„Sayın“ sözcüğü üzerine

“kıl oldum abi” diye bir şarkı vardı bir zamanlar. Ne şarkıyı ne de kendisini severim, ama benim de kıl olduğum bazı sözcükler vardır ki, bunlardan birisi de „Sayın“ sözcüğüdür.
Ağzımız bu sözcüğe o kadar alışmısız ki, hırsıza da katile de, velhasıl hemen herkese farkında olmadan “sayın” demeye kalkıyoruz. Yurtdışında yaşayanlar bilirler; bir konuşma esnasında bir diğer kişiden bahsederken “bay” veya “bayan” söcüğünü kullanır. Eğer birisine yazı ile cevap verilecekse, o zamanda yazının başına “sayın bay” veya sayın bayan” konularak konuya girilir. Biz de her şey ekzantirik olduğu için, ister yazı ister konuşma olsun, hemen “sayın ile başlanır. Bazen konuşmacılar, unutarak söze “sayın” sız başlarlarsa, hemen, sanki büyük bir hata yapmış gibi, sözünü tekrarlayarak, “sayın” sözcüğünü eklerler ve rahatlıkla konuşmasına devam ederler. “Sayın” lı konuşmayı yapanların çoğu da dikkat ederseniz, yüksek tahsil görmüş ve yurtdışında yaşamış kişilerdir.
Neyse buna da şükürler olsun! Ya o bahsettikleri kişilere sayın derken, derecelerine göre,yıldız koyarak hitap etselerdi!...

Dr. Yüksel Cavlak