Böyle bir ülkeyi sevmek içimden gelmiyor.
1 sayfadaki 1 sayfası
Böyle bir ülkeyi sevmek içimden gelmiyor.
Böyle bir ülkeyi sevmek içimden gelmiyor.
Nereye baksan bir kokuşma, bir rezalet göze çarpıyor. Ahlak, hoşgörü, sevgi, saygı sanki bu ülkeyi terk etmiş gibi. Sokaklarda, caddelerde, bırakınız geceyi, akşamın erken saatlerinde erkek olarak bile dolaşmak riskli bir hale geldi. Ne evlerde rahatlıkla oturulabiliyor ne de sokaklarda hiç ürkmeden dolaşılabiliniyor. Ülke kabuslar ülkesi haline geldi. Bu ülkenin, Mustafa Kemal`in kurduğu modern, laik bir ülke olduğuna inanamıyorum. Bu ülkede sağlıklı yaşamak bir şans işi. Her an gaspedilmek, şişlenmek, öldürülmek veya taciz edilmek korkusuyla yaşıyor insanlar. Hemen hiç bir meslekte “etik” diye bir kavram kalmamış. Hipokrat yemini eden doktorlara bile insan güvenemiyor, çünkü para karşılığında yanlış rapor verebiliyorlar.
Ya televizyonlar? Hemen hepsi evlere şenlik! Ülkede bir haber olmasın... Dakikalarca aynı haberi döne döne insanlara anlatmak için birbiriyle yarış halindeler. Şehit olaylarında veya cinayet vakalarında hangisi daha kanlı, hangisi daha etraflı haber verecek diye adeta birbiriyle boğuşuyorlar. Ankara`da yedi tane genç insanlar ihmal ve sorumsuzluk sonucu hayatlarını kaybettiler. Durmadan, sıkılmadan, utanmadan evirip çevirip bu gençlerin resimlerini gösteriyorlar. Bu da yetmiyor, acılı, yürekleri yanan ailelerini, onların çığlıklı feryatlarını ekrana getiriyorlar. Bu da yetmiyor “flash haber” diye anons yaparak, ölen gençlerin nerede nasıl kaldıklarını, nerede yattıklarını defalarca gösteriyorlar.
Bu ne utanmazlık, bu ne rezalet... Bu ne saygısızlık!
Bütün bunları gördükçe bu ülkeyi sevemiyorum artık, sevmek içinden gelmiyor.
Bütün bunları gördükten sonra, bu ülkenin bir vatandaşı olmaktan da utanmaya başladım.
Eğer bütün bunlar muasır medeniyetin, demokrasinin, özgür düşüncenin sonuçları ise, ben bu medeniyette değil, hatıralarımdaki, geride bıraktığım Mustafa Kemal`in ülkesinde, 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamak istiyorum. Ülke fakirdi, halk fakirdi, ama ülke onurlu, halk sevgi ve saygı ile dolu idi.
Sizin olsun muasır medeniyet!
Sizin olsun 21. Yüzyıl!
Dr. Yüksel cavlak
Nereye baksan bir kokuşma, bir rezalet göze çarpıyor. Ahlak, hoşgörü, sevgi, saygı sanki bu ülkeyi terk etmiş gibi. Sokaklarda, caddelerde, bırakınız geceyi, akşamın erken saatlerinde erkek olarak bile dolaşmak riskli bir hale geldi. Ne evlerde rahatlıkla oturulabiliyor ne de sokaklarda hiç ürkmeden dolaşılabiliniyor. Ülke kabuslar ülkesi haline geldi. Bu ülkenin, Mustafa Kemal`in kurduğu modern, laik bir ülke olduğuna inanamıyorum. Bu ülkede sağlıklı yaşamak bir şans işi. Her an gaspedilmek, şişlenmek, öldürülmek veya taciz edilmek korkusuyla yaşıyor insanlar. Hemen hiç bir meslekte “etik” diye bir kavram kalmamış. Hipokrat yemini eden doktorlara bile insan güvenemiyor, çünkü para karşılığında yanlış rapor verebiliyorlar.
Ya televizyonlar? Hemen hepsi evlere şenlik! Ülkede bir haber olmasın... Dakikalarca aynı haberi döne döne insanlara anlatmak için birbiriyle yarış halindeler. Şehit olaylarında veya cinayet vakalarında hangisi daha kanlı, hangisi daha etraflı haber verecek diye adeta birbiriyle boğuşuyorlar. Ankara`da yedi tane genç insanlar ihmal ve sorumsuzluk sonucu hayatlarını kaybettiler. Durmadan, sıkılmadan, utanmadan evirip çevirip bu gençlerin resimlerini gösteriyorlar. Bu da yetmiyor, acılı, yürekleri yanan ailelerini, onların çığlıklı feryatlarını ekrana getiriyorlar. Bu da yetmiyor “flash haber” diye anons yaparak, ölen gençlerin nerede nasıl kaldıklarını, nerede yattıklarını defalarca gösteriyorlar.
Bu ne utanmazlık, bu ne rezalet... Bu ne saygısızlık!
Bütün bunları gördükçe bu ülkeyi sevemiyorum artık, sevmek içinden gelmiyor.
Bütün bunları gördükten sonra, bu ülkenin bir vatandaşı olmaktan da utanmaya başladım.
Eğer bütün bunlar muasır medeniyetin, demokrasinin, özgür düşüncenin sonuçları ise, ben bu medeniyette değil, hatıralarımdaki, geride bıraktığım Mustafa Kemal`in ülkesinde, 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamak istiyorum. Ülke fakirdi, halk fakirdi, ama ülke onurlu, halk sevgi ve saygı ile dolu idi.
Sizin olsun muasır medeniyet!
Sizin olsun 21. Yüzyıl!
Dr. Yüksel cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz