DENiZ YILDIZI


Join the forum, it's quick and easy

DENiZ YILDIZI
DENiZ YILDIZI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Ergenekon sil baştan olabilir

Aşağa gitmek

Ergenekon sil baştan olabilir Empty Ergenekon sil baştan olabilir

Mesaj tarafından Can ATAKLI 2009-01-10, 09:58

Ergenekon sil baştan olabilir

Medyada “şok dalga” olarak nitelenen son operasyonlardan sonra hiç beklenmedik bir gelişme ile karşı karşıya kaldık.

Bir
dönemin ünlü Özel Harekât Başkanvekili İbrahim Şahin’in de gözaltına
alınması, ardından evinde bulunan bir krokiden yola çıkılarak bulunan
cephaneler sanıyorum Ergenekon davasının seyrini tamamen değiştirecek.

Hatta bana göre, Ergenekon olayını gerçek mecraına sokacak. Bundan sonraki gelişmeler herhalde daha şaşırtıcı olacak.

Yazılarımı okuyanlar veya televizyondaki konuşmalarımı dinleyenler ısrarla savunduğum şu görüşü hatırlayacaktır:

“Ergenekon’da
8-9 dalga yok. Aslında iki dalga var. Bir buçuk yıl önce bir
gecekonduda bulunan el bombalarından sonra başlayan operasyonlar
birinci dalga. İlhan Selçuk’un gözaltına alınmasıyla başlayan
operasyonlar ise ikinci dalga. Birinci dalga gerçekten Türkiye’nin
karanlık yüzüne ışık tutabilirdi, ama işin rengi daha sonra değişti. Bu
operasyonları fırsat bilen iktidar, muhalefeti sindirmek ve engel
gördüğü kişi ve kurumları bertaraf etmeyi düşünerek olayı saptırdı.”

İktidarın
bu intikamcı tavrına karşı herkesin eli kolu bağlandı. Başta Silahlı
Kuvvetler olmak üzere etkili tüm kurum ve kişiler ister istemez
endişeye kapıldı.

Son iki günde ise Ankara’da beklenmedik
gelişmeler yaşandı. Silahlı Kuvvetler son derece soğukkanlı davranarak,
kimilerinin ellerini ovuşturarak beklediği “muhtıra gibi” açıklamayı
yapmadı.

Ancak anladığım kadarıyla muhtıradan bile etkili bazı
girişimler oldu. Devletin en tepesinde çok gizli yürütülen görüşmelerle
bir tür anlaşma sağlandı. Bu anlaşmanın sağlanmasıyla birlikte tekrar
düğmeye basıldı ve bazı bilgilerin artık ortaya çıkarılmasına karar
verildi.

Öyle sanıyordum ki Ergenekon davası artık bildiğimiz gibi gitmeyecek.

Bu
yorumları “şimdilik” bazı flu bilgi ve tahminlerime göre yazıyorum.
Henüz tam doğrulatamadığım, belgelerine ulaşamadığım bilgiler üzerinde
çalışma yapıyorum.

Geldiğimiz noktanın “iddialı” bir analizini yapmak için bir iki gün beklemek ve gelişmeleri izlemek istiyorum.

Eğer
“flu” bilgilerle yaptığım tahmin doğruysa yakın zamanda bazı
tahliyelerin gündeme gelmesi çok muhtemel. Özellikle son operasyonda
gözaltına alınanların bazılarının da tutuklanmayacağını söyleyebilirim.

Ben pazartesiye kadar bekleyeceğim.

*****

Kaboğlu ve İnsel’den mesaj geldi

Avrupa
Birliği fonlarından çeşitli projeler için para aldıkları ileri sürülen
isimlerden İbrahim Kaboğlu ve Prof. Ahmet İnsel birer açıklama
göndererek “AB’den böyle bir para almadıklarını” belirttiler.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan da ayrı bir mesaj göndererek Kaboğlu’nu savundu.

İbrahim
Kaboğlu mesajında “AB’den hiçbir zaman ve hiçbir şekilde para veya
başka herhangi bir yardım almadım. AB organları ile proje veya mali
çerçevede hiçbir ilişkim olmadı” diyor.

Kaboğlu benim yazımdaki
kendisi için yazdığım “AKP politikalarını destekliyor” görüşüme de
şiddetle karşı çıkarak şunu söylüyor: “Tam tersine İnsan Hakları
Danışma Komisyonu Başkanı olduğum sırada AKP’ye eleştirilerde
bulunduğum için beni istifaya zorlamışlardı.”

Bu konu benim yanlış değerlendirmemden kaynaklanmış olabilir.

Yine
AB’den para aldığı ileri sürülen Prof. Ahmet İnsel de doğrudan ya da
dolaylı hiçbir şekilde para almadığını belirten bir açıklama gönderdi.
Yazıyı yalan olarak niteleyen İnsel yasal yollara da başvuracağını da
ekliyor.

Bu arada Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof.
Türkan Saylan da gönderdiği açıklamada derneğinin Avrupa Birliği
fonlarından yararlanarak 6 önemli projeyi hayata geçirdiğini bildirdi.
Bu projeler için 331 bin euro kullanıldığını da söyleyen Saylan “Bunu
her seferinde ilan ediyoruz ama karalama kampanyası hem sürüyor” diyor.

Prof.
Saylan, Kaboğlu’nun nefis Fransızcasıyla Türkiye’yi yurt dışında
başarıyla temsil ettiğini, Fransa’nın çeşitli üniversitelerinde
mukayeseli Atatürk ve laiklik konularını işlediğini belirtiyor.

Okurlarıma bu açıklamaları aktarmayı borç bildim.

*****

Daha başka cephaneler bulunabilir

Ergenekon
olayının en şoke edici günlerini yaşıyoruz. Ancak diğer yazıda da
değindiğim gibi bu şoklar bana göre aynı zamanda işin sonuna
gelindiğinin de göstergesi.

Önce sadece bir krokiden yola
çıkılarak Gölbaşı’nda bir cephane bulundu. Ardından “nereden geldiği
henüz açıklanmamış” olan bilgiler ışığında birçok yerde daha arama
başladı.

Tahminime göre sadece Ankara’da değil, ülkenin başka
köşelerinde de toprağa gömülmüş bu tür cephanelikler ortaya çıkabilir.
Çünkü belli ki devlet içinde ciddi bir bilgi alışverişi başladı.

Merakım,
bu cephanelerin ne zaman gömüldüğünün ortaya çıkarılıp
çıkarılamayacağı. Bunun yanı sıra bulunan silahların ve diğer
mühimmatın yapım yılları. Yani bunlar eski silahlar mı yoksa yeni
silahlar mı?

Televizyonlardan izlediğim kadarıyla kazılan
yerlerin üzerinde ot bitmiş. Yani kim gömdüyse bunu kısa bir süre önce
yapmamış. Zaten ilk bulunan silahlar beş yıl önce gömülmüş. Ayrıca
cephaneler çok derinde. Yani öyle kolayca ortaya çıkarılmaları zor.

Asıl soru da şu: Bunlar bazı kişilerin korkuya kapılarak sakladıkları cephane mi yoksa başka bir şey mi?

*****

Beş katrilyon

Bazı
konuları ısrarla yazmak gerek. Çünkü ne kadar yazarsanız yazın bu
iktidar popülist tavırla hep aynı şeyi yapıyor. O halde bu oyunu her
seferinde göstermek gerek.

Başbakan Erdoğan oy toplamak uğruna yapılan gıda ve kömür yardımlarını ballandıra ballandıra anlatırken bir de rakam veriyor.

Diyor
ki: “Bakınız sevgili arkadaşlarım, yaptığımız yardımların bedeli beş
katrilyonu aşıyor.” Neye göre beş katrilyon? 6 sıfırlı paraya göre.
Oysa aynı Başbakan sıfırları atmakla övünmüyor mu? Yılbaşından bu yana
artık YTL’yi değil TL’yi kullanmaya başladık.

Ama Başbakan sırf
daha ağız dolduruyor ve milletin kafasını da karıştırıyor diye beş
milyar lirayı beş katrilyon olarak telaffuz ediyor.

Bu dil sürçmesi değildir; ayrıca buna hakkı da yok Başbakan’ın. TL’ye önce Başbakan alışacak ki, vatandaş da alışsın.
Can ATAKLI
Can ATAKLI
ALTIN ÜYE
ALTIN ÜYE

Erkek
Mesaj Sayısı : 158
Yaş : 68
ŞEHİR : Türkiye
Meslek : Gazeteci
Öğrenim Durumu : Yüksek
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 05/06/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz