Müjdat'lı yıllar
Zülfü LİVANELİ1 sayfadaki 1 sayfası
Müjdat'lı yıllar
tarafından Zülfü Livaneli 2010-02-26, 15:43
Geçenlerde
Müjdat Gezen’in 50. sanat yılı kutlandı.
Paris konserime
rastladığı için dostumun gecesine katılamadım ama o akşam verilen
davette onun şerefine de kadeh kaldırdım.
Müjdat yiğit adamdır,
yürekli adamdır, iyi sanatçıdır, dosttur ve yıllardır hayatımızı
renklendiren değerli ustalardan birisidir.
En önemli
özelliklerinden biri de sevecen bir kişi olmasıdır.
Hayatı sever,
dostlarını kucaklar, sanatıyla hem gülümsetir hem düşündürür.
Onun
elinde mizah, can yakan bir silah değildir. Alay, küçümseme, öç alma,
komplekslerini tatmin etme aracı olarak kullanmaz sanatını.
Yazının
burasında aklıma büyük Çehov ve kardeşi geliyor.
Anton Çehov’un
Martı adlı oyunu Moskova’da sahnelenir. Oyunun ilk gösteriminde Çehov o
kadar büyük protestolarla karşılaşır ki tiyatrodan çıkıp dosdoğru tren
istasyonuna gider ve şehirden kaçar.
Aylarca dönemez.
Kendisi
de yazar olan kardeşi Anton’a bir mektup gönderir ve yeni oyununda
Moskova’daki zalim sanat çevrelerini yerden yere vuracağını bildirir.
Anton
Çehov’un kardeşine yazdığı cevap müthiştir.
Der ki; “Sen
sanatını nasıl böyle intikam duygularına alet edersin. Sanat büyük bir
şeydir, senin kişisel kavgalarını kaldırmaz.”
Bu cevap aslında
Müjdat’ı anlatmaktadır bize.
Elindeki büyük mizah silahını,
insanları mutlu etmek, toplumu daha doğruya, güzele yöneltmek için
kullanan bir ustadır o.
Nice güzel ve sağlıklı yıllara
Müjdatçığım.
***
DÜNYANIN
EN DEĞERLİ MÜCEVHERLERİ
Madem konu eski dostlardan açıldı,
üç sevgili dostumun bana verdiği değerli mücevherlerden de söz edeyim
biraz.
Bildiğiniz gibi önceki akşam VEDA filminin galası
yapıldı.
Filmin sonunda Yaşar Kemal, Türkan Şoray ve Filiz Akın
dostlarım bana dünyanın en değerli kristallerinden yapılmış mücevherler
hediye ettiler.
Ve ben çok ama çok mutlu oldum.
Dünya
yüzünde bundan daha değerli bir hediye olacağını sanmıyorum çünkü hediye
ettikleri mücevherler gözlerinden süzülen yaşlardı.
Salondaki üç
bin kişinin gözyaşları gibi.
Bu hediyeler aslında VEDA filmine
emeği geçen, kendilerini paralayarak büyük bir film ortaya koymak için
çırpınan sinema emekçilerine sunulmuştur.
Müjdat Gezen’in 50. sanat yılı kutlandı.
Paris konserime
rastladığı için dostumun gecesine katılamadım ama o akşam verilen
davette onun şerefine de kadeh kaldırdım.
Müjdat yiğit adamdır,
yürekli adamdır, iyi sanatçıdır, dosttur ve yıllardır hayatımızı
renklendiren değerli ustalardan birisidir.
En önemli
özelliklerinden biri de sevecen bir kişi olmasıdır.
Hayatı sever,
dostlarını kucaklar, sanatıyla hem gülümsetir hem düşündürür.
Onun
elinde mizah, can yakan bir silah değildir. Alay, küçümseme, öç alma,
komplekslerini tatmin etme aracı olarak kullanmaz sanatını.
Yazının
burasında aklıma büyük Çehov ve kardeşi geliyor.
Anton Çehov’un
Martı adlı oyunu Moskova’da sahnelenir. Oyunun ilk gösteriminde Çehov o
kadar büyük protestolarla karşılaşır ki tiyatrodan çıkıp dosdoğru tren
istasyonuna gider ve şehirden kaçar.
Aylarca dönemez.
Kendisi
de yazar olan kardeşi Anton’a bir mektup gönderir ve yeni oyununda
Moskova’daki zalim sanat çevrelerini yerden yere vuracağını bildirir.
Anton
Çehov’un kardeşine yazdığı cevap müthiştir.
Der ki; “Sen
sanatını nasıl böyle intikam duygularına alet edersin. Sanat büyük bir
şeydir, senin kişisel kavgalarını kaldırmaz.”
Bu cevap aslında
Müjdat’ı anlatmaktadır bize.
Elindeki büyük mizah silahını,
insanları mutlu etmek, toplumu daha doğruya, güzele yöneltmek için
kullanan bir ustadır o.
Nice güzel ve sağlıklı yıllara
Müjdatçığım.
***
DÜNYANIN
EN DEĞERLİ MÜCEVHERLERİ
Madem konu eski dostlardan açıldı,
üç sevgili dostumun bana verdiği değerli mücevherlerden de söz edeyim
biraz.
Bildiğiniz gibi önceki akşam VEDA filminin galası
yapıldı.
Filmin sonunda Yaşar Kemal, Türkan Şoray ve Filiz Akın
dostlarım bana dünyanın en değerli kristallerinden yapılmış mücevherler
hediye ettiler.
Ve ben çok ama çok mutlu oldum.
Dünya
yüzünde bundan daha değerli bir hediye olacağını sanmıyorum çünkü hediye
ettikleri mücevherler gözlerinden süzülen yaşlardı.
Salondaki üç
bin kişinin gözyaşları gibi.
Bu hediyeler aslında VEDA filmine
emeği geçen, kendilerini paralayarak büyük bir film ortaya koymak için
çırpınan sinema emekçilerine sunulmuştur.
Zülfü Livaneli- GÜMÜŞ ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 81
Yaş : 78
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Aldığı Teşekkür : 10
Kayıt tarihi : 25/11/08
Similar topics1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz