6 milyon fazla seçmen var ama bunu sadece AKP hiç merak etmiyor
1 sayfadaki 1 sayfası
6 milyon fazla seçmen var ama bunu sadece AKP hiç merak etmiyor
6 milyon fazla seçmen var ama bunu sadece AKP hiç merak etmiyor
Yüksek Seçimi Kurulu, Mart 2009 Genel Yerel Seçimleri’nde bir önceki seçimden
6 milyon daha fazla seçmen olduğunu açıklandığından bu yana neredeyse
kıyamet kopuyor.
Herkes şaşkın. 2007’de yapılan genel seçimde,
2004’e oranla bir milyon seçmen azalmışken, bir yılda ortaya çıkan bu
artışın sırrına kimse eremiyor. Yüksek Seçim Kurulu ise seçmen
kütüklerinin adres bildirimine göre yapıldığını belirterek artışın
normal olduğunu ileri sürüyor.
CHP konuyu araştırıyor, seçmen
listeleri üzerinde yapılan incelemelerde buldukları aksaklıkları
bildiriyor. Bunun da ötesinde Danıştay’da dava açmaya çalışıyor.
MHP ve diğer partiler de seçmen sayısındaki artış karşısında hayretlerini gizleyemedikleri gibi harekete geçiyorlar.
Medya ise neredeyse bir aydır eklenen ya da buhar olan seçmenlerle ilgili haber yapıyor.
Tüm bunlar olurken sadece bir tek siyasi partiden hiç ses çıkmıyor. Üstelik bu parti en büyük parti.
AKP her nedense seçmen sayısındaki artışa hiç şaşırmamış görünüyor. Hatta tam tersine sözcüleri “Devlete güvenin” diyor.
Peki
herkes şaşkınken ve seçimlere şaibe düşebileceği endişesi taşırken
nasıl oluyor da AKP hiçbir şeyden şüphelenmiyor? 6 milyon fazla seçmene
iktidar partisi ve yandaşlarından, bırakın şüphelenmeyi küçük bir yorum
bile gelmeyince insanın içine kurt düşüyor.
Bu durumda “İktidar
fazla seçmen yazarak seçimleri baştan garanti altına almak istiyor, pek
çok kişiye birden fazla oy kullandırılacak” yönündeki iddialar “komplo
teorisi” olmaktan çıkıp gerçeklik kazanıyor.
***
Buhar olan bloklar
Önümüzdeki
seçime 6 milyon fazla seçmenle giderken, kütüklerdeki garipliklerin de
ardı arkası kesilmiyor. Bugün size bana ulaşan bir bilgiyi aktarmak
istiyorum.
Bir arkadaşım Kadıköy Yakası’nda Aşağı Dudullu Mahallesi’ne bağlı çok bloklu bir sitede oturuyor.
Sitede oturanlar yılbaşından önce asılan seçmen kütüklerini gidip incelemişler ve isimlerini bulmuşlar. Yürekleri rahatlamış.
Ancak
5 Ocak’ta tekrar asılan seçmen listelerini de incelemeye giden site
sakinlerinden bazıları müthiş bir sürprizle karşılaşmışlar. Çünkü
sitedeki iki blok yeni asılan seçmen listelerinde yokmuş.
Muhtar
bunu “Bu seçimde mahallemiz ikiye bölünüyor. Sizin listeniz yeni
kurulan mahallede olacak” diye açıklamış. Ancak yeni mahalle henüz
kurulmadığı için onun seçmen listeleri ortada yok. Durumu düzeltmek
için herkes işini gücünü bırakıp Ümraniye Nüfüs Müdürlüğü’ne koşmuş.
Tapu ve kira kontratlarıyla kayıtlarını yaptırmışlar. Buradan aldıkları
belgeyi Yüksek Seçim Kurulu’na götürmüşler. Yazması bile ne kadar uzun
tutuyor görüyorsunuz. Peki acaba blokları buhar olan site sakinlerinden
kaçı bu işlemi yaptırabildi. Arkadaşım yaptırmış ama diğerlerini
bilmiyor. Şimdi herkes birbirine “Sen yaptırdın mı?” diye soruyormuş.
Olur mu vatandaşa bu kadar eziyet?
***
İnternetten kontrol
Askıya
çıkarılan seçmen kütüğünde kendisini bulamayan ya da bu listeleri
görmeye gidemeyenler, eğer bilgisayarları varsa “seçmen olup
olmadıklarını” kontrol edebilirler.
http://www.ysk.gov.tr/ysk/secmenBilgi.jsp
adresine girdikten sonra TC kimlik numaranızı yazmanız halinde nerede
oy kullanacağınız karşınıza çıkıyor. Eğer orada bulamazsanız mutlaka
nüfus müdürlüklerine oradan da Yüksek Seçim Kurulu’na başvurmanız
gerekecek.
Bu arada TC kimlik numarası ile seçmen listesi
bulunabildiğine göre, demek ki Yüksek Seçim Kurulu bir komutla
sistemdeki tüm TC kimlik numaralarını test edebiliyor.
Bu
durumda daha önce yazdığım öneriyi tekrarlamak istiyorum: Yüksek Seçimi
Kurulu, TC kimlik numaraları üzerinden “mükerrer yazım” olup olmadığını
saptayabilir. Bunu yaparsa şaibe de ortadan kalkar.
***
Şahin-Güney
Ergenekon’un
en ilginç açıklamalarından birini eski Özel Harekâtçı İbrahim Şahin
yaptı. Dedi ki “Beni tekrar göreve çağırdılar, müsteşarlık teklif
ettiler. 300 kişilik bir tim kurma hazırlığındaydım.”
Gazete
haberlerine göre Şahin bu amaçla yapılacak atama töreninde yapacağı
konuşmayı bile hazırlamış. Evindeki aramada bu da bulunmuş.
Şahin’in bu açıklamalarına Genelkurmay’dan ve İçişleri’nden yalanlama geldi. MİT ise “doğrulamama” yolunu seçti.
Tabii
İbrahim Şahin bu kadar net bir “yalanı” neden söyler onu da anlamak
mümkün değil. Ama belli ki Ergenekon savcıları Şahin’e inanmamışlar ki
tutukladılar.
Buna karşın hiçbir sıfatı olmayan, Türkiye’ye de
gelmeyen Tuncay Güney her nasılsa “muteber” kişi sayılıyor ve söylediği
her şey doğru kabul ediliyor. Bunu da anlamak çok zor.
Yüksek Seçimi Kurulu, Mart 2009 Genel Yerel Seçimleri’nde bir önceki seçimden
6 milyon daha fazla seçmen olduğunu açıklandığından bu yana neredeyse
kıyamet kopuyor.
Herkes şaşkın. 2007’de yapılan genel seçimde,
2004’e oranla bir milyon seçmen azalmışken, bir yılda ortaya çıkan bu
artışın sırrına kimse eremiyor. Yüksek Seçim Kurulu ise seçmen
kütüklerinin adres bildirimine göre yapıldığını belirterek artışın
normal olduğunu ileri sürüyor.
CHP konuyu araştırıyor, seçmen
listeleri üzerinde yapılan incelemelerde buldukları aksaklıkları
bildiriyor. Bunun da ötesinde Danıştay’da dava açmaya çalışıyor.
MHP ve diğer partiler de seçmen sayısındaki artış karşısında hayretlerini gizleyemedikleri gibi harekete geçiyorlar.
Medya ise neredeyse bir aydır eklenen ya da buhar olan seçmenlerle ilgili haber yapıyor.
Tüm bunlar olurken sadece bir tek siyasi partiden hiç ses çıkmıyor. Üstelik bu parti en büyük parti.
AKP her nedense seçmen sayısındaki artışa hiç şaşırmamış görünüyor. Hatta tam tersine sözcüleri “Devlete güvenin” diyor.
Peki
herkes şaşkınken ve seçimlere şaibe düşebileceği endişesi taşırken
nasıl oluyor da AKP hiçbir şeyden şüphelenmiyor? 6 milyon fazla seçmene
iktidar partisi ve yandaşlarından, bırakın şüphelenmeyi küçük bir yorum
bile gelmeyince insanın içine kurt düşüyor.
Bu durumda “İktidar
fazla seçmen yazarak seçimleri baştan garanti altına almak istiyor, pek
çok kişiye birden fazla oy kullandırılacak” yönündeki iddialar “komplo
teorisi” olmaktan çıkıp gerçeklik kazanıyor.
***
Buhar olan bloklar
Önümüzdeki
seçime 6 milyon fazla seçmenle giderken, kütüklerdeki garipliklerin de
ardı arkası kesilmiyor. Bugün size bana ulaşan bir bilgiyi aktarmak
istiyorum.
Bir arkadaşım Kadıköy Yakası’nda Aşağı Dudullu Mahallesi’ne bağlı çok bloklu bir sitede oturuyor.
Sitede oturanlar yılbaşından önce asılan seçmen kütüklerini gidip incelemişler ve isimlerini bulmuşlar. Yürekleri rahatlamış.
Ancak
5 Ocak’ta tekrar asılan seçmen listelerini de incelemeye giden site
sakinlerinden bazıları müthiş bir sürprizle karşılaşmışlar. Çünkü
sitedeki iki blok yeni asılan seçmen listelerinde yokmuş.
Muhtar
bunu “Bu seçimde mahallemiz ikiye bölünüyor. Sizin listeniz yeni
kurulan mahallede olacak” diye açıklamış. Ancak yeni mahalle henüz
kurulmadığı için onun seçmen listeleri ortada yok. Durumu düzeltmek
için herkes işini gücünü bırakıp Ümraniye Nüfüs Müdürlüğü’ne koşmuş.
Tapu ve kira kontratlarıyla kayıtlarını yaptırmışlar. Buradan aldıkları
belgeyi Yüksek Seçim Kurulu’na götürmüşler. Yazması bile ne kadar uzun
tutuyor görüyorsunuz. Peki acaba blokları buhar olan site sakinlerinden
kaçı bu işlemi yaptırabildi. Arkadaşım yaptırmış ama diğerlerini
bilmiyor. Şimdi herkes birbirine “Sen yaptırdın mı?” diye soruyormuş.
Olur mu vatandaşa bu kadar eziyet?
***
İnternetten kontrol
Askıya
çıkarılan seçmen kütüğünde kendisini bulamayan ya da bu listeleri
görmeye gidemeyenler, eğer bilgisayarları varsa “seçmen olup
olmadıklarını” kontrol edebilirler.
http://www.ysk.gov.tr/ysk/secmenBilgi.jsp
adresine girdikten sonra TC kimlik numaranızı yazmanız halinde nerede
oy kullanacağınız karşınıza çıkıyor. Eğer orada bulamazsanız mutlaka
nüfus müdürlüklerine oradan da Yüksek Seçim Kurulu’na başvurmanız
gerekecek.
Bu arada TC kimlik numarası ile seçmen listesi
bulunabildiğine göre, demek ki Yüksek Seçim Kurulu bir komutla
sistemdeki tüm TC kimlik numaralarını test edebiliyor.
Bu
durumda daha önce yazdığım öneriyi tekrarlamak istiyorum: Yüksek Seçimi
Kurulu, TC kimlik numaraları üzerinden “mükerrer yazım” olup olmadığını
saptayabilir. Bunu yaparsa şaibe de ortadan kalkar.
***
Şahin-Güney
Ergenekon’un
en ilginç açıklamalarından birini eski Özel Harekâtçı İbrahim Şahin
yaptı. Dedi ki “Beni tekrar göreve çağırdılar, müsteşarlık teklif
ettiler. 300 kişilik bir tim kurma hazırlığındaydım.”
Gazete
haberlerine göre Şahin bu amaçla yapılacak atama töreninde yapacağı
konuşmayı bile hazırlamış. Evindeki aramada bu da bulunmuş.
Şahin’in bu açıklamalarına Genelkurmay’dan ve İçişleri’nden yalanlama geldi. MİT ise “doğrulamama” yolunu seçti.
Tabii
İbrahim Şahin bu kadar net bir “yalanı” neden söyler onu da anlamak
mümkün değil. Ama belli ki Ergenekon savcıları Şahin’e inanmamışlar ki
tutukladılar.
Buna karşın hiçbir sıfatı olmayan, Türkiye’ye de
gelmeyen Tuncay Güney her nasılsa “muteber” kişi sayılıyor ve söylediği
her şey doğru kabul ediliyor. Bunu da anlamak çok zor.
Can ATAKLI- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 158
Yaş : 68
ŞEHİR : Türkiye
Meslek : Gazeteci
Öğrenim Durumu : Yüksek
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 05/06/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz