İdeolojik mücadeleyi Erdoğan yaptı
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Rıza ZELYUT :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
İdeolojik mücadeleyi Erdoğan yaptı
Başbakan Erdoğan dün Tekel işçilerinin hak arama eylemini eleştirirken; 'Bu eylem, ideolojik bir eylem.' diyerek direnişi kötülemeye çalıştı.
Peki ideolojik eylem nedir?
Bunun cevabını vermek için önce ideolojinin ne olduğunu bilmek gerekir.
İdeoloji; genelde siyasal bir öğreti yaratan düşünceler bütünüdür. İdeolojide bir devletin, bir hükümetin, bir partinin, bir sınıfın davranışlarına yön veren politik, hukuksal, felsefi, dinsel, moral yönlerden oluşan netleştirilmiş bir yapı söz konusudur. Bu özal yapıdaki düşünceye göre yapılan eylem ideolojik eylem sayılır.
İdeoloji, günümüzde en açık biçimde politikaya yansımaktadır. Siyasi partiler; belli bir ideolojinin ürünü olarak ortaya çıkar. Bu yüzden her parti gibi AKP de ideolojik bir partidir. Bu partiyi ortaya çıkaran kişilerin fikirlerinin kesişme noktası da AKP'nin ideolojisini gösterir.
Bu partinin ne yaptığına bakarak ideolojisini anlamak mümkündür. Çünkü; Marksist düşünürlerin de dediği gibi; ideoloji;son tahlilde, 'Dünyayı dönüştürmeyi hedefleyen etkinliklerin tümü'dür. Bugün bütün AKP'liler de Başbakan Erdoğan da övüne övüne, Türkiye'yi değiştirmekten söz etmektedirler. Bu değiştirme gayreti sonucunda toplumda yeni katmanlar (AKP burjuvazisi gibi) ortaya çıkmış; şehirlerin özellikle dış kısımlarındaki halkın görüntüsü de tavrı da değişmiştir. Yani; Marksist ideologların tarifini yaptığı ideolojik eylemi, en iyi biçimde uygulayan örgüt, AKP'dir.
İŞÇİLER İDEOLOJİYE İHANET ETTİ
İşçi sınıfı da dünyayı dönüştürmeyi/değiştirmeyi temel alan bir idelojiyi 1980 yılına kadar sahiplendi. Hatta işçi sınıfı iktidarını kurmak için sendikalar eliyle mücadeleler yürüttü. Lakin; son 30 yılda patronlar sınıfı karşısında havlu atıp artık dünyayı değiştirmekten vazgeçti. Dünyayı değiştirmek yerine kendisini değiştirmek daha kolay geldi işçilere. Böylece de ideolojik alanın dışına savruldular.
İşte patronlar tam da bu işçi ihanetini bekliyorlardı. Onların elindeki örgütlerini (sendikaları) iğdiş hale getirdiler. Sonrasında işçilerin ekonomik ve demokratik haklarını bir bir geri aldılar.
Tekel işçileri; bugün, işte böyle hakları yok edilmiş bir işçi sınıfının güçsüz oyuncuları olarak direnmeye çabalıyorlar. Yeni bir şey istedikleri, AKP gibi Türkiye'yi değiştirmeye çalıştıkları da yok. Sadece; eski haklarını korumak derdindeler. Bu noktada da AKP'nin ideolojisi, onların bu isteği ile çelişiyor. O yüzden de Başbakan Erdoğan, işçi sınıfının bu son direnişini de patronlar sınıfı adına kırmaya uğraşıyor. Yani; ideolojik mücadeleden vazgeçen işçilerle ideolojik mücadeleyi Başbakan Erdoğan yürütüyor.
Zaten sayın Erdoğan; siyasete girmekle; ideolojik mücadeleye başlamış oldu. Kendisi en yoğun ideolojik mücadele alanı olan siyasette; Başbakan Erdoğan'ın tam bir ideolojik mücahit gibi davrandığını da yaptıkları, söyledikleri açıkça gösteriyor.
Durum bu iken; diğer olaylarda olduğu gibi başbakan yine üste çıkıp 'İşçiler ideolojik mücadele yapıyor!' diyerek kendi yaptığını karşıdakilere yüklüyor.
Rakip işçiler ise; 'Biz hakkımızı istiyoruz. İdeolojik mücadele yapmıyoruz.' diyorlar.
İşte hastalık tam da burada: Eğer işçiler ideolojik mücadele yapmış olsalardı; bu hallere düşmezlerdi ve Başbakan Erdoğan da onları polis copu ile tehdit edemezdi.
İDEOLOJİK MÜCAHİT BÜLENT ARINÇ
Belli bir fikri temel alarak onunla toplumu değiştirmeyi amaçlayan AKP ideolojisinde; öncülük yapanlardan birisi de Bülent Arınç'tır. AKP ideolojisini hayata geçirmek uğruna, Bay Arınç halden hale girmekte, olmayacak işler yapmaktadır.
Halkı etkilemek için gerektiğinde ince ince ağlamaktadır.
Başka bir yerde kızıp 'Şeyini şey ettiğimin şeyi!' bile diyebilmektedir.
Sonra ortaya çıkıp millete; 'Üslubumuza dikkat edelim, toplumu germeyelim!' diye gayet munisçe öğütler bile vermektedir.
Sonrasında, bir partinin TBMM Başkan Vekili'nin odasını basıp onu dövmeye kalkışmaktadır.
Bu dövme tehdidine inanmayan varsa, dünkü Hürriyet'te yer alan TBMM Başkan Vekili Güldal Mumcu'nun açıklamasına baksınlar.
Türkiye değişiyor, sopalı tek parti demokrasisi geliyor.
Sırtınıza muşamba sarın ey insanlar...
Peki ideolojik eylem nedir?
Bunun cevabını vermek için önce ideolojinin ne olduğunu bilmek gerekir.
İdeoloji; genelde siyasal bir öğreti yaratan düşünceler bütünüdür. İdeolojide bir devletin, bir hükümetin, bir partinin, bir sınıfın davranışlarına yön veren politik, hukuksal, felsefi, dinsel, moral yönlerden oluşan netleştirilmiş bir yapı söz konusudur. Bu özal yapıdaki düşünceye göre yapılan eylem ideolojik eylem sayılır.
İdeoloji, günümüzde en açık biçimde politikaya yansımaktadır. Siyasi partiler; belli bir ideolojinin ürünü olarak ortaya çıkar. Bu yüzden her parti gibi AKP de ideolojik bir partidir. Bu partiyi ortaya çıkaran kişilerin fikirlerinin kesişme noktası da AKP'nin ideolojisini gösterir.
Bu partinin ne yaptığına bakarak ideolojisini anlamak mümkündür. Çünkü; Marksist düşünürlerin de dediği gibi; ideoloji;son tahlilde, 'Dünyayı dönüştürmeyi hedefleyen etkinliklerin tümü'dür. Bugün bütün AKP'liler de Başbakan Erdoğan da övüne övüne, Türkiye'yi değiştirmekten söz etmektedirler. Bu değiştirme gayreti sonucunda toplumda yeni katmanlar (AKP burjuvazisi gibi) ortaya çıkmış; şehirlerin özellikle dış kısımlarındaki halkın görüntüsü de tavrı da değişmiştir. Yani; Marksist ideologların tarifini yaptığı ideolojik eylemi, en iyi biçimde uygulayan örgüt, AKP'dir.
İŞÇİLER İDEOLOJİYE İHANET ETTİ
İşçi sınıfı da dünyayı dönüştürmeyi/değiştirmeyi temel alan bir idelojiyi 1980 yılına kadar sahiplendi. Hatta işçi sınıfı iktidarını kurmak için sendikalar eliyle mücadeleler yürüttü. Lakin; son 30 yılda patronlar sınıfı karşısında havlu atıp artık dünyayı değiştirmekten vazgeçti. Dünyayı değiştirmek yerine kendisini değiştirmek daha kolay geldi işçilere. Böylece de ideolojik alanın dışına savruldular.
İşte patronlar tam da bu işçi ihanetini bekliyorlardı. Onların elindeki örgütlerini (sendikaları) iğdiş hale getirdiler. Sonrasında işçilerin ekonomik ve demokratik haklarını bir bir geri aldılar.
Tekel işçileri; bugün, işte böyle hakları yok edilmiş bir işçi sınıfının güçsüz oyuncuları olarak direnmeye çabalıyorlar. Yeni bir şey istedikleri, AKP gibi Türkiye'yi değiştirmeye çalıştıkları da yok. Sadece; eski haklarını korumak derdindeler. Bu noktada da AKP'nin ideolojisi, onların bu isteği ile çelişiyor. O yüzden de Başbakan Erdoğan, işçi sınıfının bu son direnişini de patronlar sınıfı adına kırmaya uğraşıyor. Yani; ideolojik mücadeleden vazgeçen işçilerle ideolojik mücadeleyi Başbakan Erdoğan yürütüyor.
Zaten sayın Erdoğan; siyasete girmekle; ideolojik mücadeleye başlamış oldu. Kendisi en yoğun ideolojik mücadele alanı olan siyasette; Başbakan Erdoğan'ın tam bir ideolojik mücahit gibi davrandığını da yaptıkları, söyledikleri açıkça gösteriyor.
Durum bu iken; diğer olaylarda olduğu gibi başbakan yine üste çıkıp 'İşçiler ideolojik mücadele yapıyor!' diyerek kendi yaptığını karşıdakilere yüklüyor.
Rakip işçiler ise; 'Biz hakkımızı istiyoruz. İdeolojik mücadele yapmıyoruz.' diyorlar.
İşte hastalık tam da burada: Eğer işçiler ideolojik mücadele yapmış olsalardı; bu hallere düşmezlerdi ve Başbakan Erdoğan da onları polis copu ile tehdit edemezdi.
İDEOLOJİK MÜCAHİT BÜLENT ARINÇ
Belli bir fikri temel alarak onunla toplumu değiştirmeyi amaçlayan AKP ideolojisinde; öncülük yapanlardan birisi de Bülent Arınç'tır. AKP ideolojisini hayata geçirmek uğruna, Bay Arınç halden hale girmekte, olmayacak işler yapmaktadır.
Halkı etkilemek için gerektiğinde ince ince ağlamaktadır.
Başka bir yerde kızıp 'Şeyini şey ettiğimin şeyi!' bile diyebilmektedir.
Sonra ortaya çıkıp millete; 'Üslubumuza dikkat edelim, toplumu germeyelim!' diye gayet munisçe öğütler bile vermektedir.
Sonrasında, bir partinin TBMM Başkan Vekili'nin odasını basıp onu dövmeye kalkışmaktadır.
Bu dövme tehdidine inanmayan varsa, dünkü Hürriyet'te yer alan TBMM Başkan Vekili Güldal Mumcu'nun açıklamasına baksınlar.
Türkiye değişiyor, sopalı tek parti demokrasisi geliyor.
Sırtınıza muşamba sarın ey insanlar...
Rıza ZELYUT- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 164
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : zelyut@gunes.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Rıza ZELYUT :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz