İçki, sigara ve benzin boykotunun hâlâ zamanı gelmedi mi?
1 sayfadaki 1 sayfası
İçki, sigara ve benzin boykotunun hâlâ zamanı gelmedi mi?
Meşhur fıkradır, bilmeyeniniz yoktur...
Hani padişahın saldığı vergilere dayanamayıp, günün birinde tırlatan...
Sokaklarda olur olmaz zamanlarda göbek atıp, gerdan kıvıran halk var ya!
İşte o halk, bugün itibarıyla biziz!
“Peki, padişah kim” diye soruyorsanız, o zaten aylar önce “Söğütlüçeşme”de ilan edilmişti!
***
Yalnız bizim padişahın, fıkradaki padişahtan bir farkı var...
Fıkradaki padişah, vatandaş gülmeye oynamaya başlayıncaya kadar vergileri artırmıştı...
Bizimkisi ise vatandaş ne zaman gülecek eğlenecek olursa, “Fırsat bu fırsat” diyerek vergileri dayıyor!
Bunun için de özellikle yılbaşı eğlencelerini kaçırmamaya özen gösteriyor...
Vatandaş her 31 Aralık gecesi “Eski yıl çok şükür bitti” diye sevinçle göbek atarken, o mevcut vergilere ya yeni vergiler ekliyor, ya da oranlarını artırıveriyor!
Halk gözünü açıp da kendine gelinceye kadar da zaten iş işten geçmiş oluyor!
***
Haydi; bu AKP’nin ezberi...
Boşalan hazineyi doldurmak, kaynak yaratmak için “eldekileri satmak”tan ve “vergi salmak”tan başka bir şey bilmiyorlar...
Bu yüzden dağ taş ülkeyi parselleyip satıyorlar...
Türkiye’nin en köklü sanayi kuruluşlarını, “Devleti yükten kurtarıyoruz” diyerek haraç mezat ellerinden çıkarıyorlar...
Ve içkiden, sigaradan, ulaşımdan, iletişimden, benzinden alınan vergileri yılda yüzde bilmem kaç artırarak, sözüm ona ekonomiyi yolunda götürüyorlar...
***
İyi de...
Biz neden bu oyuna artık bir “Dur” deme zamanının geldiğini görmüyoruz?
Neden yapılan insafsız zamları eleştiremiyoruz...
Neden hiçbir şey olmamış gibi davranıyoruz?
Neden en azından o fıkradaki “halk” gibi sokaklarda gülmeye, oynamaya başlamıyoruz?
Neden her şeye rağmen sigaraları tellendirmeye...
GSM’cileri şenlendirmeye...
Köprüleri yellendirmeye devam ediyoruz?
Neden arabaları götürüp Başbakanlık binasının önüne park etmiyoruz?
Memuruna, işçisine, emeklisine verdiği maaşlarda dünya sonuncusu olan bir hükümetin, neden iletişimden, içkiden, sigaradan, benzinden alınan vergilerde dünya rekortmeni olmasına seyirci kalıyoruz?
Neden, “Tüm dolaylı vergiler makul ve mantıklı bir seviyeye indirilinceye kadar” sigara ve içki içmeyi, araba kullanmayı, telefon etmeyi boykot etmiyoruz?
***
Ve son soru:
O fıkradaki halk mı daha pısırık, biz mi?
***
GÜNÜN SORUSU
Ülke ekonomisi onların içki ve sigaraya ödedikleri vergi sayesinde ayakta durduğuna göre...
Tüm alkoliklere ve sigara tiryakilerine üstün hizmet madalyası verilmesi gerekmez mi?
***
Muhalefet partileri vergi zammını destekliyor mu?
Biliyorum; birçoğunuz başlıktaki soruyu saçma buldunuz...
Çünkü muhalefet partilerinin hiçbir ülkede, hele hele bizdeki gibi insafsız vergi zamlarının yanında yer alması söz konusu bile olamaz...
İyi de...
O zaman neden tek tek ya da birlikte bir şeyler yapmayı düşünmüyorlar?
Neden konusu sadece “İnsafsız vergiler düşürülmelidir” olan mitingler düzenlemiyorlar?
Neden hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar?
***
Muhalefet olmak, seyretmek değildir...
Tepkileri örgütlemek, ülkeyi yanlışlardan korumak, halkın iktidar tarafından ezilmesini önlemektir...
Muhalefet partisi liderliği ise, haftada bir kez grup toplantılarında konuşmakla yapılmaz...
İktidar; bu insafsız vergileri bu kadar rahatlıkla başımıza musallat ediyorsa, muhalefet de tepkisizliği ve ilgisizliği yüzünden en az iktidar kadar suçludur!
***
Sözüm Sayın Baykal’a ve Sayın Bahçeli’ye...
Hiçbir şey yapamıyorsanız bile; partilerinizin aldığı Hazine yardımlarını, “Halkımızın canının yakılması pahasına toplanan bu paralardan pay almayı reddediyoruz” diyerek iade etmeyi de mi düşünemiyorsunuz?
Hani padişahın saldığı vergilere dayanamayıp, günün birinde tırlatan...
Sokaklarda olur olmaz zamanlarda göbek atıp, gerdan kıvıran halk var ya!
İşte o halk, bugün itibarıyla biziz!
“Peki, padişah kim” diye soruyorsanız, o zaten aylar önce “Söğütlüçeşme”de ilan edilmişti!
***
Yalnız bizim padişahın, fıkradaki padişahtan bir farkı var...
Fıkradaki padişah, vatandaş gülmeye oynamaya başlayıncaya kadar vergileri artırmıştı...
Bizimkisi ise vatandaş ne zaman gülecek eğlenecek olursa, “Fırsat bu fırsat” diyerek vergileri dayıyor!
Bunun için de özellikle yılbaşı eğlencelerini kaçırmamaya özen gösteriyor...
Vatandaş her 31 Aralık gecesi “Eski yıl çok şükür bitti” diye sevinçle göbek atarken, o mevcut vergilere ya yeni vergiler ekliyor, ya da oranlarını artırıveriyor!
Halk gözünü açıp da kendine gelinceye kadar da zaten iş işten geçmiş oluyor!
***
Haydi; bu AKP’nin ezberi...
Boşalan hazineyi doldurmak, kaynak yaratmak için “eldekileri satmak”tan ve “vergi salmak”tan başka bir şey bilmiyorlar...
Bu yüzden dağ taş ülkeyi parselleyip satıyorlar...
Türkiye’nin en köklü sanayi kuruluşlarını, “Devleti yükten kurtarıyoruz” diyerek haraç mezat ellerinden çıkarıyorlar...
Ve içkiden, sigaradan, ulaşımdan, iletişimden, benzinden alınan vergileri yılda yüzde bilmem kaç artırarak, sözüm ona ekonomiyi yolunda götürüyorlar...
***
İyi de...
Biz neden bu oyuna artık bir “Dur” deme zamanının geldiğini görmüyoruz?
Neden yapılan insafsız zamları eleştiremiyoruz...
Neden hiçbir şey olmamış gibi davranıyoruz?
Neden en azından o fıkradaki “halk” gibi sokaklarda gülmeye, oynamaya başlamıyoruz?
Neden her şeye rağmen sigaraları tellendirmeye...
GSM’cileri şenlendirmeye...
Köprüleri yellendirmeye devam ediyoruz?
Neden arabaları götürüp Başbakanlık binasının önüne park etmiyoruz?
Memuruna, işçisine, emeklisine verdiği maaşlarda dünya sonuncusu olan bir hükümetin, neden iletişimden, içkiden, sigaradan, benzinden alınan vergilerde dünya rekortmeni olmasına seyirci kalıyoruz?
Neden, “Tüm dolaylı vergiler makul ve mantıklı bir seviyeye indirilinceye kadar” sigara ve içki içmeyi, araba kullanmayı, telefon etmeyi boykot etmiyoruz?
***
Ve son soru:
O fıkradaki halk mı daha pısırık, biz mi?
***
GÜNÜN SORUSU
Ülke ekonomisi onların içki ve sigaraya ödedikleri vergi sayesinde ayakta durduğuna göre...
Tüm alkoliklere ve sigara tiryakilerine üstün hizmet madalyası verilmesi gerekmez mi?
***
Muhalefet partileri vergi zammını destekliyor mu?
Biliyorum; birçoğunuz başlıktaki soruyu saçma buldunuz...
Çünkü muhalefet partilerinin hiçbir ülkede, hele hele bizdeki gibi insafsız vergi zamlarının yanında yer alması söz konusu bile olamaz...
İyi de...
O zaman neden tek tek ya da birlikte bir şeyler yapmayı düşünmüyorlar?
Neden konusu sadece “İnsafsız vergiler düşürülmelidir” olan mitingler düzenlemiyorlar?
Neden hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar?
***
Muhalefet olmak, seyretmek değildir...
Tepkileri örgütlemek, ülkeyi yanlışlardan korumak, halkın iktidar tarafından ezilmesini önlemektir...
Muhalefet partisi liderliği ise, haftada bir kez grup toplantılarında konuşmakla yapılmaz...
İktidar; bu insafsız vergileri bu kadar rahatlıkla başımıza musallat ediyorsa, muhalefet de tepkisizliği ve ilgisizliği yüzünden en az iktidar kadar suçludur!
***
Sözüm Sayın Baykal’a ve Sayın Bahçeli’ye...
Hiçbir şey yapamıyorsanız bile; partilerinizin aldığı Hazine yardımlarını, “Halkımızın canının yakılması pahasına toplanan bu paralardan pay almayı reddediyoruz” diyerek iade etmeyi de mi düşünemiyorsunuz?
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz