8 Mart Dünya Kadınlar Günükutlu olsun diyorlar
1 sayfadaki 1 sayfası
8 Mart Dünya Kadınlar Günükutlu olsun diyorlar
8 Mart Dünya Kadınlar Günü “ kutlu olsun diyorlar
Peki ama, kutlu mutlu olmayan bu günü kimler kutlayacak? Nerelere varıldı ki, kadınların bu günü kutlayalım? Elbette kadınlar bazı konularda hak sahibi oldular. Fakat bu haklar devede kulak...
Devede kulak hakların nesi kutlanacak ki !
Avrupa`da çıkan Hürriyet Gazetesi Avrupa ekini bu konuya ayırmış ve birçok kadın Hürriyet`i ziyaret ederek bu konuda ne düşündüklerini söylemişler . 8 Mart Dünya Kadınlar Günü” üzerine düşünceleri alınanlara bir göz atacak olursak:
Sanatçı, Halka İlişkşiler Uzmanı, Milli Voleyboycu, avukat, bankacı, kabin amiri ve yazarlar. Bunların arasında nedense 49 yıla yakın burada yaşayan ev kadını yok!
Günün konuğu olarak yazı yazan bir milletvekili ise yazısına “Yaşasın Türk feminizi” başlığını koymuş. Yazısında Türkiye`de femizmin Almanya`da olduğu gibi 70`li yıllara takılı kalmadığını ve çok geliştiğini anlatıyor yazısında Bayan milletvekili.
Bu milletvekili ve Hürriyet`e demeç veren kadınlar, dünkü “art” televizyonunu izlemiş olsalardı böyle konuşmazlardı. Fransız art televizyonunda, işlenen konu Türkiye` deki poligami idi. Sunucu, güneydoğuda birkaç kenti gezerek, birkaç kadınla evlenen erkeklerle röportaj yaparak 21. yüzyılda Mustafa Kemal`in daha 1934`larda kadınlara tanığını hakların ve Medeni Yasa`nın ne hallere geldiğini gözler önüne sürdü. Eşinin pasif direnmesine rağmen, kocası, canı istediği için, ikinci bir kandınla evlenebiliyordu bu laik, modern ülkede. Diğer bir önemli tespit ise, ikinci bir kadınla evlenmek isteyen bir erkek Suriye`den bir kadınla evlenip Türkiye`ye getirebiliyordu. Çünkü Suriye`de 4 kadınla evlenme hakkı varmış. Ya Türkiye? Hani Medeni Yasa vardı? Düşünmek bile insanı ürpertiyor. Bir evde iki kadın bir kocayı paylaşıyorlardı. Canı gönülden mi? Asla ! Daha geçenlerde basında bir haber çıktı; kadının iki gözü erkeğin bir gözüne eşitmiş...
Şimdi kalkıyor bu milletvekili “Yaşasın Türk feminizmi” diye bir yazı yazıyor. Hangi Türk feminiz mi?
Art televizyonun sunduğu bu haber, esasında utanç verici bir haber. Zaten sunucu da, Mustafa Kemal`in yapmak istediğinin olmadığını söz arasında ifade etmişti. Esasında, “Türkiye`de çok eşli erkek olurda, çok erkekli kadın var mı? Sorusuna cevap aranmak için yapılmıştı program. Anadolu`da çok erkekli bir kadına rastlanmamış, ama sonunda İstanbul`da iki erkekle yaşayan bir kadını buldular. Kadın iki erkekle kadar memnunmuş ki, üçüncüsünü de listeye katmak istiyormuş.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nü kutlayanlara sormak gerekir:
Hangi kadınların gününü kutluyorsunuz?
Hayatında ne bekarken ne de evlendikten sonra huzur bulamamış kadınların mı yoksa bir evde diğer bir kadınla evli olan kocasının yatağını paylaşan kadınların mı günü kutluyorlar?
Yoksa ezilip kocasının bir metre arkasından gelen kadınların mı?
Elbetteki Hürriyet Gazetesini ziyaret edenlerin hemen hepsi, ekonomik özgürlüğe kavuşmuş, iki ayağı üzerinde duranlar kadınlardır.
Çok doğal olarak “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nü çoşku ile kutlayacaklardır. Acaba Almanya`da yaşayan kadınların çoğunun bu günden haberi var mı? Hürriyet, bunlardan birkaçını da davet edip, düşüncelerini sorsaydı, gerçekleri öğrenebilecektik.
Dr. Yüksel Cavlak
Peki ama, kutlu mutlu olmayan bu günü kimler kutlayacak? Nerelere varıldı ki, kadınların bu günü kutlayalım? Elbette kadınlar bazı konularda hak sahibi oldular. Fakat bu haklar devede kulak...
Devede kulak hakların nesi kutlanacak ki !
Avrupa`da çıkan Hürriyet Gazetesi Avrupa ekini bu konuya ayırmış ve birçok kadın Hürriyet`i ziyaret ederek bu konuda ne düşündüklerini söylemişler . 8 Mart Dünya Kadınlar Günü” üzerine düşünceleri alınanlara bir göz atacak olursak:
Sanatçı, Halka İlişkşiler Uzmanı, Milli Voleyboycu, avukat, bankacı, kabin amiri ve yazarlar. Bunların arasında nedense 49 yıla yakın burada yaşayan ev kadını yok!
Günün konuğu olarak yazı yazan bir milletvekili ise yazısına “Yaşasın Türk feminizi” başlığını koymuş. Yazısında Türkiye`de femizmin Almanya`da olduğu gibi 70`li yıllara takılı kalmadığını ve çok geliştiğini anlatıyor yazısında Bayan milletvekili.
Bu milletvekili ve Hürriyet`e demeç veren kadınlar, dünkü “art” televizyonunu izlemiş olsalardı böyle konuşmazlardı. Fransız art televizyonunda, işlenen konu Türkiye` deki poligami idi. Sunucu, güneydoğuda birkaç kenti gezerek, birkaç kadınla evlenen erkeklerle röportaj yaparak 21. yüzyılda Mustafa Kemal`in daha 1934`larda kadınlara tanığını hakların ve Medeni Yasa`nın ne hallere geldiğini gözler önüne sürdü. Eşinin pasif direnmesine rağmen, kocası, canı istediği için, ikinci bir kandınla evlenebiliyordu bu laik, modern ülkede. Diğer bir önemli tespit ise, ikinci bir kadınla evlenmek isteyen bir erkek Suriye`den bir kadınla evlenip Türkiye`ye getirebiliyordu. Çünkü Suriye`de 4 kadınla evlenme hakkı varmış. Ya Türkiye? Hani Medeni Yasa vardı? Düşünmek bile insanı ürpertiyor. Bir evde iki kadın bir kocayı paylaşıyorlardı. Canı gönülden mi? Asla ! Daha geçenlerde basında bir haber çıktı; kadının iki gözü erkeğin bir gözüne eşitmiş...
Şimdi kalkıyor bu milletvekili “Yaşasın Türk feminizmi” diye bir yazı yazıyor. Hangi Türk feminiz mi?
Art televizyonun sunduğu bu haber, esasında utanç verici bir haber. Zaten sunucu da, Mustafa Kemal`in yapmak istediğinin olmadığını söz arasında ifade etmişti. Esasında, “Türkiye`de çok eşli erkek olurda, çok erkekli kadın var mı? Sorusuna cevap aranmak için yapılmıştı program. Anadolu`da çok erkekli bir kadına rastlanmamış, ama sonunda İstanbul`da iki erkekle yaşayan bir kadını buldular. Kadın iki erkekle kadar memnunmuş ki, üçüncüsünü de listeye katmak istiyormuş.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nü kutlayanlara sormak gerekir:
Hangi kadınların gününü kutluyorsunuz?
Hayatında ne bekarken ne de evlendikten sonra huzur bulamamış kadınların mı yoksa bir evde diğer bir kadınla evli olan kocasının yatağını paylaşan kadınların mı günü kutluyorlar?
Yoksa ezilip kocasının bir metre arkasından gelen kadınların mı?
Elbetteki Hürriyet Gazetesini ziyaret edenlerin hemen hepsi, ekonomik özgürlüğe kavuşmuş, iki ayağı üzerinde duranlar kadınlardır.
Çok doğal olarak “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” nü çoşku ile kutlayacaklardır. Acaba Almanya`da yaşayan kadınların çoğunun bu günden haberi var mı? Hürriyet, bunlardan birkaçını da davet edip, düşüncelerini sorsaydı, gerçekleri öğrenebilecektik.
Dr. Yüksel Cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz