Ağla Bülent Arınç ağla
1 sayfadaki 1 sayfası
Ağla Bülent Arınç ağla
Beni okuyanlar biliyor: AKP'nin iktidarda kalabilmesi darbe planları ve suikast iddialarının gündeme getirileceğini iki yıldır yazıyorum. Amaç, AKP'yi mağdur ve mazlum göstermektir. Bülent Arınç'ın ortaya çıkıp 'Bana asker suikast düzenlemek istedi. Buna inanmayan ahmaktır!' biçimindeki iddiasının sebebi de buydu. Bu iddia besleme iktidar medyasında parlatılmıştı. Sonrasında kozmik oda denilen ve askerin en gizli sırlarının bulunduğu Seferberlik Bölge Başkanlığı'nda 25 Aralık'ta araştırma başlatılmıştı. Bir aya yakın süren bu aramalar da geçen gün tamamlandı.
Nerede Arınç'a suikast? Nerede bu suikastçılar? Kozmik odada, askerin en gizli sırlarına bile girildi. Bence girilmesi de iyi oldu. Var idiyse hukuk dışı bir durum, hesap da sorulmalı idi. Genelkurmay Başkanlığı, çok akıllı bir yol izleyip; arama yapmak isteyen hakime karşı itiraz yoluna da gitmedi. Yani; asker hukuki olan bir hakkını bile kullanmadı. Öyle yapsalar, arama gecikse; besleme basın, basacaktı yaygarayı. Bak, asker bir şey saklıyor; bak asker hukuktan kaçıyor; diyeceklerdi. Bülent Arınç da çıkıp 'Ben size demedim mi...' diye ince ince ağlayacaktı.
Yeniden soruyorum: Nerede bu suikast planı, nerede bu suikastçılar? Bu iddayı sahiplenenlerde hiç mi utanma duygusu yok?
İşte böyle yalanlar imal ediliyor; AKP medyasına veriliyor. Onlar da sanki bu düzenler doğru imiş gibi ortalığı karıştırıyorlar. Böylece, açlık, yoksulluk, cahillik, işsizlik, dünyanının en pahalı akaryakıtı, en pahalı elektriği, en pahalı iletişimi gözden kaçırılmış oluyor.
Unutmayın ki askerin en gizli sırlarına kadar giren AKP; mahkeme kararı ile gelen hakimin Türkiye İleşim Başkanlığı'na (TİB) girmesine engel olmuştu.
Bence Bülent Arınç'a bu saatten sonra düşen görev, bol bol ağlamaktır.
Ona inanan ahmaklar da bu ağıt kampanyasına katılabilirler.
HÜKÜMETİN SAVAŞ AÇTIĞI TÜRKİYE GENÇLİK BİRLİĞİ
AKP hükümetinin ne olduğunu gösteren bir örnek daha verelim: Türkiye Gençlik Birliği (TGB) diye 2006 yılında kurulmuş bir üniversiteli gençlik örgütümüz var. Bunlar vatanı ve cumhuriyeti savunan bilinçli gençler. TGB kurulduğu günden bu yana açtığı kültür merkezilerinde bireyci, sıradan, yoz kültüre sahip, niteliksiz gençlik yerine, Cumhuriyet'in fikri hür, irfanı hür ve hayatta en hakiki mürşit ilimdir diyen gençliğini oluşturmaya çalışıyorlar. TGB sağcı ve solcu demeden vatan ve cumhuriyet kavramını temel almış bir birlik noktası oluyor. AKP'nin polisi şimdi bu üniversiteli gençlikle savaşıyor.
TGB'nin kurucu başkanı Adnan Türkkan Ergenekoncu gösterilmek için 2008'de göz altına alınmış ama kovuşturmaya gerek görülmemişti. 2009'da TGB'li üç kız öğrenci gözaltına alınarak bu örgüte giren öğrenciler korkutulmak istenmişti. Buradan yapılan açıklamalar gösteriyor ki polis, TGB üzerinde müthiş bir polis baskısı var. Bu baskının basın ayağını da yandaş medya oluşturuyor. 23 Aralık 2009 tarihinde Yeni Şafak ve Star gazetesi, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a suikast iddiasıyla gözaltına alınan iki askeri personelin TGB yöneticileri ile ilişkili oldukları yönünde yalan haber yapmıştı ama TGB bu iddiayı çürütmüştü.
ATATÜRK'Ü SUÇLU ÇIKARIYORLAR
TGB'yi rahatsız etmek için AKP polisinin Atatürk'ü bile suçlu sandalyesine oturttuğunu görüyoruz. 10 Kasım 2009 tarihinde Eskişehir TGB üyeleri Mustafa Kemal Atatürk'ü anma etkinliklerinde 'Bursa Nutku'nu okuyorlar. Bunun üzerine 14 Ocak 2010 tarihinde 10 TGB üyesi Savcılığa ifade verilmeye çağrılıyorlar. İfadeleri sırasında TGB üyelerine Bursa Nutku içerisinde geçen ifadeler suç unsuru gibi soruluyor. Bu işi düzenleyen de Eskişehir polisi...
Peki AKP iktidarını savunma adına Atatürk'ün söylediği Bursa Nutku'nu bile suç unsuru gibi göstermeye çabalayan Eskişehir Emniyeti'nin başında kim bulunuyor?
Hanefi Avcı...
Hanefi Avcı; buraya gitmeden önce kimlerin televizyonlarına çıkarılıyordu?
Fethullahçıların...
İşte bugünkü suikast ve darbe iddialarının özü tam da buradadır. Biraz aklını kullanan herkes; dönen dolabı anlar...
RİFAT BEY'İN HAKLI İSYANI
Dün ülkemizin önemli işadamlarından Rifat Hisarcıklıoğlu'nun haklı isyanını izledik. Türkiye'deki çok önemli bir işadamları kuruluşunun (TOBB) başkanı da olan Sayın Hisarcıklıoğlu'nu isyan ettiren de çamur gazete Taraf'taki iddialardı. Sivil casus Ahmet Altan, son darbe planı iddiası ile Sayın Hisarcıklıoğlu'nu da darbecilerin adamı diye karaladı. Güya darbe yapılınca o başbakan olacakmış...
5. Kol gazetesi Taraf'a 'Haysiyet Celladı' diye cevap veren Hisarcıklıoğlu boşuna hedef alınmadı. Onun şahsında bütün namuslu işadamları korkutulmak istendi. İşte bu korku impharatorluğuna da besleme basın demokrasi diyor.
Nerede Arınç'a suikast? Nerede bu suikastçılar? Kozmik odada, askerin en gizli sırlarına bile girildi. Bence girilmesi de iyi oldu. Var idiyse hukuk dışı bir durum, hesap da sorulmalı idi. Genelkurmay Başkanlığı, çok akıllı bir yol izleyip; arama yapmak isteyen hakime karşı itiraz yoluna da gitmedi. Yani; asker hukuki olan bir hakkını bile kullanmadı. Öyle yapsalar, arama gecikse; besleme basın, basacaktı yaygarayı. Bak, asker bir şey saklıyor; bak asker hukuktan kaçıyor; diyeceklerdi. Bülent Arınç da çıkıp 'Ben size demedim mi...' diye ince ince ağlayacaktı.
Yeniden soruyorum: Nerede bu suikast planı, nerede bu suikastçılar? Bu iddayı sahiplenenlerde hiç mi utanma duygusu yok?
İşte böyle yalanlar imal ediliyor; AKP medyasına veriliyor. Onlar da sanki bu düzenler doğru imiş gibi ortalığı karıştırıyorlar. Böylece, açlık, yoksulluk, cahillik, işsizlik, dünyanının en pahalı akaryakıtı, en pahalı elektriği, en pahalı iletişimi gözden kaçırılmış oluyor.
Unutmayın ki askerin en gizli sırlarına kadar giren AKP; mahkeme kararı ile gelen hakimin Türkiye İleşim Başkanlığı'na (TİB) girmesine engel olmuştu.
Bence Bülent Arınç'a bu saatten sonra düşen görev, bol bol ağlamaktır.
Ona inanan ahmaklar da bu ağıt kampanyasına katılabilirler.
HÜKÜMETİN SAVAŞ AÇTIĞI TÜRKİYE GENÇLİK BİRLİĞİ
AKP hükümetinin ne olduğunu gösteren bir örnek daha verelim: Türkiye Gençlik Birliği (TGB) diye 2006 yılında kurulmuş bir üniversiteli gençlik örgütümüz var. Bunlar vatanı ve cumhuriyeti savunan bilinçli gençler. TGB kurulduğu günden bu yana açtığı kültür merkezilerinde bireyci, sıradan, yoz kültüre sahip, niteliksiz gençlik yerine, Cumhuriyet'in fikri hür, irfanı hür ve hayatta en hakiki mürşit ilimdir diyen gençliğini oluşturmaya çalışıyorlar. TGB sağcı ve solcu demeden vatan ve cumhuriyet kavramını temel almış bir birlik noktası oluyor. AKP'nin polisi şimdi bu üniversiteli gençlikle savaşıyor.
TGB'nin kurucu başkanı Adnan Türkkan Ergenekoncu gösterilmek için 2008'de göz altına alınmış ama kovuşturmaya gerek görülmemişti. 2009'da TGB'li üç kız öğrenci gözaltına alınarak bu örgüte giren öğrenciler korkutulmak istenmişti. Buradan yapılan açıklamalar gösteriyor ki polis, TGB üzerinde müthiş bir polis baskısı var. Bu baskının basın ayağını da yandaş medya oluşturuyor. 23 Aralık 2009 tarihinde Yeni Şafak ve Star gazetesi, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a suikast iddiasıyla gözaltına alınan iki askeri personelin TGB yöneticileri ile ilişkili oldukları yönünde yalan haber yapmıştı ama TGB bu iddiayı çürütmüştü.
ATATÜRK'Ü SUÇLU ÇIKARIYORLAR
TGB'yi rahatsız etmek için AKP polisinin Atatürk'ü bile suçlu sandalyesine oturttuğunu görüyoruz. 10 Kasım 2009 tarihinde Eskişehir TGB üyeleri Mustafa Kemal Atatürk'ü anma etkinliklerinde 'Bursa Nutku'nu okuyorlar. Bunun üzerine 14 Ocak 2010 tarihinde 10 TGB üyesi Savcılığa ifade verilmeye çağrılıyorlar. İfadeleri sırasında TGB üyelerine Bursa Nutku içerisinde geçen ifadeler suç unsuru gibi soruluyor. Bu işi düzenleyen de Eskişehir polisi...
Peki AKP iktidarını savunma adına Atatürk'ün söylediği Bursa Nutku'nu bile suç unsuru gibi göstermeye çabalayan Eskişehir Emniyeti'nin başında kim bulunuyor?
Hanefi Avcı...
Hanefi Avcı; buraya gitmeden önce kimlerin televizyonlarına çıkarılıyordu?
Fethullahçıların...
İşte bugünkü suikast ve darbe iddialarının özü tam da buradadır. Biraz aklını kullanan herkes; dönen dolabı anlar...
RİFAT BEY'İN HAKLI İSYANI
Dün ülkemizin önemli işadamlarından Rifat Hisarcıklıoğlu'nun haklı isyanını izledik. Türkiye'deki çok önemli bir işadamları kuruluşunun (TOBB) başkanı da olan Sayın Hisarcıklıoğlu'nu isyan ettiren de çamur gazete Taraf'taki iddialardı. Sivil casus Ahmet Altan, son darbe planı iddiası ile Sayın Hisarcıklıoğlu'nu da darbecilerin adamı diye karaladı. Güya darbe yapılınca o başbakan olacakmış...
5. Kol gazetesi Taraf'a 'Haysiyet Celladı' diye cevap veren Hisarcıklıoğlu boşuna hedef alınmadı. Onun şahsında bütün namuslu işadamları korkutulmak istendi. İşte bu korku impharatorluğuna da besleme basın demokrasi diyor.
Rıza ZELYUT- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 164
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : zelyut@gunes.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz