Arşivden!
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Mustafa MUTLU :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
Arşivden!
Bu
ülkenin ordusunun da yargısının da yedeği yoktur. Bunları böyle uluorta
tartışma konusu yapmak, bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Orduda
görev yapan komutanlar da son derece saygın kişilerdir.”
***
“Liberal
ve dinci miçolar”, sakın yanlış anlamayın ve hemen “Ergenekoncu” diye
suçlamaya başlamayın. Çünkü yukarıdaki sözleri ben etmedim. Önce bu
sözlerin devamını okuyun:
“Bir ülkede barışın, huzurun ve
güvenliğin sağlanması üç kurumumuza bağlıdır. TSK, güvenlik güçleri ve
yargı...”
***
Durun, bitmedi...
Dahası var:
“Her yapılan yargı işlemi sonucunda hükümet ya da
hükümet adına birileri açıklama yapacaksa; bu, hukuk devleti adına,
yargının bağımsızlığı adına daha epeyi mesafe almamız gerektiğini
gösteriyor...”
Buna ne buyurursunuz?
Konuşmayı yapan
Sayın Devlet Adamı daha ne desin ki?
Daha dün yargıyı “darbe
yapmakla” suçlayan hükümete açık açık, “Yargının her işine karışmayın”
dememiş mi?
Ve bir alıntı daha:
“Karşılaştığınız
her hukuki sorunu Adalet Bakanı’ndan yorum alarak çözmeye çalışırsanız,
hukuk devletini kafanızda siz nereye oturtuyorsunuz?”
***
Peki...
Bu
sözleri söyleyen Sayın Devlet Adamı kim?
Eski Adalet Bakanı,
şimdiki Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek!
Tüm bunları 7 Mart
2006’da Başbakanlık Merkez Binası’ndaki Bakanlar Kurulu toplantısında
söylemiş...
***
Sonra çeşitli tarihlerde
şu sözleri de etmiş:
“Yargıya hükümetin müdahale etmemesi
gerekir. Yargının bağımsız, müstakil olması ve hiç kimsenin karışmaması
gerekir... Yargı bağımsız olacak, doğru olan da budur. Hiç kimseden
telkin ve tavsiye almadan hukuktan ve kendi vicdanından talimat alarak,
suç teşkil eden bir şey varsa kendisi el koyacak, kendisi soruşturacak.”
***
Şimdi soruyorsunuz değil mi; Cemil
Çiçek neden yargıya bu kadar açık bir şekilde sahip çıkma gereği duymuş?
Nedeni
belli:
Çünkü o günlerde Van Savcısı Ferhat Sarıkaya, Org.
Yaşar Büyükanıt hakkında dava açmaya hazırlanıyormuş...
Cemil
Bey de “yargı bağımsızlığını” gerekçe göstererek, aslında daha sonra
görevden alınan bu savcıyı korumak istemiş!
Bu arada askere de
övgüler düzerek, gelebilecek tepkilerden kendisini korumuş...
Peki;
aynı Cemil Bey ve kabine arkadaşları, bugün el ele vermiş ne
yapıyorlar?
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu “bir karar”
üzerinden darbe yapmakla suçlayıp, bu kuruma destek veren yüksek yargı
organlarını “oylarının rengini belli etmek”le eleştiriyorlar!
***
Kısacası...
İyi ki siyasetçi değilim.
Çünkü bu kadar çelişkinin
hesabını asla veremezdim!
*****
TALİHSİZLİK!
Kişisel
arşivime göre Cemil Çiçek, yine Van Savcısı’nın soruşturmasıyla ilgili
bir açıklamasında, “Bir savcı bir olaya müdahale edecek ama kim mani
oluyor, kim ‘Bu işin üstesinden gelmeyin’ diyor” diye sormuş...
Şimdi
aynı Bakan, İsmailağa cemaati ile ilgili soruşturma sırasında Erzincan
Başsavcısı’nı arayarak, gözaltındaki cemaat mensuplarının serbest
bırakılmasını istemekle suçlanıyor!
Üstelik bu suçlamayı nedense
açık açık yalanlamıyor...
Sadece dün yaptığı gibi, “Benim bu
olayı kabul ettiğime dair bir tek cümle bile gösterilemez”
diyebiliyor...
***
Talihsizliğin bu
kadarına gerçekten “Pes!”
GÜNÜN
SORUSU
Ne zaman iktidar partisine yönelik
önemli bir iddia ortaya atılsa, aynı gün çok daha önemli bir gelişme
gündeme geliyor. Tıpkı, Erzincan Başsavcısı’nın başına gelenlerin,
DTP’li Hatip Dicle’nin sözlerini ikinci plana itmesi örneğinde olduğu
gibi...
Bu kadar tesadüf, gerçekten “tesadüf” olabilir mi?
*****
Birasız
demokrasi!
Sekiz yıllık AKP iktidarının ülkeyi nasıl
değiştirdiğini ve dönüştürdüğünü kanıtlayan en somut bilgileri dün
arkadaşımız Elif Ergu yazdı...
Efes Pilsen Genel Müdürü’nden
aldığı bilgilere göre:
* Son 4 yılda bira satış noktalarının
sayısı 17 bin adet azalmış...
* Çünkü satış noktaları
belediyelerden ruhsat almakta, ruhsat yenilemekte zorlanıyormuş...
*
Bira satış noktası açmaya niyetli olanlar kiralık yer bulamıyor, bira
satmak isteyenler ‘mahalle baskısı’ yaşıyormuş...
***
İşte;
“gelişen, çağdaş, özgür ve demokratik” Türkiye’den bir manzara!
Hepimize
hayırlı uğurlu olsun!
ülkenin ordusunun da yargısının da yedeği yoktur. Bunları böyle uluorta
tartışma konusu yapmak, bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Orduda
görev yapan komutanlar da son derece saygın kişilerdir.”
***
“Liberal
ve dinci miçolar”, sakın yanlış anlamayın ve hemen “Ergenekoncu” diye
suçlamaya başlamayın. Çünkü yukarıdaki sözleri ben etmedim. Önce bu
sözlerin devamını okuyun:
“Bir ülkede barışın, huzurun ve
güvenliğin sağlanması üç kurumumuza bağlıdır. TSK, güvenlik güçleri ve
yargı...”
***
Durun, bitmedi...
Dahası var:
“Her yapılan yargı işlemi sonucunda hükümet ya da
hükümet adına birileri açıklama yapacaksa; bu, hukuk devleti adına,
yargının bağımsızlığı adına daha epeyi mesafe almamız gerektiğini
gösteriyor...”
Buna ne buyurursunuz?
Konuşmayı yapan
Sayın Devlet Adamı daha ne desin ki?
Daha dün yargıyı “darbe
yapmakla” suçlayan hükümete açık açık, “Yargının her işine karışmayın”
dememiş mi?
Ve bir alıntı daha:
“Karşılaştığınız
her hukuki sorunu Adalet Bakanı’ndan yorum alarak çözmeye çalışırsanız,
hukuk devletini kafanızda siz nereye oturtuyorsunuz?”
***
Peki...
Bu
sözleri söyleyen Sayın Devlet Adamı kim?
Eski Adalet Bakanı,
şimdiki Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek!
Tüm bunları 7 Mart
2006’da Başbakanlık Merkez Binası’ndaki Bakanlar Kurulu toplantısında
söylemiş...
***
Sonra çeşitli tarihlerde
şu sözleri de etmiş:
“Yargıya hükümetin müdahale etmemesi
gerekir. Yargının bağımsız, müstakil olması ve hiç kimsenin karışmaması
gerekir... Yargı bağımsız olacak, doğru olan da budur. Hiç kimseden
telkin ve tavsiye almadan hukuktan ve kendi vicdanından talimat alarak,
suç teşkil eden bir şey varsa kendisi el koyacak, kendisi soruşturacak.”
***
Şimdi soruyorsunuz değil mi; Cemil
Çiçek neden yargıya bu kadar açık bir şekilde sahip çıkma gereği duymuş?
Nedeni
belli:
Çünkü o günlerde Van Savcısı Ferhat Sarıkaya, Org.
Yaşar Büyükanıt hakkında dava açmaya hazırlanıyormuş...
Cemil
Bey de “yargı bağımsızlığını” gerekçe göstererek, aslında daha sonra
görevden alınan bu savcıyı korumak istemiş!
Bu arada askere de
övgüler düzerek, gelebilecek tepkilerden kendisini korumuş...
Peki;
aynı Cemil Bey ve kabine arkadaşları, bugün el ele vermiş ne
yapıyorlar?
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu “bir karar”
üzerinden darbe yapmakla suçlayıp, bu kuruma destek veren yüksek yargı
organlarını “oylarının rengini belli etmek”le eleştiriyorlar!
***
Kısacası...
İyi ki siyasetçi değilim.
Çünkü bu kadar çelişkinin
hesabını asla veremezdim!
*****
TALİHSİZLİK!
Kişisel
arşivime göre Cemil Çiçek, yine Van Savcısı’nın soruşturmasıyla ilgili
bir açıklamasında, “Bir savcı bir olaya müdahale edecek ama kim mani
oluyor, kim ‘Bu işin üstesinden gelmeyin’ diyor” diye sormuş...
Şimdi
aynı Bakan, İsmailağa cemaati ile ilgili soruşturma sırasında Erzincan
Başsavcısı’nı arayarak, gözaltındaki cemaat mensuplarının serbest
bırakılmasını istemekle suçlanıyor!
Üstelik bu suçlamayı nedense
açık açık yalanlamıyor...
Sadece dün yaptığı gibi, “Benim bu
olayı kabul ettiğime dair bir tek cümle bile gösterilemez”
diyebiliyor...
***
Talihsizliğin bu
kadarına gerçekten “Pes!”
GÜNÜN
SORUSU
Ne zaman iktidar partisine yönelik
önemli bir iddia ortaya atılsa, aynı gün çok daha önemli bir gelişme
gündeme geliyor. Tıpkı, Erzincan Başsavcısı’nın başına gelenlerin,
DTP’li Hatip Dicle’nin sözlerini ikinci plana itmesi örneğinde olduğu
gibi...
Bu kadar tesadüf, gerçekten “tesadüf” olabilir mi?
*****
Birasız
demokrasi!
Sekiz yıllık AKP iktidarının ülkeyi nasıl
değiştirdiğini ve dönüştürdüğünü kanıtlayan en somut bilgileri dün
arkadaşımız Elif Ergu yazdı...
Efes Pilsen Genel Müdürü’nden
aldığı bilgilere göre:
* Son 4 yılda bira satış noktalarının
sayısı 17 bin adet azalmış...
* Çünkü satış noktaları
belediyelerden ruhsat almakta, ruhsat yenilemekte zorlanıyormuş...
*
Bira satış noktası açmaya niyetli olanlar kiralık yer bulamıyor, bira
satmak isteyenler ‘mahalle baskısı’ yaşıyormuş...
***
İşte;
“gelişen, çağdaş, özgür ve demokratik” Türkiye’den bir manzara!
Hepimize
hayırlı uğurlu olsun!
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Mustafa MUTLU :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz