten “başarı” sayılabilir...
Bunun
altında kalacak oy oranı ise, “Genel Başkanlığı” değil, Başbakanlığı
bırakmanın bile gerekçesi olur! Tabii çağdaş demokrasilerde...
Bizde
ise Başbakan ve arkadaşları bu “seçmen uyarısı”na bile bir kılıf bulup,
“Bakın hâlâ birinci partiyiz, halk bizi istiyor” diyerek böbürlenir!
***
Haydi Başbakan...
Madem kendine güveniyorsun...
Madem
yerel seçim sonuçları konusunda iddiaya girmeye bu kadar heveslisin o
zaman çıtayı “22 Temmuz 2007 Genel Seçim Sonuçları”na çek...
“Yüzde 47’nin altında oy alırsam, Genel Başkanlığı bırakacağım” de...
Eğer böyle bir iddiaya girebiliyorsan, ben bile alkışlayacağım seni...
*****
GÜNÜN SORUSU
Mardin
Milletvekili ve DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, “Bu seçimlerde
demokratik özerkliği yaratacak, özerk bölgelerimizi kuracağız” demiş...
Sorum kendisine:
Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü
koruyacağınıza namusunuz ve şerefiniz üzerine yemin ettiğinize göre, bu
“özerk bölge” yemine ihanet olmuyor mu?
*****
Kimi görsek etekleriz!
Düne
kadar birbirlerine küfredenler, gırtlak gırtlağa kavgaya tutuşanlar,
bugün aynı partide buluşup seçim zaferi yaşamaya soyunuyorlar...
Olup bitenleri hayretle ve buruklukla izliyorum.
“Siyaset çok bozuldu, onurlu adamlar yok artık” diyenlere de gülüp geçiyorum.
Çünkü biz, eskileri de biliyoruz!
Eski kaypak siyasetçiler, bürokratlar, yazarlar öldü ama onların karakterlerini taşıyanlar (büyük çoğunlukla) hiç değişmedi...
Yüz yıl öncekiler neyse, bugünküler de o!
Bunun kanıtı da Namık Kemal’e ait olduğu söylenen aşağıdaki taşlama...
Okuyun ve bu “insan tipi” nin değişip değişmediğine kendiniz karar verin:
Edepsizlikte tekleriz
Kimi görsek etekleriz
Hak’dan da ümit bekleriz
Ne utanmaz köpekleriz
***
Biz bakmadan sağa sola
Düşman girdi İstanbul’a
Vatanı sattık bir pula
Ne utanmaz köpekleriz
***
Dalkavuklukla irtikap (rüşvet, avanta)
İşte etti bizi harab
Sen söyle ey Şevketmeab
Ne utanmaz köpekleriz
***
İnsan mı neyiz seçilmez
Bir zehiriz ki içilmez
Tavrımızdan da geçilmez
Ne utanmaz köpekleriz
***
Gitme vatan kavgasına
Yetiş rütbe yağmasına
Daldık dünya sefasına
Ne utanmaz köpekleriz
***
Vatanın girdik kanına
Leke getirdik şanına
Topumuzun bok canına
Ne utanmaz köpekleriz
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz