Kılıçdaroğlu İstanbul'u alabilir mi?

tarafından **Rıza ZELYUT** 2009-01-27, 11:25

Kılıçdaroğlu İstanbul'u alabilir mi?
CHP'nin, İstanbul Belediye Başkanlığı için Kemal Kılıçdaroğlu'nu aday
göstermesi, rekabeti ciddi biçimde yükseltmiş bulunuyor. İl Örgütünü
yöneten Gürsel Tekin, İstanbul'da partinin etkisinin yayılması için o
görevde kalmalı idi. Tekin; iyi bir örgütçü olarak Kılıçdaroğlu için
ciddi bir destek oluşturacaktır.
Soru şudur: CHP ile AKP oyları arasında ciddi bir fark var. Bu açık kapatılabilir mi?
Bunun şartları oluşturulabilir.
*Kemal Kılıçdaroğlu'nun kamuoyunda sağladığı sempati; ona fazladan 10 puan
getirebilir. Bunun olabilmesi için de Kılıçdaroğlu, bu olumlu imajı
İstanbul gerçeği ile buluşturmalıdır. Sadece yolsuzluk belgelerini
ortaya koymak yetmeyecektir. Yolsuzluğa konu olan zenginliğin halka
aktarılacağı düşüncesi yaratılmalıdır. 'İstanbul'un rantını zenginlere
değil İstanbul halkına yedireceğiz.' gibi yaklaşımla alt katmanlara
umut verilebilmelidir.
*Sadece; büyükşehir adaylarının değil ilçe
adaylarının ve belediye meclis üyelerinin de temsil gücü yüksek
kişilerden seçilmesi gerekiyor. CHP'nin elindeki belediyelerin
başkanları ile yola devam kararının alınmış olması, olumlu olmuştur.
Var olan potansiyeli tehlikeye atmanın gereği yoktu.
CHP, doğru
adaylarla yola çıkarsa; AKP'nin elindeki belediyelerden 10'unu daha
alabilir. Böylece Kılıçdaroğlu'na oy akışının da önü açılmış olur.
*Sayın
Baykal sanıyorum ki farkındadır. Bazı üst düzey yöneticiler; gazetelere
haber bile uçurarak; bu seçimlerden kendi konumlarını kuvvetlendirecek
biçimde çıkmanın mücadelesi içindeler. Bütün güç iktidar adayları ile
mücadeleye yönlendirilmeli; rakip de partililer değil AKP olmalıdır.
*Öncelikle partiye yakın olan ama sandığa gitmeyen kesimlerin hareketlendirilmesi
gerekiyor. Bunun için de sivil toplum kuruluşları ile sıkı bir iş
birliği yapılmalıdır. Kılıçdaroğlu'nun İstanbul'daki değişik
kimliklerin temsilcileri ile el ele vermesi kaçınılmazdır.
*İstanbul nüfusunun temel sorunlarının tespit edilerek bunlara sahip çıkılması;
sandığa çok olumlu yansıyacaktır. Bunun için de basın ile çok ayrıntılı
çalışmalar yürütülmelidir.
Halk, aslında hükümetten ve belediyelerden rahatsızdır. Hükümete olan tepkiyi CHP için oya çevirmek mümkündür.
Hiç kimse unutmasın ki; İstanbul AKP'nin elinden çıkarsa; AKP seçime genel gitmek zorunda kalacaktır.

DENİZ FENERİ MISIR'I DA KARIŞTIRDI
Pazar
günkü Akşam Gazetesi'ndeki haber düşündürücüydü: Mısır; Gazze'ye yardım
götüren Türk ekibinin geçişine engel olmuş; Türkiye de Mısır tarafına
iki kez nota vermişti...
Haberi okuyunca anladım ki; bu 30 kişilik
ekip, Deniz Feneri ekibi... Ekibin içine eski milletvekilleri ile
'Yeryüzü Doktarları' gibi tantanalı bir isim taşıyan doktorlar da
varmış. Bu Yeryüzü Doktorları ismi de tıpkı Deniz Feneri; İnsani Yardım
Vakfı, Kimse Yok mu; Cansuyu, Mazlum Der gibi insanın insaf ve merhamet
duygularını tahrik edecek isim. Zaten; Türkiye'deki ve Avrupa'daki
yurttaşlarımız yoksulluğu istismar eden bu tür dernekler tarafından
soyulmadı mı?
Gazze trajedisi ortaya çıkınca Deniz Feneri yeniden
faaliyete geçti ve milletin merhamet duygusunu tahrik ederek yardım
toplamaya başladı. İsrail, bunlara izin vermezken ve ortada Kızılay
gibi bir devlet kuruluşu varken... Bunlar; Gazze'ye giderek gösteri
yapmak peşinde imişler. Mısır; çok doğru bir kararla, bu istismarcı
derneğin gösteri yardımına geçiş izni vermemiş.
Haberden anlıyoruz
ki Türkiye'nin Mısır Büyükelçisi, Mısır tarafına bu yüzden iki nota
çekmiş; işe yaramamış; durum Başbakan Erdoğan'a ve Cumhurbaşkanı Gül'e
de iletilmiş.
Görüldüğü üzere; Deniz Feneri'ne Türkiye yetmiyor; şimdi Mısır ile ilişkilerimizi de germiş gözüküyor.
Gazeteci de bunu 'Türkleri Mısır'a sokmadılar!' diye haberleştiriyor.
Ve asıl haberi, yani Deniz Feneri rezaletinin bu yeni boyutunu kaçırıyor.
Bizim ülkede hala dokunamadığımız Deniz Feneri'ni Mısır çoktan mahkum etmiş bile...

Sitemize hoş geldiniz sayın

Misafir

Kılıçdaroğlu İstanbul'u alabilir mi?

Kılıçdaroğlu İstanbul'u alabilir mi?