DENiZ YILDIZI


Join the forum, it's quick and easy

DENiZ YILDIZI
DENiZ YILDIZI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Topraklarımızın beşte biri devletinmiş...

Aşağa gitmek

Topraklarımızın beşte biri devletinmiş... Empty Topraklarımızın beşte biri devletinmiş...

Mesaj tarafından Mustafa MUTLU 2008-12-10, 14:02

Topraklarımızın beşte biri devletinmiş...


Anadolu
Ajansı muhabirinin Maliye Bakanlığı verileri üzerinden yaptığı
araştırmaya göre, 780 bin 576 kilometre alana yayılan Türkiye
yüzölçümünün, 152 bin 576 kilometre karesini kamuya ait taşınmazlar
oluşturuyormuş...

Devletin 555 bin 060 arazisi, 363 bin 391
arsası, 108 bin 072 binası, 151 bin 261 bağı-bahçesi, 1 milyon 124 bin
106 tarlası, 72 bin 169 mera ve otlağı, bin 251 maden alanı, 3 bin 480
de tarihi ve kültürel alanı bulunuyormuş...


Bu demektir ki topraklarımızın sadece beşte biri devletin mülkiyetinde...

Gerisi, özel kişilerin ya da kurumların sahipliğinde...

Bu da Türkiye’nin “özel mülkiyet”e verdiği önemin, birçok Avrupa ülkesinden bile fazla olduğunu gösteriyor...

Şimdi gelelim kritik soruya:

Tamam
topraklarımızın beşte dördü özel kişilere ve kurumlara ait de... Acaba
o kişilerin ya da kurumların kaçı bu topraklara para sayarak sahip oldu?

Ne yazık ki bu konuda devlette bile kayıtlı bilgi yok. Hangi arazisini, kime, ne karşılığında verdiğini devlet bile bilmiyor...

Tarlayı
eken kaç kişi, madeni bulan kaç şirket o topraklara bedel ödemeden el
koymuş gecekonducu kaç vatandaş bugün mülk zengini olmuş, belli değil!



Durup dururken girmedim bu konuya:

AKP,
bayramdan sonra, “eski orman arazilerinin hak sahiplerine verilmesini
öngören yasa tasarısı”nı yeniden ısıtıp gündeme getirecek...

Bu
tasarının yasalaşması halinde şu anda hâlâ devlet mülkiyetinde görünen
milyarlarca YTL değerindeki araziler de çok düşük bedeller karşılığında
kişilere devredilecek.

Böylece devletin sahip olduğu arazi miktarı bugüne göre hatırı sayılır oranda azalacak.

Diğer bir deyişle devletin malı yine deniz, yemeyen yine domuz olacak.

Aydan
aya taksit ödeyerek ev sahibi olmaya çalışan bizim gibi devletine
saygılı vatandaşlar da enayiliklerine bir kez daha doyamayacak.

Kaşla
göz arasında kamu arazisini telle çevirip, üzerine üç sıra tuğla
döşeyen ise “hırsızlık”tan “zenginliğe” dikey geçiş yapacak!


Eğer bu vatan hepimizinse...

Eğer “devlet” dediğimiz “şey”, en büyük ailemizse...

O ailenin malları ya bütün bireyleri arasında adil bir şekilde paylaştırılmalı ya da yasa tanımayanlara ayrıcalık yapılmamalı!

Ama biliyoruz ki namuslu vatandaşlar da en az namussuzlar kadar cesur olup haklarına sahip çıkmadıkları sürece bu olanaksız...


Tekrar soruyorum:

Topraklarımızın
sadece beşte biri bugün devlete ait olduğuna göre geri kalan beşte
4’ünün ne kadarı “yağma” yoluyla özelleştirildi?



GÜNÜN SORUSU


Maliye Bakanlığı, internet ortamında yapılan alışverişlerden alınan KDV’yi kaldırmaya hazırlanıyormuş...

Neden? Cumhurbaşkanı’nın oğlundan sonra başka “mahdum bey”ler de mi internette ticaret yapmaya hazırlanıyor?


‘Bir can’ için, kendi canlarından vazgeçenler!


Komşumuz Yunanistan geçen cumartesiden bu yana yangın yerine döndü.

Sokaklara
dökülen on binlerce gösterici iş yerlerini, bankaları yağmalıyor,
Meclis’i, bakanlık binalarını kuşatıyor, arabaları kundaklıyor...

Atina, Selanik, Pire, Larissa, Hanya, Patra... Hepsi yanıyor!

Sadece üç günlük hasar, milyonlarca doları buluyor...

Peki neden?

Çünkü Yunan polisi, Atina’da 16 yaşında bir genci öldürdü!

Anarşisti,
sosyalisti, komünisti, dincisi, dinsizi, hatta liberali on binlerce
kişi, tek bir canın hesabını soruyor hükümetten...

Tek bir canın!


Bir de bize bakın:

Polis, hakkını aramaya çalışan işçilerin üzerine gaz bombası atıyor.

Dergi dağıttığı için gözaltına alınan genç, işkencede ölüyor.

Polise kimlik soran dayak yiyor.

İktidarı beğenmeyen anasından doğduğuna pişman ediliyor.

Ama kimseden ses çıkmıyor!

Hepsinden vazgeçtik işlenen “on binlerce fail-i meçhul cinayet”in hesabını sormak bile kimsenin aklına gelmiyor...


Yanlış anlaşılmasın elbette “şiddet”i onaylamıyorum.

Ama
“bir can”a böylesine yürekten sahip çıkan ve bu uğurda kendi
canlarından bile vazgeçmeyi göze alabilen o insanların önünde saygıyla
eğiliyorum!


Helal olsun!
Mustafa MUTLU
Mustafa MUTLU
ALTIN ÜYE
ALTIN ÜYE

Erkek
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz