Devlette hesaplaşma ve haham Tuncay'la Eymür'ün ilişkisi!
Sebahattin ÖNKİBAR1 sayfadaki 1 sayfası
Devlette hesaplaşma ve haham Tuncay'la Eymür'ün ilişkisi!
tarafından Sebahattin ÖNKİBAR 2008-11-27, 22:59
MİT’in yaptığı açıklamada iki önemli hususa dikkat çekiliyor:
1) Tuncay Güney’in kurumun değil Eymür’ün adamı olduğu ima ediliyor.
2) Kontr Terör biriminin 1997’de teşkilat şemasından çıkarıldığını ortaya koyuyor.
Peki nedir bu Kontr Terör?
Mehmet Eymür’ün Çiller döneminde MİT’e geri dönüşünde kurduğu birimin adı.
Ortaya çıkan tablo her geçen gün daha muğlak bir hal alıyor.
Her şey birbirine karışıyor ve en önemlisi Ergenekon olayının devlette hesaplaşmanın sonucu olduğu gibi bir kanaat oluşuyor.
Hadise sanki Susurluk’ta başarılamayanı başarmak ya da sürdürmektir.
İşaretler bu işin perde gerisinde olanların içinde Mehmet Eymür’ü de gösteriyor gibidir.
Öyla ya Tuncay Güney’i MİT’in bünyesine alan o!
Ancak bu noktada kafa karıştıran husus Eymür’ün Tuncay Güney’i birkaç yıl önce Atin adlı sitesinde Ceyhan Mumcu’ya yazdığı cevap yazısında deşifre etmesidir.
Ne olursa olsun göründüğü kadarıyla Eymür bu işin bir yerinde vardır.
Öyle olmasaydı bulunulan kaygan zeminde Uğur Dündar’a konuk olmaz ve Ergenekon soruşturmasını akıllı bir şekilde yönlendirmeye çalışmazdı.
Hadisenin tezahürü devletin içindeki hesaplaşmadır.
Hesaplaşmada ulvi şeylerin olduğunu da sanmıyorum.
Muhtemelen atılan kazıklara mukabele ya da rövanş alma duygusudur!
Olayın başlangıcı budur, lakin hadise daha sonra başkaları tarafından farklı amaçlar için kullanılmaya başlanmıştır!
Kullananlar içinde TSK ile problemi olan siyasilerle dini gruplar da vardır.
Sadece onlar da değil.
TSK’nın son dönem milli duruşuna ve bu bağlamda diklenmesine bozulan CIA ve Mossad da vardır.
Bunun için de soruşturma hem gözdağı hem de imaj operasyonuna dönüştürülmüştür.
Sabah gazetesinde yayımlanan belgenin gerçek olması oyunun içinde oyunların olduğunu doğruluyor. Öyle ya o belgeyi kim ve niye sızdırmıştır?
Bu arada Mehmet Eymür’le ilgili birkaç soru.
Eymür Türkiye’den kaçıp ABD’ye sığınıyor ve oradan Atin Sitesi ile yayınlar yapıyor.
Hatırlayın kaçmasaydım beni öldüreceklerdi imalarında bulunmuştu.
Kimdir onu öldürmek isteyenler ve niçin öldüreceklerdi? Haham Tuncay’ın Ergenekon startı buna intikam için midir?
Keza Eymür’ün bir ara Türkiye’ye girişi yasak olan kumarhaneler kralı Sudi Özkan’a danışmanlık yapması neyin nesidir?
Dedik ya hem Eymür, hem de Ergenekon’da kafa karıştıran çok ama çok şey var.
Kesin olan bir şey var ki devletin istihbarat, jandarma ve emniyetindeki kimi isimlerin şahsi hesaplaşmaları bazılarına müthiş bir imkân ve ortam sundu!
Şu ana kadar ki seyir Ergenekon’la ilgili olarak daha pek çok bombanın patlayacağı şeklindedir.
Bekleyelim bakalım.
CUMHURİYET EDİTÖRÜ İTİRAF ETTİ: “APO KATİL DEĞİL, TÜRK BAYRAĞINA KARŞIYIM”!
Adı: Berat Günçıkan. Cumhuriyet gazetesinde Pazar ekini hazırlayan editör.
Bir hafta önce Google’ı delil göstererek şu soruyu sormuştum:
-Bu hanımefendinin “Abdullah iti çocuk katili değildir. Oğlum odasına Türk bayrağı astı, ama bir gün o bayrağı mutlaka indireceğim” dediği doğru mu?
Aradan günler geçmesine rağmen ne Cumhuriyet gazetesinden ne de Berat Günçıkan’dan herhangi bir yalanlama gelmedi.
Ama bu süreçte ilginç bir şey oldu.
İzmir’den Yeniçağ ve Cumhuriyet okuru olan Bekir Sıtkı Güral (0-232-7552705) aradı ve yazım üzerine arayıp ulaştığı Berat Günçıkan’la yaptığı konuşmayı aktardı.
Dahası Berat hanımla arasında geçen diyaloğu da kendi el yazısıyla kayda alıp bize faksladı.
Özet şu:
Bekir Sıtkı Güral, Cumhuriyet gazetesi santralından Berat Günçıkan’ı istiyor ve telefon bağlanıyor. Diyalog şu:
-Alo Berat Günçıkan’la mı görüşüyorum?
-Buyrun benim.
-Efendim ben İzmir’den arıyorum. Yılların Cumhuriyet okuruyum. Cumhuriyet gazetesi ile beraber Yeniçağ’ı da alıyor ve okuyorum.
-Evet.
-Sayın Günçıkan, dünkü Yeniçağ’da Sabahattin Önkibar beyin köşesinde sizinle ilgili bir iddia var. Haberiniz var mı ondan?
-Evet var.
-Peki sizinle ilgili olarak yazılanlar doğru mudur?
-Doğrudur.
-Neeee! Size göre eşkıyabaşı iti bebek katili değil mi?
-Hayır değil.
-Çıldırdınız mı siz hanımefendi?
-Çılgın sizsiniz. Doğru konuşun! iti bana göre katil değildir. Bu benim görüşüm ve siz benim bu görüşüme saygı göstermek durumundasınız!
-Hanımefendi bir fikirden söz etmiyoruz, katil ve caniden söz ediyoruz. Üstelik katilliği yargı ve toplum vicdanıyla tescilli olan birinden!
-Kardeşim size göre katil, bana göre değil. Tamam mı?
-Aman Allah’ım sizin gibi biri Atatürk’ümün kurduğu gazete olan Cumhuriyet’te nasıl çalışır ve önemli bir konumda olur?
-Siz faşist misiniz?
-Ben vatanperverim. Mustafa Kemal’in yoluna ölürüm hanımefendi’... Durun durun, peki o Türk bayrağını indiririm olayı da doğru mu?
-Evet doğru!
-Yani çocuğunuz karşı çıkmasa odasındaki Türk bayrağını indireceksiniz öyle mi?
-Evet öyle.
-Hanımefendi siz bu ülkenin vatandaşı değil misiniz? Bayrağımızla ne alıp veremediğiniz var? Nedir bu kininiz?
-Benim kimliğim insan olmaktır. Bıktım her yerde bayrak görmekten. Gına geldi.
-Hanımefendi ulus diye bir kavram var. Yahu köpeklerin bile soyu olur. Siz Türk değil misiniz?
-Ben insanım. Görüşlerim de budur. İsteseniz de istemeseniz de saygı duyacaksınız?
-Ben size saygı duymuyorum. Sizi gazetemde görmek istemiyorum. Yanlış yerdesiniz. Siz Taraf gazetesinde olmalısınız!
Telefon çaat diye kapatılıyor.
Yorumu siz okurlarıma bırakıyorum.
1) Tuncay Güney’in kurumun değil Eymür’ün adamı olduğu ima ediliyor.
2) Kontr Terör biriminin 1997’de teşkilat şemasından çıkarıldığını ortaya koyuyor.
Peki nedir bu Kontr Terör?
Mehmet Eymür’ün Çiller döneminde MİT’e geri dönüşünde kurduğu birimin adı.
Ortaya çıkan tablo her geçen gün daha muğlak bir hal alıyor.
Her şey birbirine karışıyor ve en önemlisi Ergenekon olayının devlette hesaplaşmanın sonucu olduğu gibi bir kanaat oluşuyor.
Hadise sanki Susurluk’ta başarılamayanı başarmak ya da sürdürmektir.
İşaretler bu işin perde gerisinde olanların içinde Mehmet Eymür’ü de gösteriyor gibidir.
Öyla ya Tuncay Güney’i MİT’in bünyesine alan o!
Ancak bu noktada kafa karıştıran husus Eymür’ün Tuncay Güney’i birkaç yıl önce Atin adlı sitesinde Ceyhan Mumcu’ya yazdığı cevap yazısında deşifre etmesidir.
Ne olursa olsun göründüğü kadarıyla Eymür bu işin bir yerinde vardır.
Öyle olmasaydı bulunulan kaygan zeminde Uğur Dündar’a konuk olmaz ve Ergenekon soruşturmasını akıllı bir şekilde yönlendirmeye çalışmazdı.
Hadisenin tezahürü devletin içindeki hesaplaşmadır.
Hesaplaşmada ulvi şeylerin olduğunu da sanmıyorum.
Muhtemelen atılan kazıklara mukabele ya da rövanş alma duygusudur!
Olayın başlangıcı budur, lakin hadise daha sonra başkaları tarafından farklı amaçlar için kullanılmaya başlanmıştır!
Kullananlar içinde TSK ile problemi olan siyasilerle dini gruplar da vardır.
Sadece onlar da değil.
TSK’nın son dönem milli duruşuna ve bu bağlamda diklenmesine bozulan CIA ve Mossad da vardır.
Bunun için de soruşturma hem gözdağı hem de imaj operasyonuna dönüştürülmüştür.
Sabah gazetesinde yayımlanan belgenin gerçek olması oyunun içinde oyunların olduğunu doğruluyor. Öyle ya o belgeyi kim ve niye sızdırmıştır?
Bu arada Mehmet Eymür’le ilgili birkaç soru.
Eymür Türkiye’den kaçıp ABD’ye sığınıyor ve oradan Atin Sitesi ile yayınlar yapıyor.
Hatırlayın kaçmasaydım beni öldüreceklerdi imalarında bulunmuştu.
Kimdir onu öldürmek isteyenler ve niçin öldüreceklerdi? Haham Tuncay’ın Ergenekon startı buna intikam için midir?
Keza Eymür’ün bir ara Türkiye’ye girişi yasak olan kumarhaneler kralı Sudi Özkan’a danışmanlık yapması neyin nesidir?
Dedik ya hem Eymür, hem de Ergenekon’da kafa karıştıran çok ama çok şey var.
Kesin olan bir şey var ki devletin istihbarat, jandarma ve emniyetindeki kimi isimlerin şahsi hesaplaşmaları bazılarına müthiş bir imkân ve ortam sundu!
Şu ana kadar ki seyir Ergenekon’la ilgili olarak daha pek çok bombanın patlayacağı şeklindedir.
Bekleyelim bakalım.
CUMHURİYET EDİTÖRÜ İTİRAF ETTİ: “APO KATİL DEĞİL, TÜRK BAYRAĞINA KARŞIYIM”!
Adı: Berat Günçıkan. Cumhuriyet gazetesinde Pazar ekini hazırlayan editör.
Bir hafta önce Google’ı delil göstererek şu soruyu sormuştum:
-Bu hanımefendinin “Abdullah iti çocuk katili değildir. Oğlum odasına Türk bayrağı astı, ama bir gün o bayrağı mutlaka indireceğim” dediği doğru mu?
Aradan günler geçmesine rağmen ne Cumhuriyet gazetesinden ne de Berat Günçıkan’dan herhangi bir yalanlama gelmedi.
Ama bu süreçte ilginç bir şey oldu.
İzmir’den Yeniçağ ve Cumhuriyet okuru olan Bekir Sıtkı Güral (0-232-7552705) aradı ve yazım üzerine arayıp ulaştığı Berat Günçıkan’la yaptığı konuşmayı aktardı.
Dahası Berat hanımla arasında geçen diyaloğu da kendi el yazısıyla kayda alıp bize faksladı.
Özet şu:
Bekir Sıtkı Güral, Cumhuriyet gazetesi santralından Berat Günçıkan’ı istiyor ve telefon bağlanıyor. Diyalog şu:
-Alo Berat Günçıkan’la mı görüşüyorum?
-Buyrun benim.
-Efendim ben İzmir’den arıyorum. Yılların Cumhuriyet okuruyum. Cumhuriyet gazetesi ile beraber Yeniçağ’ı da alıyor ve okuyorum.
-Evet.
-Sayın Günçıkan, dünkü Yeniçağ’da Sabahattin Önkibar beyin köşesinde sizinle ilgili bir iddia var. Haberiniz var mı ondan?
-Evet var.
-Peki sizinle ilgili olarak yazılanlar doğru mudur?
-Doğrudur.
-Neeee! Size göre eşkıyabaşı iti bebek katili değil mi?
-Hayır değil.
-Çıldırdınız mı siz hanımefendi?
-Çılgın sizsiniz. Doğru konuşun! iti bana göre katil değildir. Bu benim görüşüm ve siz benim bu görüşüme saygı göstermek durumundasınız!
-Hanımefendi bir fikirden söz etmiyoruz, katil ve caniden söz ediyoruz. Üstelik katilliği yargı ve toplum vicdanıyla tescilli olan birinden!
-Kardeşim size göre katil, bana göre değil. Tamam mı?
-Aman Allah’ım sizin gibi biri Atatürk’ümün kurduğu gazete olan Cumhuriyet’te nasıl çalışır ve önemli bir konumda olur?
-Siz faşist misiniz?
-Ben vatanperverim. Mustafa Kemal’in yoluna ölürüm hanımefendi’... Durun durun, peki o Türk bayrağını indiririm olayı da doğru mu?
-Evet doğru!
-Yani çocuğunuz karşı çıkmasa odasındaki Türk bayrağını indireceksiniz öyle mi?
-Evet öyle.
-Hanımefendi siz bu ülkenin vatandaşı değil misiniz? Bayrağımızla ne alıp veremediğiniz var? Nedir bu kininiz?
-Benim kimliğim insan olmaktır. Bıktım her yerde bayrak görmekten. Gına geldi.
-Hanımefendi ulus diye bir kavram var. Yahu köpeklerin bile soyu olur. Siz Türk değil misiniz?
-Ben insanım. Görüşlerim de budur. İsteseniz de istemeseniz de saygı duyacaksınız?
-Ben size saygı duymuyorum. Sizi gazetemde görmek istemiyorum. Yanlış yerdesiniz. Siz Taraf gazetesinde olmalısınız!
Telefon çaat diye kapatılıyor.
Yorumu siz okurlarıma bırakıyorum.
Sebahattin ÖNKİBAR- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 178
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : sonkibar@gmail.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
Similar topics1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz