DENiZ YILDIZI


Join the forum, it's quick and easy

DENiZ YILDIZI
DENiZ YILDIZI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ORGANİZE İŞLER BUNLAR..

Aşağa gitmek

ORGANİZE İŞLER BUNLAR.. Empty ORGANİZE İŞLER BUNLAR..

Mesaj tarafından Hulki CEVİZOĞLU 2009-02-03, 10:19

ORGANİZE İŞLER BUNLAR..
Yazı tarihlerim nedeniyle yazmakta geç kaldım şu Davos krizini.
Aslında
“Yemişim Davos’unuzu” deyip geçmek var. Ama, halk bu şovları beğendiği
için, “seçmene yedirilmesin” diye de yazmak gerek.
Başlıktaki söz, bir film adıydı.
Şimdi bu, seçim öncesi siyasette sergileniyor.

YANDI KEBAP!..
Davos’a gitmişsin. Ne için? “Dünya Ekonomi Toplantısı” için. (Yesinler bu toplantıya “Forum” diyen dillerinizi.)
Ne
işin var, İsrail Cumhurbaşkanı ile siyasi açıkoturumda? Hani Davos,
ekonomi devlerinin geldiği ve ülkemizin ekonomik olarak uçurulacağı
büyük bir “fırsatlar ortamı” idi?
Ne oldu?..
Aslında Davos, daha
önceden işini bağlamış tuzu kuruların “kebap yapmaya” gittikleri,
iki-üç gün şömine başında ayaklarını uzatıp pahalı içki içtikleri bir
ortam. Bunu herkes biliyor da telaffuz etmiyor.
Biz Ceviz
Kabuğu’na davet ettiğimiz zaman, “sorularınızı fakslayın” diyen
Başbakanlık Basın Merkezi, Davos’ta ne sorulacağını ve konuşulacağını
önceden araştırmamış olabilir mi?
Geçiniz!..

BU MUDUR?..
Olayın iki yönü var. Ama bilerek birbirine karıştırılıyor ki, yerel seçim öncesi siyasi kazanca dönüşsün.
1- Başbakan Erdoğan’ın toplantıyı terk etmesi,
2- İsrail Cumhurbaşkanı Peres’e “katil” demesi.
Birinci
şıkkın tartışması ayrı. Toplantı nasıl yönetilir, konuğa göre nasıl
soru sorulur, konuk nasıl yanıt verir, vücut dili nasıl kullanılır,
bulunulan ortam, izleyiciler, toplantının boyutu ve etkisi ayrı bir
konudur. Yazmak buraya sığmaz. Başbakan’ın toplantıyı terk etmesi
halkın beğendiği nokta olmuştur.
İkinci şık ise, acaba ne kadar şıktır?
Eğer
gerçekten çok şık ise, Erdoğan niçin kapıdan çıkar çıkmaz gazetecilere,
panikle “Benim tavrım İsrail’e, İsrail Cumhurbaşkanı’na, İsrail halkına
değildir, moderatöredir” demek zorunda kalmıştır?
Yani oradaki ifadelerle “insanları öldürmeyi çok iyi bilen”, “plajdaki çocukları öldüren” moderatör müdür?
Bu mudur, Atatürk’ün Çanakkale’deki kahramanlığının Davos’taki kopyası?
Bu
mudur, Atatürk’ün “Ben size ölmeyi emrediyorum” sözü? (Bu sözler, sayın
Erdoğan’ın Atatürk’ü bile nasıl yanlış anladığını gösteriyor.)
Bu mudur, “dikleşmeden dik durmak?”
Halkımız, sabahın köründe bunu alkışlıyorsa herhalde odur!..

ÜZERİNE SU DÖKÜLEN FOTOĞRAF
Siyaset çoğu zaman
bir satranç gibidir. Bir hamle yaparsınız. Ummadığınız bir sonuç çıkar.
Çok iyi “fotoğraf hafızanızın” olması gerekir. Bu bile tek başına
yetmez.
Şimdi siz, bravoları alırken, öte yandan Yahudi düşmanlığını
-istemeden de olsa- körüklemiş olursunuz. Çünkü bu yıllardır çok
duyarlı bir konudur.
Sonra, Allah korusun, fanatik katiller türer.
Davos’ta
“kendiliğinden oluşan” (!!) bu gelişmeden sonra, nasıl bu kadar hızlı
organize olundu? Gece yarısı Başbakan’ı kitleler halinde AKP’lilerin
karşılaması, metro seferlerinin açık tutulması, bedava seferler
yapılması, televizyon bağlantıları, vs.
Bunları ulusalcılardan biri
yapsaydı, anında götürürlerdi. Hem de öyle moderatörün (şuna “oturum
yöneticisi” diyelim be kardeşim!) Başbakan’ın omzuna dokunması gibi
değil, kafasına bastırarak.
Uluslararası ilişkiler öyle “Ben
Hamascıyım” ya da “Ben İsrailciyim” demekle olmaz. Genelkurmay’ın
dediği gibi, “millî menfaatler esas alınarak” tutum alınır. Bir ülkenin
başbakanı kendisini bu kadar tarafgir yapamaz!.. (Kimse insan
öldürülmesini, çocukların plajlarda katledilmesini istemez. Bunu slogan
yapanlar, Türkiye’deki bebek katilleri çetesine ve siyasi uzantılarına
nasıl davranıyor biliyoruz. İşgal ve Direniş kitabımda midem bulanarak
yazmıştım. 1919 işgal yıllarında bebek ve kadınlarımıza tecavüzde
bulunanlara bugün benzer ödünlerin verilmeye çalışıldığını da herkes
biliyor..)

KIÇ ÜSTÜ OTURTMAK!..
Bu işler çok risklidir.
İşinize
geldiği için bir gün “Öfke hitabet sanatıdır” deyip öfkelenmek; başka
bir gün ise “diklenmeyeceğiz” diyerek uysal koyun(!) olmakla olmaz.
“Öfke kontrolünü” başaramayan liderlerin dünyanın başına ne sorunlar
açtığına tarih tanıktır.
Öfke sanatının(!) benzer bir ifadesi “Kıç üstü oturtmak” sözüdür. Bu, eski Başbakan (ve Cumhurbaşkanı) Turgut Özal’a aitti.
Sonra neler yaşandığını hepimiz gördük.
Bugün
yaşananlara bakalım. Ermenistan’ın Türkiye’nin toprağında yüzyıldır
gözü var. Ama oraya AKP zihniyeti “futbol maçına” giderken; Davos’a ne
hikmetse “boks maçı” yapmaya gidiyor!..
Uluslararası ilişkilerde yumruğun nereden geldiğini çoğu zaman göremiyorsunuz.
İşte o yüzden yılların kurt politikacısı Demirel uyarıyor, faturası çıkarılır diye.

Not: Kusura bakmayın, yazı biraz light(!!) olmuş olabilir. Malum, hastalığımın etkisi tam olarak geçmedi.
Hulki CEVİZOĞLU
Hulki CEVİZOĞLU
GÜMÜŞ ÜYE
GÜMÜŞ ÜYE

Erkek
Mesaj Sayısı : 46
Yaş : 66
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 25/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz