Kanser tedavisi artık bedava
1 sayfadaki 1 sayfası
Kanser tedavisi artık bedava
Bu köşede yayımlanan 14 Kasım tarihli 'Kanserliler Özel hastanelere Para Vermeyin' başlıklı yazım nedeniyle her gün telefonlar ve elektronik mektuplar alıyorum.
Kanser hastası olan insanlar veya onların yakınları arıyorlar. 'Siz; kanser hastaları özel hastanelere gittiklerinde tedavi için ek para vermeyecek, diye yazmışsınız, doğru mu?' diye soruyorlar.
Evet; doğrudur.
Yalnız, bütün özel hastaneler için değil...
Sağlık Bakanlığı ile sözleşmesi olan özel hastaneler için geçerli bu karar.
1 Ekim 2008 tarihinden itibaren kanser hastaları gerek muayene gerekse tahliller ve filmler için, özel hastanelerde de bir kuruş bile para ödemeyecekler.
Devlet ile sözleşmesi olan özel hastaneye başvurduğunuzda bu kural geçerlidir.
Hastaların veya yakınlarının yapması gereken şey; gidecekleri özel hastanenin bakanlık ile anlaşması olup olmadığını sormak ve öğrenmektir.
Bugün Türkiye'deki özel hastanelerin çok büyük bölümü bakanlık ile anlaşmalıdır. Bu yüzden de artık ek ücret adı altında para almaları mümkün değildir. Vatandaş; para isteyen bu tür hastanelere durumu söylemeli, yine de hastane para istemeye devam ederse; bu kuruluşu Sosyal Güvenlik Kurumu Müdürlüğü'ne şikayet etmelidir. Alınan paraların makbuzu ile yapılacak şikayette hem para geri alınacaktır hem de o hastane cezalandırılacaktır. Buna; doktor muayenesi de dahildir.
HHH
Sadece kanser hastaları değil; diğer önemli hastalıklar ve ameliyatlar da bedavadır. İşte anlaşmalı özel hastanelerde bir kuruş alınmadan yapılacak tedavi türleri şunlardır:
1) Acil servislerde sunulan sağlık hizmetleri ile acil haller nedeniyle sunulan sağlık hizmetleri,
2) Yoğun bakım hizmetleri,
3) Yanık tedavisi hizmetleri,
4) Kanser tedavisi (radyoterapi, kemoterapi, radyo izotop tedavileri),
5) Yenidoğana verilen sağlık hizmetleri,
6) Organ, doku ve hücre nakilleri,
7) Doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere yönelik sağlık hizmetleri,
8 ) Diyaliz tedavileri,
9) Kardiyovasküler cerrahi işlemleri
Bu tür sorunlarla anlaşmalı özel hastanelere gidenler artık fark ücreti ödemeyeceklerdir.
AMERİKAN CASUSU AMERİKA'YA KARŞI MI?
Graham Fuller; ABD'nin uluslararası casusluk örgütü olan CIA'nın önemli isimlerinden birisidir. Ankara'da çalışmış ve CIA'nın Ortadoğu işlerini yönetmiştir.
Fuller, bununla da kalmamış; Türkiye'nin ne yapması gerektiği konusunda kitaplar yazmış, birçok makale yayımlamıştır. Dediği şudur: Batı tipi yönetim sizin neyinize? Siz İslam ülkelerine yönelin. Laikliği bırakıp İslamcı olun ama tarikatçi, Fethullahçı İslam çizgisine geçin.
Dünkü gazetelerimizde Graham Fuller'ın bir açıklaması oldukça büyük biçimde yer aldı.
Bay Fuller; 'Türkiye, ABD ile yollarını ayırmalı. Büyük Ortadoğu Projesi Türkiye için felakete döndü!' diyor.
Çok doğru... Biz de yıllarca bunu yazıp durduk.
Peki Amerikan casusu Fuller Amerika'ya karşı mı?
Hayır...
Fuller; bu parlak doğrunun yanına parlak bir yalanı ekliyor: 'Kürt sorunu Türkiye'yi rehin aldı. Çözülürse Türkiye bölgesel güç olur. Mutsuz bir Diyarbakır bölgesel güç olma hedefini yok eder.'
Karşımızda sanki yeni bir Mustafa filmi ve Can Dündar var: Doğruların arasına yanlışı sokuşturarak hedefe varma taktiği uygulanıyor.
Herkes bilmeli ki en büyük BOP'çu bu Fuller efendidir. BOP; bölgede Kürt devleti kurdurmayı hedefler. BOP'a göre; Dıyarbakır BOP başkenti yapılacaktır. Bunu bizzat Başbakan Erdoğan söylemiştir. 'Diyarbakır BOP'un yıldızı olacak!' diyerek.
Yani Türkiye'yi bölme planı; kürt devleti kurdurma operasyonu elbise değiştirerek yaşatılıyor. Bu süreçte Graham Fuller; ABD'nin ajanı olarak Türkiye'de kamuoyunu yönlendirmeye çalışıyor.
Ajanlar bilmelidir ki bu millet o kadar da uzun süre uyutulamaz...
Kanser hastası olan insanlar veya onların yakınları arıyorlar. 'Siz; kanser hastaları özel hastanelere gittiklerinde tedavi için ek para vermeyecek, diye yazmışsınız, doğru mu?' diye soruyorlar.
Evet; doğrudur.
Yalnız, bütün özel hastaneler için değil...
Sağlık Bakanlığı ile sözleşmesi olan özel hastaneler için geçerli bu karar.
1 Ekim 2008 tarihinden itibaren kanser hastaları gerek muayene gerekse tahliller ve filmler için, özel hastanelerde de bir kuruş bile para ödemeyecekler.
Devlet ile sözleşmesi olan özel hastaneye başvurduğunuzda bu kural geçerlidir.
Hastaların veya yakınlarının yapması gereken şey; gidecekleri özel hastanenin bakanlık ile anlaşması olup olmadığını sormak ve öğrenmektir.
Bugün Türkiye'deki özel hastanelerin çok büyük bölümü bakanlık ile anlaşmalıdır. Bu yüzden de artık ek ücret adı altında para almaları mümkün değildir. Vatandaş; para isteyen bu tür hastanelere durumu söylemeli, yine de hastane para istemeye devam ederse; bu kuruluşu Sosyal Güvenlik Kurumu Müdürlüğü'ne şikayet etmelidir. Alınan paraların makbuzu ile yapılacak şikayette hem para geri alınacaktır hem de o hastane cezalandırılacaktır. Buna; doktor muayenesi de dahildir.
HHH
Sadece kanser hastaları değil; diğer önemli hastalıklar ve ameliyatlar da bedavadır. İşte anlaşmalı özel hastanelerde bir kuruş alınmadan yapılacak tedavi türleri şunlardır:
1) Acil servislerde sunulan sağlık hizmetleri ile acil haller nedeniyle sunulan sağlık hizmetleri,
2) Yoğun bakım hizmetleri,
3) Yanık tedavisi hizmetleri,
4) Kanser tedavisi (radyoterapi, kemoterapi, radyo izotop tedavileri),
5) Yenidoğana verilen sağlık hizmetleri,
6) Organ, doku ve hücre nakilleri,
7) Doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere yönelik sağlık hizmetleri,
8 ) Diyaliz tedavileri,
9) Kardiyovasküler cerrahi işlemleri
Bu tür sorunlarla anlaşmalı özel hastanelere gidenler artık fark ücreti ödemeyeceklerdir.
AMERİKAN CASUSU AMERİKA'YA KARŞI MI?
Graham Fuller; ABD'nin uluslararası casusluk örgütü olan CIA'nın önemli isimlerinden birisidir. Ankara'da çalışmış ve CIA'nın Ortadoğu işlerini yönetmiştir.
Fuller, bununla da kalmamış; Türkiye'nin ne yapması gerektiği konusunda kitaplar yazmış, birçok makale yayımlamıştır. Dediği şudur: Batı tipi yönetim sizin neyinize? Siz İslam ülkelerine yönelin. Laikliği bırakıp İslamcı olun ama tarikatçi, Fethullahçı İslam çizgisine geçin.
Dünkü gazetelerimizde Graham Fuller'ın bir açıklaması oldukça büyük biçimde yer aldı.
Bay Fuller; 'Türkiye, ABD ile yollarını ayırmalı. Büyük Ortadoğu Projesi Türkiye için felakete döndü!' diyor.
Çok doğru... Biz de yıllarca bunu yazıp durduk.
Peki Amerikan casusu Fuller Amerika'ya karşı mı?
Hayır...
Fuller; bu parlak doğrunun yanına parlak bir yalanı ekliyor: 'Kürt sorunu Türkiye'yi rehin aldı. Çözülürse Türkiye bölgesel güç olur. Mutsuz bir Diyarbakır bölgesel güç olma hedefini yok eder.'
Karşımızda sanki yeni bir Mustafa filmi ve Can Dündar var: Doğruların arasına yanlışı sokuşturarak hedefe varma taktiği uygulanıyor.
Herkes bilmeli ki en büyük BOP'çu bu Fuller efendidir. BOP; bölgede Kürt devleti kurdurmayı hedefler. BOP'a göre; Dıyarbakır BOP başkenti yapılacaktır. Bunu bizzat Başbakan Erdoğan söylemiştir. 'Diyarbakır BOP'un yıldızı olacak!' diyerek.
Yani Türkiye'yi bölme planı; kürt devleti kurdurma operasyonu elbise değiştirerek yaşatılıyor. Bu süreçte Graham Fuller; ABD'nin ajanı olarak Türkiye'de kamuoyunu yönlendirmeye çalışıyor.
Ajanlar bilmelidir ki bu millet o kadar da uzun süre uyutulamaz...
Rıza ZELYUT- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 164
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : zelyut@gunes.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz