Hükümet'in TEKEL'i YÖK'ün liselileri
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Rıza ZELYUT :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
Hükümet'in TEKEL'i YÖK'ün liselileri
Türkiye'nin çivisinin çıkarıldığını anlamayan kaldıysa YÖK'ün ne hale getirildiğine bir baksın; yeter.
YÖK Başkanı olan Yusuf Ziya Özcan'ın bu göreve getirilmesi bile Anayasa'nın atama ilkesine aykırı idi. Anayasa'nın YÖK Başkanlığı için aradığı temel şart 131. maddede yazılıdır. Orada; 'Rektörlük ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmetler yapmış profesörlere öncelik vermek şartı' bulunmaktadır. Halbuki Bay Özcan ne rektör idi ne de başarılı öğretim üyeleri arasında bulunuyordu.
Ama Cumhurbaşkanı Gül; şartı martı dinlemeden onu YÖK Başkanlığı'na getirdi.
Neden getirildiğini de görüyorsunuz.
Özcanlı YÖK'in görevi sanki ortalığı karıştırmak; hükümete de kıyak yapmak.
HAK GASPI
Hükümetin emrine giren YÖK ile hükümetin tutumu birbirine çok benziyor.
Hükümetimiz; Tekel işçilerinin haklarını ellerinden alıyor. Bunu da sanki yetimin hakkını savunmakmış gibi pazarlıyor.
YÖK de milyonlarca normal liselinin hakkını gaspediyor; bu hakkı imam hatiplilere aktarıyor; bunu da adaleti sağlamak gibi gösteriyor.
Önce şu gerçeğin altını çizelim: İmam hatip okulları; üniversitelere öğrenci yetiştirmek için değil, imam ve hatip ihtiyacını karşılamak için kurulmuşlardır. Bu okulların kuruluş kanununun özü budur.
Normal liseler ise, üniversite öncesinde eğitim veren okullardır. Doğaldır ki üniversitelere girmek, herkesten önce bunların hakkıdır. Bu gerçeklik ve düzenlemelere bağlı olarak imam hatip okullarına sınırlı sayıda; liselere ise milyonlarca öğrenci gider.
Sınav sistemi de en başından beri buna göre şekillendirilmiştir.
Şimdi; AKP hükümeti tutuyor; liselilere verilmiş bu hakka; imam hatiplileri de ortak etmek istiyor.
Eğer imam hatipli; üniversiteye gidecek idiyse, zamanında liseye kayıt olurdu.
Lise öğrencisi; belli riski göze alarak; meslek eğitiminden mahrum kalmayı kabullenerek düz liseye gidiyor ki buradan üniversiteye geçebilsin.
Onun bu hakkını gasp etmek; adalet değil; adaletsizliktir...
KANUNA KARŞI HİLE
İşte Özcanlı hükümet YÖK'ü; bu sınav sistemini bile siyasallaştırdı. YÖK'çüler; hükümete kuvvetli taraf oluşturmak için imam hatip öğrencilerine özel avantaj sağlayacak düzenleme yaptılar.
Danıştay; bu haksız durumu gördü ve iptal etti.
Hükümetin YÖK başısı Yusuf Ziya Özcan durur mu? Hemen yandaşlara selamı çaktı: 'Siz merak etmeyin; biz bu kanunu arkadan dolaşır; yine bildiğimizi yaparız.'
Açık açık, yasayı hile ile aşacağını söyleyen YÖK başısı; imam hatiplilere avantaj sağlayacak bir düzenleme daha yapıp yoluna devam etmek istedi. Bu, kanunu aldatma işini de Danıştay durdurdu.
Durduracağı belli idi.
O zaman niye yaptılar bu ikinci düzenlemeyi?
Efendim; amaç siyasidir. Tabana mesaj veriyor şimdi YÖK Başkanı: Bakın ey imam hatipliler ve onların yandaşları, duygudaşları, bakın! Ben; kanunu bile çiğneyerek düzenleme yapıyorum ama Danıştay'a takılıyor. Biz; sizin için ne fedakarlıklar yapıyoruz, anlayın işte...
Ve işin derini şudur: YÖK Başkanı'na bu işleri yaptıran hükümettir. Özcan'ı da bu amaçla işin başına geçirdiler.
Kimse; işin içine endüstri meslek liselerini, teknik liseleri sokmaya kalkışmasın. Oralarda okuyanlar; kendi alanlarında başarılı iseler; eski sistem kapıları onlara açık tutuyordu.
Siyasi imam hatipçiler; kendi amaçları için onları perde yapmaya çalıştılar ama olmadı.
Sistem yine başa dönmüştür...
NEREDE LİSELİLERİN AİLELERİ?
Şimdi, ülkemizdeki siyasal körlüğün bir örneğini daha verelim: İmam hatipliler ve onların çevreleri; bu YÖK ve sınav işinde ortalığı ayağa kaldırıyorlar; gazeteleri, televizyonları bol bol kullanıyorlar. Hakları yenilmiş gibi bir hava yaratıyorlar.
Peki şu normal liselerde okuyan yüz binlerce gencin anaları babaları ne yapar? Bunlar da ortaya çıkıp neden bağırmazlar? 'Çocuğumun önüne engel çkarma! Üniversiteye gitmek öncelikle liselinin hakkıdır. Bu hakkı gasp ettirmeyeceğiz!' gibi sesler neden çıkmıyor?
Haydin liseliler! Üzerinizdeki ölü toprağını silkin atın!
YÖK'e karşı hakkınızı koruyun...
YÖK Başkanı olan Yusuf Ziya Özcan'ın bu göreve getirilmesi bile Anayasa'nın atama ilkesine aykırı idi. Anayasa'nın YÖK Başkanlığı için aradığı temel şart 131. maddede yazılıdır. Orada; 'Rektörlük ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmetler yapmış profesörlere öncelik vermek şartı' bulunmaktadır. Halbuki Bay Özcan ne rektör idi ne de başarılı öğretim üyeleri arasında bulunuyordu.
Ama Cumhurbaşkanı Gül; şartı martı dinlemeden onu YÖK Başkanlığı'na getirdi.
Neden getirildiğini de görüyorsunuz.
Özcanlı YÖK'in görevi sanki ortalığı karıştırmak; hükümete de kıyak yapmak.
HAK GASPI
Hükümetin emrine giren YÖK ile hükümetin tutumu birbirine çok benziyor.
Hükümetimiz; Tekel işçilerinin haklarını ellerinden alıyor. Bunu da sanki yetimin hakkını savunmakmış gibi pazarlıyor.
YÖK de milyonlarca normal liselinin hakkını gaspediyor; bu hakkı imam hatiplilere aktarıyor; bunu da adaleti sağlamak gibi gösteriyor.
Önce şu gerçeğin altını çizelim: İmam hatip okulları; üniversitelere öğrenci yetiştirmek için değil, imam ve hatip ihtiyacını karşılamak için kurulmuşlardır. Bu okulların kuruluş kanununun özü budur.
Normal liseler ise, üniversite öncesinde eğitim veren okullardır. Doğaldır ki üniversitelere girmek, herkesten önce bunların hakkıdır. Bu gerçeklik ve düzenlemelere bağlı olarak imam hatip okullarına sınırlı sayıda; liselere ise milyonlarca öğrenci gider.
Sınav sistemi de en başından beri buna göre şekillendirilmiştir.
Şimdi; AKP hükümeti tutuyor; liselilere verilmiş bu hakka; imam hatiplileri de ortak etmek istiyor.
Eğer imam hatipli; üniversiteye gidecek idiyse, zamanında liseye kayıt olurdu.
Lise öğrencisi; belli riski göze alarak; meslek eğitiminden mahrum kalmayı kabullenerek düz liseye gidiyor ki buradan üniversiteye geçebilsin.
Onun bu hakkını gasp etmek; adalet değil; adaletsizliktir...
KANUNA KARŞI HİLE
İşte Özcanlı hükümet YÖK'ü; bu sınav sistemini bile siyasallaştırdı. YÖK'çüler; hükümete kuvvetli taraf oluşturmak için imam hatip öğrencilerine özel avantaj sağlayacak düzenleme yaptılar.
Danıştay; bu haksız durumu gördü ve iptal etti.
Hükümetin YÖK başısı Yusuf Ziya Özcan durur mu? Hemen yandaşlara selamı çaktı: 'Siz merak etmeyin; biz bu kanunu arkadan dolaşır; yine bildiğimizi yaparız.'
Açık açık, yasayı hile ile aşacağını söyleyen YÖK başısı; imam hatiplilere avantaj sağlayacak bir düzenleme daha yapıp yoluna devam etmek istedi. Bu, kanunu aldatma işini de Danıştay durdurdu.
Durduracağı belli idi.
O zaman niye yaptılar bu ikinci düzenlemeyi?
Efendim; amaç siyasidir. Tabana mesaj veriyor şimdi YÖK Başkanı: Bakın ey imam hatipliler ve onların yandaşları, duygudaşları, bakın! Ben; kanunu bile çiğneyerek düzenleme yapıyorum ama Danıştay'a takılıyor. Biz; sizin için ne fedakarlıklar yapıyoruz, anlayın işte...
Ve işin derini şudur: YÖK Başkanı'na bu işleri yaptıran hükümettir. Özcan'ı da bu amaçla işin başına geçirdiler.
Kimse; işin içine endüstri meslek liselerini, teknik liseleri sokmaya kalkışmasın. Oralarda okuyanlar; kendi alanlarında başarılı iseler; eski sistem kapıları onlara açık tutuyordu.
Siyasi imam hatipçiler; kendi amaçları için onları perde yapmaya çalıştılar ama olmadı.
Sistem yine başa dönmüştür...
NEREDE LİSELİLERİN AİLELERİ?
Şimdi, ülkemizdeki siyasal körlüğün bir örneğini daha verelim: İmam hatipliler ve onların çevreleri; bu YÖK ve sınav işinde ortalığı ayağa kaldırıyorlar; gazeteleri, televizyonları bol bol kullanıyorlar. Hakları yenilmiş gibi bir hava yaratıyorlar.
Peki şu normal liselerde okuyan yüz binlerce gencin anaları babaları ne yapar? Bunlar da ortaya çıkıp neden bağırmazlar? 'Çocuğumun önüne engel çkarma! Üniversiteye gitmek öncelikle liselinin hakkıdır. Bu hakkı gasp ettirmeyeceğiz!' gibi sesler neden çıkmıyor?
Haydin liseliler! Üzerinizdeki ölü toprağını silkin atın!
YÖK'e karşı hakkınızı koruyun...
Rıza ZELYUT- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 164
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : zelyut@gunes.com
Aldığı Teşekkür : 20
Kayıt tarihi : 27/05/08
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Rıza ZELYUT :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz