"Ajan 007 yandaş medya" kozmik mozmik takmaz!
Mustafa MUTLU1 sayfadaki 1 sayfası
"Ajan 007 yandaş medya" kozmik mozmik takmaz!
tarafından Mustafa MUTLU 2009-12-30, 11:35
CIA ajan almak için duyuru yapmış, üç kişi başvurmuş...
İlk ajan adayı mülakata alınmış:
- Karını seviyor musun?
- Evet efendim.
- Ülkeni seviyor musun?
- Evet efendim
- Pekâlâ, karını da getirdik, yan odada. Al şu silahı ve odaya girip onu öldür.
Adam silahı alıp yan odaya geçmiş. Beş dakika hiç ses duyulmamış. Sonra adam dönmüş ve çaresizce fısıldamış:
- Yapamayacağım efendim.
Sınavı kaybetmiş!
İkinci adam içeri alınmış. Aynı sorular sorulmuş, aynı yanıtlar alınmış. Ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenmiş. Adam yapamayacağını söylemiş ve ayrılmış.
Son ajan adayı Teksaslı Bill’miş... Sorular, yanıtlar, istekler tekrarlanmış.
Teksaslı yan odaya geçmiş, beş-on saniye sonra içerden silah sesleri duyulmuş.
Derken kısa bir sessizlik olmuş, bu kez bir cam kırılması sesi gelmiş...
Teksaslı kan ter içinde görüşme odasına dönmüş...
CIA şefi sormuş:
- Ne oldu?
- Efendim bana verdiğiniz silah kuru sıkı çıktı, o yüzden karımı pencereden aşağıya atmak zorunda kaldım!
***
Bütün Türkiye, günlerdir Seferberlik Tetkik Kurulu Bölge Başkanlığı Karargâhı’ndaki “kozmik oda”da yapılan incelemelerle çalkalanıyor...
Merkez medya, bu incelemelerin sürdüğünden başka bir haber veremiyor...
Çünkü, adı üstünde, “kozmik...”
Yani; “çok çok çok gizli...”
Dört gündür süren incelemeler sırasında bu odaya görevli 6 subayın dışında girebilen tek isim, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Kadir Kayan...
O da sadece soruşturmayla ilgili gördüğü evraklarla ilgili notlar tutuyor...
Kozmik oda dışındaki birimlerde incelemelerini sürdüren üç savcı da aynı titizlikle çalışıyor ve gizliliğe büyük önem veriyor...
***
Hâl böyleyken, dünkü yandaş gazetelerde bomba üstüne bomba patlatılıyor:
“Hâkim Kadir Kayan, Kozmik Oda’da tam 170 sayfa not aldı!”
“İncelemelerde sonradan düzenlenmiş eski tarihli belgeler bulundu...”
“Belgeler arasında, ‘ıslak imzalı belgeyi sızdıran askeri personeli izleme emri’de bulunuyor!”
“Bülent Arınç’ı takip ettikleri iddiasıyla gözaltına alınan albay ile binbaşının kullandıkları bilgisayarların hard diskleri imha edilmiş...”
“Delillerin yakıldığı kalorifer dairesinde inceleme yapıldı...”
***
Dedim ya... Seferberlik Bölge Başkanlığı Karargâhı’nda ve Kozmik Oda’da ne olduğunu sadece bir hâkim ve üç savcı biliyor...
Onlar da ser verip, sır vermeden işlerini yapmaya devam ediyor...
Ama...
Bizim “yandaş medya”; onlara bile “haber atlatmayı” başarıp, bombaları patlatıyor!
Bu “ajan gazeteciler”, fıkradaki Teksaslı’dan daha marifetli olduklarını göstermek istercesine; suçu kendileri icat edip, suçluya cezayı bizzat veriyorlar!
***
Bugüne kadar bu arkadaşlara “yandaş medya” demekle haksızlık etmişiz...
Ben bundan sonra
“007 Medya” diyeceğim!
***
GÜNÜN SORUSU
Çukurova Üniversitesi Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu’ndaki yemek ihalesini kazanan taşeron firmanın, 2 bin 800 öğrenciye at ve eşek eti yedirdiği raporlarla belirlenmiş!
Bu iğrençliğe artık bir “çüüüşşş” demenin zamanı gelmedi mi?
***
Pamuk, yine Türkiye’deki laiklik yanlılarına bindirmiş!
Nobelli yazar Orhan Pamuk, dün Amerikan PBS televizyonundaki bir şov programına katılmış ve “Türkiye’deki laiklerin birçoğu iyi insanlar ama demokrasiye, halkın oylarına ve insan haklarına çok saygıları yok” demiş!
Yılın yarısından fazlasını New York’taki huzur dolu yuvasında geçiren Pamuk, “Türkiye’deki laikler”in kaçını tanıyor ki, ABD televizyonuna çıkıp da onları aşağılayabiliyor?
Ülkemizdeki mevcut seçim ve siyasi partiler yasasının değiştirilmesini, dokunulmazlıkların kaldırılmasını laiklik yanlıları mı engelliyor?
“Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak” tan hüküm giyen partinin iktidar olduğu bir ülke daha var mı ki Pamuk, Türkiye’deki laiklik yanlılarını “halk oyuna saygı duymamakla” suçlayabiliyor?
***
Bu arkadaşa bir çift sözüm var:
Ya gel Türkiye’de yaşa, istediğin gibi konuş...
Ya da artık sus...
Gerçekten sıkıyorsun!
İlk ajan adayı mülakata alınmış:
- Karını seviyor musun?
- Evet efendim.
- Ülkeni seviyor musun?
- Evet efendim
- Pekâlâ, karını da getirdik, yan odada. Al şu silahı ve odaya girip onu öldür.
Adam silahı alıp yan odaya geçmiş. Beş dakika hiç ses duyulmamış. Sonra adam dönmüş ve çaresizce fısıldamış:
- Yapamayacağım efendim.
Sınavı kaybetmiş!
İkinci adam içeri alınmış. Aynı sorular sorulmuş, aynı yanıtlar alınmış. Ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenmiş. Adam yapamayacağını söylemiş ve ayrılmış.
Son ajan adayı Teksaslı Bill’miş... Sorular, yanıtlar, istekler tekrarlanmış.
Teksaslı yan odaya geçmiş, beş-on saniye sonra içerden silah sesleri duyulmuş.
Derken kısa bir sessizlik olmuş, bu kez bir cam kırılması sesi gelmiş...
Teksaslı kan ter içinde görüşme odasına dönmüş...
CIA şefi sormuş:
- Ne oldu?
- Efendim bana verdiğiniz silah kuru sıkı çıktı, o yüzden karımı pencereden aşağıya atmak zorunda kaldım!
***
Bütün Türkiye, günlerdir Seferberlik Tetkik Kurulu Bölge Başkanlığı Karargâhı’ndaki “kozmik oda”da yapılan incelemelerle çalkalanıyor...
Merkez medya, bu incelemelerin sürdüğünden başka bir haber veremiyor...
Çünkü, adı üstünde, “kozmik...”
Yani; “çok çok çok gizli...”
Dört gündür süren incelemeler sırasında bu odaya görevli 6 subayın dışında girebilen tek isim, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Kadir Kayan...
O da sadece soruşturmayla ilgili gördüğü evraklarla ilgili notlar tutuyor...
Kozmik oda dışındaki birimlerde incelemelerini sürdüren üç savcı da aynı titizlikle çalışıyor ve gizliliğe büyük önem veriyor...
***
Hâl böyleyken, dünkü yandaş gazetelerde bomba üstüne bomba patlatılıyor:
“Hâkim Kadir Kayan, Kozmik Oda’da tam 170 sayfa not aldı!”
“İncelemelerde sonradan düzenlenmiş eski tarihli belgeler bulundu...”
“Belgeler arasında, ‘ıslak imzalı belgeyi sızdıran askeri personeli izleme emri’de bulunuyor!”
“Bülent Arınç’ı takip ettikleri iddiasıyla gözaltına alınan albay ile binbaşının kullandıkları bilgisayarların hard diskleri imha edilmiş...”
“Delillerin yakıldığı kalorifer dairesinde inceleme yapıldı...”
***
Dedim ya... Seferberlik Bölge Başkanlığı Karargâhı’nda ve Kozmik Oda’da ne olduğunu sadece bir hâkim ve üç savcı biliyor...
Onlar da ser verip, sır vermeden işlerini yapmaya devam ediyor...
Ama...
Bizim “yandaş medya”; onlara bile “haber atlatmayı” başarıp, bombaları patlatıyor!
Bu “ajan gazeteciler”, fıkradaki Teksaslı’dan daha marifetli olduklarını göstermek istercesine; suçu kendileri icat edip, suçluya cezayı bizzat veriyorlar!
***
Bugüne kadar bu arkadaşlara “yandaş medya” demekle haksızlık etmişiz...
Ben bundan sonra
“007 Medya” diyeceğim!
***
GÜNÜN SORUSU
Çukurova Üniversitesi Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu’ndaki yemek ihalesini kazanan taşeron firmanın, 2 bin 800 öğrenciye at ve eşek eti yedirdiği raporlarla belirlenmiş!
Bu iğrençliğe artık bir “çüüüşşş” demenin zamanı gelmedi mi?
***
Pamuk, yine Türkiye’deki laiklik yanlılarına bindirmiş!
Nobelli yazar Orhan Pamuk, dün Amerikan PBS televizyonundaki bir şov programına katılmış ve “Türkiye’deki laiklerin birçoğu iyi insanlar ama demokrasiye, halkın oylarına ve insan haklarına çok saygıları yok” demiş!
Yılın yarısından fazlasını New York’taki huzur dolu yuvasında geçiren Pamuk, “Türkiye’deki laikler”in kaçını tanıyor ki, ABD televizyonuna çıkıp da onları aşağılayabiliyor?
Ülkemizdeki mevcut seçim ve siyasi partiler yasasının değiştirilmesini, dokunulmazlıkların kaldırılmasını laiklik yanlıları mı engelliyor?
“Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak” tan hüküm giyen partinin iktidar olduğu bir ülke daha var mı ki Pamuk, Türkiye’deki laiklik yanlılarını “halk oyuna saygı duymamakla” suçlayabiliyor?
***
Bu arkadaşa bir çift sözüm var:
Ya gel Türkiye’de yaşa, istediğin gibi konuş...
Ya da artık sus...
Gerçekten sıkıyorsun!
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
Similar topics1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz