DENiZ YILDIZI


Join the forum, it's quick and easy

DENiZ YILDIZI
DENiZ YILDIZI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Erbakan o parayı tek başına mı lüpletti ki; sadece o ödüyor?

Aşağa gitmek

Erbakan o parayı tek başına mı lüpletti ki; sadece o ödüyor? Empty Erbakan o parayı tek başına mı lüpletti ki; sadece o ödüyor?

Mesaj tarafından Mustafa MUTLU 2009-12-23, 12:40

Anayasa Mahkemesi, Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın Genel Başkanı olduğu Refah Partisi’ni 16 Ocak 1998’de kapattı.

Tüm varlığının da Hazine’ye devredilmesine karar verdi.

RP yönetiminin, Hazine’den alınan yardımı parti teşkilatına dağıtılmış gibi gösterdiği iddia edildi.

Mahkeme bu iddianın doğruluğunu araştırmak üzere bilirkişi görevlendirdi.

Bilirkişi raporlarında şu ilginç tespit yer aldı:

“Genel merkezin, 200 kilo sucuk, 400 kilo kaşar, 500 kilo zeytin ve 100 teneke beyaz peynir ile rozet, çakmak ve anahtarlık aldığı ve bunun karşılığında 118 milyar lira ödediği, alınan yiyeceklerin kullanım yerlerinin belirlenemediği, dolayısıyla bu paranın da Hazine zararı olduğu...”



***


İşte; bu raporla başladı meşhur “Kayıp Trilyon Davası...”

Başta Erbakan olmak üzere; aralarında Abdullah Gül’ün de bulunduğu 78 kişinin ‘özel evrakta sahtecilik’ ve Siyasi Partiler Kanunu’na muhalefetten cezalandırılmaları isteniyordu...

Dava, üç yıl sürdü.

Mahkeme suçu sabit gördü, bunun için de 139 ayrı sahte belge kullanıldığını tespit etti.

Mahkemenin kararını Yargıtay da onadı ve Erbakan hakkındaki hapis cezası kesinleşti.

Erbakan bu cezanın bir bölümünü önce yazlık evinde çekti; sonra eski öğrencisinin insafı sayesinde “Cumhurbaşkanı” affıyla kurtuldu...

Ama; Erbakan ve arkadaşları, o zamanki kurla 6 milyon dolar eden 1 trilyon lirayı iade etmedi... Borç, bugün 12 trilyon liraya ulaştı!


***


Bu paranın tahsili için başlatılan hukuki süreç de nihayet geçtiğimiz günlerde tamamlandı...

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Erbakan’ı Kayıp Trilyon davasındaki 12 milyon TL’yi ödemeye mahkûm eden mahkeme kararını onadı.

Böylece Erbakan’ın Ankara, İstanbul ve Altınoluk’taki ev ve arsalarının satışı için hiçbir hukuki engel kalmadı!


***


Tablo açık:

Erbakan ve arkadaşları suçlu...

Dolaylısıyla, hukukun kestiği parmak acımaz!

Ama... Bu gerçek, Erbakan’ın uğradığı açık haksızlığı görmemizi de engellememeli:

Eğer o para “yendiyse”, Erbakan tek başına yemedi...

Yasalara aykırı bir şekilde “buharlaştırıldıysa” o 139 sahte belgeyi Erbakan tek başına düzenlemedi...

Bu davanın başlangıçtaki sanıklarından bir bölümü (bugünkü Cumhurbaşkanı dahil olmak üzere) sahip oldukları dokunulmazlık zırhı sayesinde, yargılanıp aklanmak bir yana, ifade bile vermediler...

Oysa; bu skandalda en az Erbakan kadar onların da payı olduğu iddiası hâlâ geçerliliğini koruyor...


***


Şimdi...

Refah Partisi’nin o dönemdeki bütün yöneticilerine soruyorum:

Rahat uyuyabiliyor musunuz abiler?


*****


GÜNÜN SORUSU

Dünkü bazı gazeteler, En Büyük Manisa Büyüğü’ne suikast hazırlığında olan (!) iki subaydan birinin ağzında krokiyle yakalandığını duyuran manşetlerle çıktı... Sorum, o gazetelerin yöneticilerine:

Bu iddia doğru olsaydı, bu subaylar sivil mahkeme tarafından serbest bırakılır mıydı?


*****


Apo’nun avukatlarına neden izin veriliyor?

Dün ABD’li avukat Lynee Stewart’ın başına gelenleri yazmıştım...

Stewart, İkiz Kulelere saldıran çetenin elebaşısının avukatıydı ve onun cezaevinden verdiği mesajları “dışarıya” sızdırmaktan 28 ay hapis cezasına çarptırılmıştı...

Aynı “aracılığı” bizde yapan Apo’nun avukatları ise haftada bir görüşmeye ve verdiği bilgileri basın toplantıları düzenleyerek açıklamaya devam ediyordu...

Dünkü yazıyı, açıkça terör propagandası yapan bu avukatlar hakkında neden hiçbir işlem yapılmadığını sorarak bitirmiştim...


***


Olayın bir başka boyutu daha var...
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 83’üncü maddesi şöyle diyor:

(1) Hükümlü; eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez ve ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından, yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir.

2) Birinci fıkrada belirtilenler dışındaki kimselerin ziyaretine Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılı olarak izin verilebilir.


***
Mustafa MUTLU
Mustafa MUTLU
ALTIN ÜYE
ALTIN ÜYE

Erkek
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz