DENiZ YILDIZI


Join the forum, it's quick and easy

DENiZ YILDIZI
DENiZ YILDIZI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Cemil Çiçek'in yaptığını 3 Ali'ler yapmadı!

Aşağa gitmek

Cemil Çiçek'in yaptığını 3 Ali'ler yapmadı! Empty Cemil Çiçek'in yaptığını 3 Ali'ler yapmadı!

Mesaj tarafından Sebahattin ÖNKİBAR 2009-12-26, 11:57

3 Ali’leri biliyorsunuz!
İstiklal Mahkemeleri’nin ünlü yargıçlarıdır.
Bazen yargıladıkları hakkında önce hüküm verip, sonra savunmaları aldıkları iddiası ve kanaatı yaygındır.
Hukuk tarihimizin karanlık sayfalarından biri olan İstiklal Mahkemeleri’ni mazur gösterebilecek tek husus, bunların olağanüstü bir dönemin Mahkemeleri oluşuydu.
Yeni kurulan Cumhuriyeti ve hatta devleti yaşatma adına bazı şeyler görmezden gelinmişti.
Ancak bu mutlak olguya rağmen İstiklal Mahkemeleri yine de hiçbir zaman vicdanlarda tam olarak aklanamadı.
Peki dün şartlar gereği öyleydi de bugün farklı mı?
Üzülerek ifade edeyim bugün tablo dünden çok daha kötüdür!
Dün şeklen olsa da bir muhakeme vardı!
Bugün o da yok!
Telefonla yargı ve hüküm var!
Ankara’dan çeviriyorlar telefonu, şunu bırakın şunu alın diyorlar! Adalet böyle tecelli (!) ediyor!
Bu uygulamaya örnek mi istiyorsunuz:
Bir süre önceydi.
Bakan Cemil Çiçek, Erzincan Cumhuriyet Savcısı İlhan Cihaner’i arar ve şunları söyler:
-Savcı Bey malum şahısları derhal serbest bırakın.
Savcı İlhan Cihaner; “Efendim ortada suç var, muhakeme edilmeliler” der ama lafı ağzında kalır:
- “Savcı Bey cezaevleri dolu, üstelik seçim var. Partimizi olumsuz etkileyebilir. Hemen serbest bırakın.”
Savcı İlhan Cihaner hukuk ve yasalar der ve bu talebe direnir. Dahası, Bakan Çiçek’le yaptığı görüşmeyi sekreteri aracılığı ile tutanak altına alır.
Bitmedi... Aynı savcıya ertesi gün Adalet Bakanlığı bürokrasisinden de baskı yapılır.
Sonuç mu?
Erzincan Savcısı İlhan Cihaner baskılara rağmen suçluları bırakmadı ama kendisi hakkında 26 yıl ceza istemi ile dava açıldı.
Yazdıklarım tevatür değil, Savcı Cihaner’in HSYK’ya verdiği savunmada var.
Dahası aynı olay Milliyet’den Melih Aşık’ın sütununda yazıldı lakin Bakan Çiçek’den şu ana kadar tık yok!
Tabii bu olay basına sızanı, baskı ve korkutmalarla sızmayanları siz düşünün!
Sorarım size; bu tablo İstiklal Mahkemeleri’nde olan yanlışlardan daha mı masumdur?
Türkiye AKP ile hukukta da büyük bir garabeti yaşıyor.
Bir Bakan bir savcıyı arıyor ve “Cezaevleri dolu, seçimde olumsuz etkileniriz” gerekçesiyle suçluların bırakılmasını istiyor!
Ve heyhat bu olay afişe edilmesine rağmen o bakan hâlâ görevde iyi mi?

HA BU MİDUR...
Herkese Kasımpaşalı, Baydemir’e şefkatli
Mahsulümüz para etmiyor diyen çiftçiyi paylıyor, hak arayan memur ve işçiyi yerden yere vuruyor ama iş terör ya da Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’e geldi mi sus pus oluyor!Anlamışsınızdır; kastettiğim kişi Başbakan Erdoğan’dır.. Tayyip Bey ne hikmetse önüne gelene posta atıp Kasımpaşalılık yaparken bu bölücü güruha karşı dili tutuluyor. Yahu baksana Osman Baydemir denen o adam senin Başbakanlığını yaptığın koca devlete dümdüz gidiyor, hal bu iken ne hikmetse tek bir söz etmiyorsun!.. Ne kadar ilginç değil mi, garibana, yetime, yoksula, acize posta atan Başbakanımız iş Baydemir ya da Fener Patriği Bartholomeos gibilere gelince yelkenleri indiriveriyor... Ey Kasımpaşalılar yoksa Kasımpaşalılık bu mudur?

PAZARLAMA...
Ağlayacak bir şey bulamadı mı aç kalıyor
Hani pek çok canlı bir şeylerden beslenir ya, bu Bülent Arınç da istismar, acındırma ve mağduriyetten besleniyor.. Ağlayacak bir şey bulamadı mı sanki aç kalıyor. Şu son takip olayını göz önüne getirin. Hadise medyada iyi yer bulsun diye apar topar yollara düştü yani devlet işlerini bırakıp İstanbul’a gitti ve televizyonların genel yayın müdürlerini yemeğe aldı. Belli ki hesabı, bu şekilde yapacağı açıklamaların televizyonlarda geniş olarak yer almasıydı. Aynı açıklamayı genel yayın müdürleri olmaksızın Ankara’dan yapsa haberin ekrana yansımasından kuşkuluydu. Onun için de işi gücü bırakıp İstanbul’a koştu. Vahim olan hukukçu olmasına ve malum olayda vaveyla kopartılacak bir şey olmamasına rağmen konuyu çarpıtması ve zihinleri bulandırmasıdır!

YANLI HABER...
TRT’de asker düşmanlığı sürüyor
Evet TRT, Türk Silahlı Kuvvetlerine muhalefet etmekte tartışmasız biçimde Taraf Gazetesi ile yarışıyor. İstisnasız her olayda TSK’ya hücum ediliyor. Son örnek Çukurambar’daki malum olayı yansıtma biçimidir. Devletin televizyonu hadiseyi şüpheye hiç mahal bırakmayacak şekilde adeta Bülent Arınç’a kesin suikast yapılacaktı şeklinde sunuyor.. Ayrıntılar, ilave ve süslemelerle uzun uzadıya ballandıra ballandıra anlatılıyor. İşin içinde bir Albayla bir Binbaşının olduğu bir kaç kez tekrarlanıyor ve araçlarının da Genelkurmay’a ait olduğu belirtiliyor.. Belirtilmeyen tek şey ise bu isimlerin, yani iki askerin savcılık tarafından serbest bırakılması... TRT’nin o haberini izleyenin vereceği hüküm, TSK’nin suikast yapan katillerden oluştuğu şeklindeydi... Benim yani sıradan vatandaşların vergileriyle yapılan bu yayın açıkçası kanıma dokunuyor.. Ey Genelkurmay, yeter artık bu İbrahim Şahin denen adam için Adli Müşavirliğini harekete geçirsene!
Sebahattin ÖNKİBAR
Sebahattin ÖNKİBAR
ALTIN ÜYE
ALTIN ÜYE

Erkek
Mesaj Sayısı : 178
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : sonkibar@gmail.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz