11. dalga olmayacak diyen eski MİT'çi nasıl ve neden yanıldı?
1 sayfadaki 1 sayfası
11. dalga olmayacak diyen eski MİT'çi nasıl ve neden yanıldı?
‘11. dalga olmayacak’ diyen eski MİT’çi nasıl ve neden yanıldı?
Ergenekon mkapsamındaki 10’uncu dalga gözaltılardan sonra, Genelkurmay Başkanı,
Başbakan’la ve Cumhurbaşkanı’yla bir araya geldi. Arkadaşımız Mine
Şenocaklı da, bu sürpriz buluşmalarda nelerin gündeme gelmiş
olabileceğini, eski MİT’çi Mahir Kaynak’la konuştu...
Kaynak, 19 Ocak tarihli VATAN’da yayınlanan bu röportajda oldukça iddialı tespitlerde bulundu. Dedi ki:
“Ergenekon’da
son dalgayı gördük, 11’inci dalga olmayacak! Türkiye’nin iyiliği için
AKP ve ordu uzlaştı, Ergenekon tasfiye edilecek. Bu savaş masa başında
bitmeli. Bitecek de...”
***
Dünkü 11’inci dalga operasyonları televizyondan izlerken, aklıma gelen ilk şey bu sözler oldu...
Hani AKP ve ordu uzlaşmıştı?
Hani bu “savaş” masa başında bitecekti?
Hani büyük isimlere dokunulmayacaktı?
Hani 11’inci dalga olmayacaktı?
***
Yılların istihbaratçısı Mahir Kaynak, dört gün gibi kısa bir sürede bu kadar yanıldıysa, iki nedeni olmalı:
Ya
medya kuruluşlarının bu kadar önem verdiği, derin devletle ilgili her
konuda görüşüne başvurduğu bu eski MİT’çinin devri artık kapandı ve
olaylar onun ezberlediği sistemdeki gibi gelişmiyor.
Ya da...
Ergenekon savcıları onu sevmiyor ve yanıltmak için ellerinden geleni yapıyor!
***
Mahir
Kaynak’ı yakından izleyenler; onun ilk kez yanılmadığını, son
yıllardaki öngörülerinde sıkça ters köşeye yattığını bilirler...
Bunun temel nedeni de onun artık “istihbarat”a değil, “tahmin” lerine dayanarak yorum yapması.
Devir onun devri olmaktan çoktan çıkmış, bütün “haber kaynakları”nı kaybetmiş ve sistem dışına itilmiştir Mahir Kaynak...
***
Mahir Kaynak’ın “11. dalga olmayacak” demesi; verdiği bu röportajdaki en büyük hatası değil...
En
büyük yanlışı; Türk Silahlı Kuvvetleri’ni, “Ergenekon’un beyni”ymiş ve
onun adına hükümetle pazarlık yapıyormuş gibi göstermesi!
TSK’nın
bazı personeli (varsa) böyle bir çeteleşmenin içinde yer almış
olabilir... Ama TSK yönetimini, Ergenekon’un kontrolünü elinde
tutuyormuş gibi göstermek büyük bir haksızlıktır.
Sadece haksızlık olmakla da kalmayıp; halkın orduya duyduğu güveni sarsacak tehlikeli sözlerdir...
***
Mahir Kaynak umarım artık ağzına geleni söyleme huyundan vazgeçer ve Mine Şenocaklı’ya verdiği röportaj son “çuvallaması” olur.
Yoksa bizi, “Eskiden MİT’e çalışıyordun Mahir Bey, şimdi kime” sorusunu sormak zorunda bırakır!
***
O SUSMAZ!
Ergenekon davasında gözaltına alınan ya da tutuklanan, ama daha sonra serbest bırakılanların ortak bir özellikleri var:
Dut yemiş bülbüle dönüyorlar!
Ama bu “kural” bozulacağa benziyor...
Çünkü Prof. Dr. Yalçın Küçük dün mahkeme tarafından tahliye edildi.
Bulduğu her televizyona çıkıp, (tabii; bulursa) uğradığı haksızlığı anlatacak ve iktidarın faşizan uygulamalarını eleştirecek...
Neden mi bu kadar eminim?
Akan suya bile kilit vurursunuz ama... Yalçın Hoca’nın ağzına, asla!
Bakalım bu “son çılgın”, 11 günlük tutukluluk hikâyesinden kaç kitap çıkaracak?
***
GÜNÜN SORUSU
Sorum “11’inci dalga olmayacak” diyerek “dünya çuvallamalar tarihi”ne geçen Mahir Kaynak’a:
Ergenekon’da 12’nci dalga tutuklamalar olacak mı?
***
Müjdat Gezen’in isyanı!
Dün polis tarafından aranan ART’ye bağlanan tiyatrocu Müjdat Gezen isyan ediyordu:
“Herkes
hukuka saygı, hukuka saygı diyor. Benim böyle bir hukuka saygım
olmadığını belirtmek isterim. Çünkü bu siyasi hukuk. Oranın aranması,
ötekinin tutuklanması Hitler devrinde, Mussolini döneminde olan
şeylerdir. Ama bunun bir siyasi hukuk olduğunu görmezden gelmek de
doğrusu etik ve mantıklı değil.”
Kimse; Müjdat Gezen gibi bir sanatçının Ergenekon’un avukatlığına soyunmuş olabileceğini iddia edemez...
O zaman; gerçek hukukçular onun bu isyanına kulak vermeli ve hukuka siyasetin gölgesinin düşmesine seyirci kalmamalı!
Gerçek bir sanatçıya yakışan bu cesur sözlerinden sonra, Müjdat Gezen’i daha çok seviyorum![/size]
Ergenekon mkapsamındaki 10’uncu dalga gözaltılardan sonra, Genelkurmay Başkanı,
Başbakan’la ve Cumhurbaşkanı’yla bir araya geldi. Arkadaşımız Mine
Şenocaklı da, bu sürpriz buluşmalarda nelerin gündeme gelmiş
olabileceğini, eski MİT’çi Mahir Kaynak’la konuştu...
Kaynak, 19 Ocak tarihli VATAN’da yayınlanan bu röportajda oldukça iddialı tespitlerde bulundu. Dedi ki:
“Ergenekon’da
son dalgayı gördük, 11’inci dalga olmayacak! Türkiye’nin iyiliği için
AKP ve ordu uzlaştı, Ergenekon tasfiye edilecek. Bu savaş masa başında
bitmeli. Bitecek de...”
***
Dünkü 11’inci dalga operasyonları televizyondan izlerken, aklıma gelen ilk şey bu sözler oldu...
Hani AKP ve ordu uzlaşmıştı?
Hani bu “savaş” masa başında bitecekti?
Hani büyük isimlere dokunulmayacaktı?
Hani 11’inci dalga olmayacaktı?
***
Yılların istihbaratçısı Mahir Kaynak, dört gün gibi kısa bir sürede bu kadar yanıldıysa, iki nedeni olmalı:
Ya
medya kuruluşlarının bu kadar önem verdiği, derin devletle ilgili her
konuda görüşüne başvurduğu bu eski MİT’çinin devri artık kapandı ve
olaylar onun ezberlediği sistemdeki gibi gelişmiyor.
Ya da...
Ergenekon savcıları onu sevmiyor ve yanıltmak için ellerinden geleni yapıyor!
***
Mahir
Kaynak’ı yakından izleyenler; onun ilk kez yanılmadığını, son
yıllardaki öngörülerinde sıkça ters köşeye yattığını bilirler...
Bunun temel nedeni de onun artık “istihbarat”a değil, “tahmin” lerine dayanarak yorum yapması.
Devir onun devri olmaktan çoktan çıkmış, bütün “haber kaynakları”nı kaybetmiş ve sistem dışına itilmiştir Mahir Kaynak...
***
Mahir Kaynak’ın “11. dalga olmayacak” demesi; verdiği bu röportajdaki en büyük hatası değil...
En
büyük yanlışı; Türk Silahlı Kuvvetleri’ni, “Ergenekon’un beyni”ymiş ve
onun adına hükümetle pazarlık yapıyormuş gibi göstermesi!
TSK’nın
bazı personeli (varsa) böyle bir çeteleşmenin içinde yer almış
olabilir... Ama TSK yönetimini, Ergenekon’un kontrolünü elinde
tutuyormuş gibi göstermek büyük bir haksızlıktır.
Sadece haksızlık olmakla da kalmayıp; halkın orduya duyduğu güveni sarsacak tehlikeli sözlerdir...
***
Mahir Kaynak umarım artık ağzına geleni söyleme huyundan vazgeçer ve Mine Şenocaklı’ya verdiği röportaj son “çuvallaması” olur.
Yoksa bizi, “Eskiden MİT’e çalışıyordun Mahir Bey, şimdi kime” sorusunu sormak zorunda bırakır!
***
O SUSMAZ!
Ergenekon davasında gözaltına alınan ya da tutuklanan, ama daha sonra serbest bırakılanların ortak bir özellikleri var:
Dut yemiş bülbüle dönüyorlar!
Ama bu “kural” bozulacağa benziyor...
Çünkü Prof. Dr. Yalçın Küçük dün mahkeme tarafından tahliye edildi.
Bulduğu her televizyona çıkıp, (tabii; bulursa) uğradığı haksızlığı anlatacak ve iktidarın faşizan uygulamalarını eleştirecek...
Neden mi bu kadar eminim?
Akan suya bile kilit vurursunuz ama... Yalçın Hoca’nın ağzına, asla!
Bakalım bu “son çılgın”, 11 günlük tutukluluk hikâyesinden kaç kitap çıkaracak?
***
GÜNÜN SORUSU
Sorum “11’inci dalga olmayacak” diyerek “dünya çuvallamalar tarihi”ne geçen Mahir Kaynak’a:
Ergenekon’da 12’nci dalga tutuklamalar olacak mı?
***
Müjdat Gezen’in isyanı!
Dün polis tarafından aranan ART’ye bağlanan tiyatrocu Müjdat Gezen isyan ediyordu:
“Herkes
hukuka saygı, hukuka saygı diyor. Benim böyle bir hukuka saygım
olmadığını belirtmek isterim. Çünkü bu siyasi hukuk. Oranın aranması,
ötekinin tutuklanması Hitler devrinde, Mussolini döneminde olan
şeylerdir. Ama bunun bir siyasi hukuk olduğunu görmezden gelmek de
doğrusu etik ve mantıklı değil.”
Kimse; Müjdat Gezen gibi bir sanatçının Ergenekon’un avukatlığına soyunmuş olabileceğini iddia edemez...
O zaman; gerçek hukukçular onun bu isyanına kulak vermeli ve hukuka siyasetin gölgesinin düşmesine seyirci kalmamalı!
Gerçek bir sanatçıya yakışan bu cesur sözlerinden sonra, Müjdat Gezen’i daha çok seviyorum![/size]
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz