EY MUHALEFET, ADAM GİBİ MUHALEFET YAPACAK MISIN?
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Ali ERALP :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
EY MUHALEFET, ADAM GİBİ MUHALEFET YAPACAK MISIN?
EY MUHALEFET, ADAM GİBİ MUHALEFET YAPACAK MISIN,
YOKSA ÜLKEYİ YİNE İMAMLARA MI TESLİM EDECEKSİN?
ALİ ERALP
Seçim kapıda.
ABD, AB, itsürüsü, Fethullah pusuda.
Kemalist Cumhuriyete son darbeyi vurmak, onu yıkabilmek için ellerini ovuşturuyorlar. Alıcı kuşlar gibi bekliyorlar.
AKP yeni bir seçim atağına hazırlanıyor. Kendinden emin. İşinde deneyim kazanmış ve mesleğini hakkıyla yapan ustalar gibi…
Nereye varacağını, nasıl hareket edeceğini çok iyi biliyor. Kılavuzu, eğitmeni uluslar arası sermaye, emperyalizm, CIA, MOSSAD… Öğreniyor durmadan.
Hani türküde söylendiği gibi, “Dersini almış da ediyor ezber…”
Bu eğitim ve öğretimin, işbirliğinin başlangıcı ta 1996’lara, 97’lere dayanıyor. Daha ortada fol yok, yumurta yokken Recep Tayyip ABD’ye çağrılmış, bir dizi görüşmeler yapmıştı. Ilımlı İslam hazırlıkları o tarihte başlamıştı.
O tarihten sonra kollar sıvandı. Çalışmalar başladı.
O günden bu yana her yolu deniyorlar. Her yol mubah onlar için… Sevr, Lozan ayrımı yapmıyorlar. Hatta Sevr daha da geçerli… Tam bağımsızlık, ulus devlet, ulusal onur, vatandaşlık, toprak bütünlüğü, bayrak, etnik grupların bir arada ve kardeşçe yaşaması konularını onların kitabında boşuna aramayın. Bulamazsınız. Yazmaz.
Peki, ne var yasalarında? Şeriat var. Ilımlı İslam var. Ümmet var. Ümmetin insan türü kul var. Sorgusuz sualsiz biat var. İtaat var. Sormak, araştırmak kesinlikle yok.
Şimdi onlar ataları, babaları, öncüleri Damat Ferit’lerden, Vahdettin’lerden daha bilinçli, daha ileride. Emperyalizmle işbirliği yaparken tıpkı bir emir eri, kurşun asker gibi hiç eksik, aksak bir şey bırakmadan görevlerini yerine getiriyorlar. Oyunu kuralına göre oynuyorlar. 1918’lerin, 20’lerin mandacıları yaşasalardı günümüzde “sizinle gurur duyuyoruz”, diye boynuna sarılır, bağrına basardı onları.
Artık Necmettin Erbakan’lar, Recai Kutan’lar, Şevket Kazan’lar da su dökemez ellerine. Boynuz kulağı geçmiş durumda. Hocaları çağdışı olmuş. Dinozorlaşmış. Zamana, emperyalizme ayak uyduramıyor.
Ayrıca Saadet Partililer ne yaptıklarını da bilmiyorlar. Bir bakıyorsunuz birbirlerini yiyorlar, bir bakıyorsunuz yüksek perdeden bağırıp çağırdıkları rakiplerine referandumda “evet” oyu verip, destek sağlıyorlar.
Oysa öğrencisi kendilerini adam yerine bile koymuyor, “Milli görüş” gömleğini çıkarmış, emperyalizme hizmet ediyor. Bir ayağı Amerika’da, bir ayağı Avrupa’da… Bir eli yağda, bir eli balda… Ayrıca işlerin daha düzenli, daha planlı programlı yürüyebilmesi için BOP eşbaşkanlığına da soyunmuş…
İktidar partisi, bu denli profesyonelce, gelişmiş eylemler sergilerken, ne yazık ki muhalefet kendini geliştirememiş. Çıkar, koltuk kavgası yapmaktan, birbirlerini yemekten, AKP’ye sıra gelmiyor.
CHP’si, MHP’si, DP’si, DSP’si çağdışı kalmış, nostalji yaşıyor hâlâ? Babadan kalma yöntemlerle muhalefet yapıyor.
Örneğin anketlerde “evet” oyları tehlikeye girip, tam zurnanın zırt dediği bir yere gelindiği sırada, tehlikenin farkına varan AKP(gerçekleşemeyeceğini bile bile), bir “12 Eylül’den hesap sorma” numarası çıkarıp, bazı MHP’lileri, aydınları yanına çekmeyi başarmıştı. Ayrıca kapalı kapılar arkasında bebek katili ile “demokratik özerklik” anlaşmaları yapıp, Kürt oylarını saf dışı etmesini de bilmişti.
Ne yazık ki MHP’liler kendi partililerine bile sahip çıkamamıştı. Fire vermişti.
Referandumdan paçayı kurtarabilmek için AKP yukarıda sıraladığımız girişimleri yaparken, CHP genel başkanı, yanındaki danışmanlarının da yanlış yönlendirmesiyle, hiç gereği yokken bir “genel af”, “türban” konusu ortaya atarak, zihinleri bulandırmış, “hayır” oylarının en az yüzde 4–5 oranında kaybına neden olmuştu. Bir de üstüne üstlük AKP’nin kaldırılmasını candan desteklediği İç Hizmet Kanunun35. Maddesini gündeme taşıyarak ulusalcıları küstürmüştü...
AKP, şimdi de Menderes’leri gözüne kestirmiş durumda. Onların sömürüsünü yapıyor. Önümüzdeki seçimlerde Aydın Menderes’i AKP’den aday gösterirse hiç şaşırmayın.
Bütün bu gelişmeler ve ayak oyunları karşısında şimdi soruyorum:
Ey muhalefet, adam gibi muhalefet yapacak mısın, yoksa ülkeyi yine imamlara mı teslim edeceksin? Çünkü tümünüz de 2002’den bu yana “Alan memnun satan memnun” örneği, olup bitenleri seyretmekten başka bir şey yapmadınız…
Ey CHP, Orhan Veli’nin deyişi ile ey “Sol elim, acemi elim. Zavallı elim!” Ne yazık ki hâlâ yanlışları sürdürüyorsun… “Evet” oyları karşısında zil takıp oynayan Avrupa’nın ayağına gidiyorsun. “Türkiye artık Kemalizm’i terk etmeli diyen, her dönemde, her zaman Sevr peşinde koşan bir AB’den medet umuyorsun. “Türkler Ermenilere soykırım yaptı diye yasalar çıkarıp, Türkiye’yi üçe beşe bölmek isteyenlerle uzlaşmaya girip, “Avrupalı” olduğunu kanıtlamaya çalışıyorsun. Yani hâlâ “Tanzimatçılık kafasına” devam ediyorsun…
Kemalizm’i Avrupa standartlarına uydurmakla hiçbir yere varamayız. Kemalizm altı okla, Mustafa Kemal Atatürk’le, İstiklal-i Tam’la, yani tam bağımsızlıkla vardır. Bunlar olmayınca CHP de olmaz, 1923 Cumhuriyet devrimi hiç olmaz. “Ben cemaatlere saygılıyım, insanlarımız manevi dünyalarında cemaatlere yakın olabilir.” Demekle “Recep Bey”in partisinden CHP’nin bir farkı kalmaz. Üstelik halk, aslı dururken taklidiyle niye yetinsin!
CHP’nin yapacağı ilk iş kendisini emperyalizmin neoliberal ideolojisinden ve söyleminden kurtarmasıdır. Neoliberal düşünceyle, dinci ödünlerle o asla bir yere varamaz. Bu türden girişimlerle Kemalizm de asla bağdaşmaz.
Neoliberal düşünce ABD emperyalizminin ideolojisidir. Bu akımından uzak duran, Atatürkçü düşünceye yakın olur. Yığınları kazanmak, iktidara oynamak istiyorsa eğer CHP, silkinip ayağa kalkmak, politikalarını anti-emperyalist bir temel üzerinde yeniden şekillendirmek; çürükleri ayıklayarak, devrimci, demokrat, Kemalist bir kadro oluşturup, mücadelesine devam etmek zorundadır.
Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’ye yönelen yığınların umutlarını umutsuzluğa dönüştürmeye, heba etmeye, Türkiye’yi bir imamlar cumhuriyeti yapmaya, kimsenin ne hakkı, hukuku ne de yetkisi vardır.
(ali-eralp@hotmail.com)
YOKSA ÜLKEYİ YİNE İMAMLARA MI TESLİM EDECEKSİN?
ALİ ERALP
Seçim kapıda.
ABD, AB, itsürüsü, Fethullah pusuda.
Kemalist Cumhuriyete son darbeyi vurmak, onu yıkabilmek için ellerini ovuşturuyorlar. Alıcı kuşlar gibi bekliyorlar.
AKP yeni bir seçim atağına hazırlanıyor. Kendinden emin. İşinde deneyim kazanmış ve mesleğini hakkıyla yapan ustalar gibi…
Nereye varacağını, nasıl hareket edeceğini çok iyi biliyor. Kılavuzu, eğitmeni uluslar arası sermaye, emperyalizm, CIA, MOSSAD… Öğreniyor durmadan.
Hani türküde söylendiği gibi, “Dersini almış da ediyor ezber…”
Bu eğitim ve öğretimin, işbirliğinin başlangıcı ta 1996’lara, 97’lere dayanıyor. Daha ortada fol yok, yumurta yokken Recep Tayyip ABD’ye çağrılmış, bir dizi görüşmeler yapmıştı. Ilımlı İslam hazırlıkları o tarihte başlamıştı.
O tarihten sonra kollar sıvandı. Çalışmalar başladı.
O günden bu yana her yolu deniyorlar. Her yol mubah onlar için… Sevr, Lozan ayrımı yapmıyorlar. Hatta Sevr daha da geçerli… Tam bağımsızlık, ulus devlet, ulusal onur, vatandaşlık, toprak bütünlüğü, bayrak, etnik grupların bir arada ve kardeşçe yaşaması konularını onların kitabında boşuna aramayın. Bulamazsınız. Yazmaz.
Peki, ne var yasalarında? Şeriat var. Ilımlı İslam var. Ümmet var. Ümmetin insan türü kul var. Sorgusuz sualsiz biat var. İtaat var. Sormak, araştırmak kesinlikle yok.
Şimdi onlar ataları, babaları, öncüleri Damat Ferit’lerden, Vahdettin’lerden daha bilinçli, daha ileride. Emperyalizmle işbirliği yaparken tıpkı bir emir eri, kurşun asker gibi hiç eksik, aksak bir şey bırakmadan görevlerini yerine getiriyorlar. Oyunu kuralına göre oynuyorlar. 1918’lerin, 20’lerin mandacıları yaşasalardı günümüzde “sizinle gurur duyuyoruz”, diye boynuna sarılır, bağrına basardı onları.
Artık Necmettin Erbakan’lar, Recai Kutan’lar, Şevket Kazan’lar da su dökemez ellerine. Boynuz kulağı geçmiş durumda. Hocaları çağdışı olmuş. Dinozorlaşmış. Zamana, emperyalizme ayak uyduramıyor.
Ayrıca Saadet Partililer ne yaptıklarını da bilmiyorlar. Bir bakıyorsunuz birbirlerini yiyorlar, bir bakıyorsunuz yüksek perdeden bağırıp çağırdıkları rakiplerine referandumda “evet” oyu verip, destek sağlıyorlar.
Oysa öğrencisi kendilerini adam yerine bile koymuyor, “Milli görüş” gömleğini çıkarmış, emperyalizme hizmet ediyor. Bir ayağı Amerika’da, bir ayağı Avrupa’da… Bir eli yağda, bir eli balda… Ayrıca işlerin daha düzenli, daha planlı programlı yürüyebilmesi için BOP eşbaşkanlığına da soyunmuş…
İktidar partisi, bu denli profesyonelce, gelişmiş eylemler sergilerken, ne yazık ki muhalefet kendini geliştirememiş. Çıkar, koltuk kavgası yapmaktan, birbirlerini yemekten, AKP’ye sıra gelmiyor.
CHP’si, MHP’si, DP’si, DSP’si çağdışı kalmış, nostalji yaşıyor hâlâ? Babadan kalma yöntemlerle muhalefet yapıyor.
Örneğin anketlerde “evet” oyları tehlikeye girip, tam zurnanın zırt dediği bir yere gelindiği sırada, tehlikenin farkına varan AKP(gerçekleşemeyeceğini bile bile), bir “12 Eylül’den hesap sorma” numarası çıkarıp, bazı MHP’lileri, aydınları yanına çekmeyi başarmıştı. Ayrıca kapalı kapılar arkasında bebek katili ile “demokratik özerklik” anlaşmaları yapıp, Kürt oylarını saf dışı etmesini de bilmişti.
Ne yazık ki MHP’liler kendi partililerine bile sahip çıkamamıştı. Fire vermişti.
Referandumdan paçayı kurtarabilmek için AKP yukarıda sıraladığımız girişimleri yaparken, CHP genel başkanı, yanındaki danışmanlarının da yanlış yönlendirmesiyle, hiç gereği yokken bir “genel af”, “türban” konusu ortaya atarak, zihinleri bulandırmış, “hayır” oylarının en az yüzde 4–5 oranında kaybına neden olmuştu. Bir de üstüne üstlük AKP’nin kaldırılmasını candan desteklediği İç Hizmet Kanunun35. Maddesini gündeme taşıyarak ulusalcıları küstürmüştü...
AKP, şimdi de Menderes’leri gözüne kestirmiş durumda. Onların sömürüsünü yapıyor. Önümüzdeki seçimlerde Aydın Menderes’i AKP’den aday gösterirse hiç şaşırmayın.
Bütün bu gelişmeler ve ayak oyunları karşısında şimdi soruyorum:
Ey muhalefet, adam gibi muhalefet yapacak mısın, yoksa ülkeyi yine imamlara mı teslim edeceksin? Çünkü tümünüz de 2002’den bu yana “Alan memnun satan memnun” örneği, olup bitenleri seyretmekten başka bir şey yapmadınız…
Ey CHP, Orhan Veli’nin deyişi ile ey “Sol elim, acemi elim. Zavallı elim!” Ne yazık ki hâlâ yanlışları sürdürüyorsun… “Evet” oyları karşısında zil takıp oynayan Avrupa’nın ayağına gidiyorsun. “Türkiye artık Kemalizm’i terk etmeli diyen, her dönemde, her zaman Sevr peşinde koşan bir AB’den medet umuyorsun. “Türkler Ermenilere soykırım yaptı diye yasalar çıkarıp, Türkiye’yi üçe beşe bölmek isteyenlerle uzlaşmaya girip, “Avrupalı” olduğunu kanıtlamaya çalışıyorsun. Yani hâlâ “Tanzimatçılık kafasına” devam ediyorsun…
Kemalizm’i Avrupa standartlarına uydurmakla hiçbir yere varamayız. Kemalizm altı okla, Mustafa Kemal Atatürk’le, İstiklal-i Tam’la, yani tam bağımsızlıkla vardır. Bunlar olmayınca CHP de olmaz, 1923 Cumhuriyet devrimi hiç olmaz. “Ben cemaatlere saygılıyım, insanlarımız manevi dünyalarında cemaatlere yakın olabilir.” Demekle “Recep Bey”in partisinden CHP’nin bir farkı kalmaz. Üstelik halk, aslı dururken taklidiyle niye yetinsin!
CHP’nin yapacağı ilk iş kendisini emperyalizmin neoliberal ideolojisinden ve söyleminden kurtarmasıdır. Neoliberal düşünceyle, dinci ödünlerle o asla bir yere varamaz. Bu türden girişimlerle Kemalizm de asla bağdaşmaz.
Neoliberal düşünce ABD emperyalizminin ideolojisidir. Bu akımından uzak duran, Atatürkçü düşünceye yakın olur. Yığınları kazanmak, iktidara oynamak istiyorsa eğer CHP, silkinip ayağa kalkmak, politikalarını anti-emperyalist bir temel üzerinde yeniden şekillendirmek; çürükleri ayıklayarak, devrimci, demokrat, Kemalist bir kadro oluşturup, mücadelesine devam etmek zorundadır.
Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’ye yönelen yığınların umutlarını umutsuzluğa dönüştürmeye, heba etmeye, Türkiye’yi bir imamlar cumhuriyeti yapmaya, kimsenin ne hakkı, hukuku ne de yetkisi vardır.
(ali-eralp@hotmail.com)
Ali Eralp- GÜMÜŞ ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 62
Yaş : 72
ŞEHİR : içel
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 23
Kayıt tarihi : 22/12/09
DENiZ YILDIZI :: YAZARLARIMIZ :: Ali ERALP :: Son Yazısı
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz