Eğitim Onlara Kaldı İse
1 sayfadaki 1 sayfası
Eğitim Onlara Kaldı İse
Eğitim Onlara Kaldı İse
Gel de Mustafa Kemal`in şu sözlerini hatırlama.
„Hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Yıl 1922“
Bu sözün ne kadar doğru olduğunu gördük ve yaşadık. Öyle ya neden yabancılar bizlerin iyiliği için kafa patlatsınlar? “ABD dostumuzdur.” denildi duruldu, ama dost gibi hareket etmediğini gördük. Aynı şekilde Almanya`da öyle değil mi? Hatırlarsınız belki; yıllar önce TSK, Almanya`dan Leopold II tanklarını ısmarlamak istemişti. Vermediler. Neden olarak da “Siz bu tankları “Kürtler`e karşı kullanacaksınız” denildi. Almanya`da, Türkiye ile ne kadar dost olduğunu göstermiş oldu!
Eğitim konusu da öyle değil mi?
Geçenlerde intertte dolaşırken “ TAKEV” başlıklı bir yazıya rastladım. TAKEV, Türk Alman Kültür ve Eğitim Vakfı`nın kısaltılmış adı. 2001 yılında “TAKEV Özel İlköğretim okulu ve 2007`de de TAKEV Fen ve Anadolu Lisesi adı ile faaliyete başlamış.
Hem de İzmir`de!..
Özel bir okul; parayı veren Alman kültürünü alabiliyor. Parası olmayan da Türk kültürü ile işi idare ediyor!...
TAKEV‘ in sunduğu eğitime veya güttüğü amaca, misyonuna bir bakacak olursak, ne görürüz:
““Atatürk ilke ve inkılaplarını içten benimsemiş, aklın ve bilimin ışığında günümüz koşullarına ve hızla gelişen dünyanın gereksinimlerine yanıt verebilen etkili, ne istediğini bilen, hedeflerine emin adımlarla ilerleyen buna ulaşmak için yöntem üreten soran, sorgulayan yeni teknolojilere uyum sağlayan, insan haklarına saygılı, çağdaş hoşgörülü, çevreye duyarlı , entelektüel insanlar yetiştirmektir.”
„ Almanca ve İngilizce olmak üzere iki yabancı dilde eğitim veren okulumuz, anlama, kavrama, düşünme, yorumlama ve araştırmaya yönelik, ezbercilikten uzak yöntemler ile öğrencilerine yaşayarak öğretir.
Türkçe?
Peki, Atatürk ilke ve inkılaplarını kimler benimseyecekler? Elbetteki parası olan ailelerin çocukları! TAKEV`in eğitim anlayışı bu!..
Ya ötekiler? Yani arka bahçenin arkasında olanlar?
Bakalım bu konuda Mustafa Kemal ne demiş:
1. „...Eğitim ve öğretim birlik olmadıkça yanı fikirde, aynı zihniyette fertlerden oluşmuş bir millet yapmaya imkan aramak boş şeylerle uğraşmak olmaz mı?“
2. „...İslam alemi iki sınıf ayrı topluluklardan meydana gelir. Biri çoğunluğu teşkil cahil halk, diğeri azınlığı teşkil eden aydınlar...“
3. “Havai milletini Amerikan misyonerlerine satan yerli asılzade hatta prenslerin torunları bugün Havai`de hamallık yapıyor. Oktay Sinanloğlu.”
Bütün sözlerden çıkan sonuç şudur: Eğitim ve öğretim ulusal olmadıkça, eğitim anadilde verilmedikçe, ulusal duygu ve bağlar da zamanla zayıflayacaktır ki, misyoner gibi çalışan bu okullar da Batılı devletlere hizmet etmekten başka bir işe yaramayacaktır. Sonunda Mustafa Kemal`in ifade ettiği gibi farklı fikirlerde oluşan farklı düşünen topluluk meydana gelecektir. Ki ne yazık ki, oldu da!..
Belki hatırlayacaksanız; yıllar önce bir yurtsever(!) şöyle demişti: “Türkiye, Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülkedir.”
O halde şöyle söyleyelim:
“Ulusal eğitim, yabancılara bırakılmayacak kadar önemlidir, hem de çok önemlidir...”
Dr. Yüksel Cavlak
Gel de Mustafa Kemal`in şu sözlerini hatırlama.
„Hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Yıl 1922“
Bu sözün ne kadar doğru olduğunu gördük ve yaşadık. Öyle ya neden yabancılar bizlerin iyiliği için kafa patlatsınlar? “ABD dostumuzdur.” denildi duruldu, ama dost gibi hareket etmediğini gördük. Aynı şekilde Almanya`da öyle değil mi? Hatırlarsınız belki; yıllar önce TSK, Almanya`dan Leopold II tanklarını ısmarlamak istemişti. Vermediler. Neden olarak da “Siz bu tankları “Kürtler`e karşı kullanacaksınız” denildi. Almanya`da, Türkiye ile ne kadar dost olduğunu göstermiş oldu!
Eğitim konusu da öyle değil mi?
Geçenlerde intertte dolaşırken “ TAKEV” başlıklı bir yazıya rastladım. TAKEV, Türk Alman Kültür ve Eğitim Vakfı`nın kısaltılmış adı. 2001 yılında “TAKEV Özel İlköğretim okulu ve 2007`de de TAKEV Fen ve Anadolu Lisesi adı ile faaliyete başlamış.
Hem de İzmir`de!..
Özel bir okul; parayı veren Alman kültürünü alabiliyor. Parası olmayan da Türk kültürü ile işi idare ediyor!...
TAKEV‘ in sunduğu eğitime veya güttüğü amaca, misyonuna bir bakacak olursak, ne görürüz:
““Atatürk ilke ve inkılaplarını içten benimsemiş, aklın ve bilimin ışığında günümüz koşullarına ve hızla gelişen dünyanın gereksinimlerine yanıt verebilen etkili, ne istediğini bilen, hedeflerine emin adımlarla ilerleyen buna ulaşmak için yöntem üreten soran, sorgulayan yeni teknolojilere uyum sağlayan, insan haklarına saygılı, çağdaş hoşgörülü, çevreye duyarlı , entelektüel insanlar yetiştirmektir.”
„ Almanca ve İngilizce olmak üzere iki yabancı dilde eğitim veren okulumuz, anlama, kavrama, düşünme, yorumlama ve araştırmaya yönelik, ezbercilikten uzak yöntemler ile öğrencilerine yaşayarak öğretir.
Türkçe?
Peki, Atatürk ilke ve inkılaplarını kimler benimseyecekler? Elbetteki parası olan ailelerin çocukları! TAKEV`in eğitim anlayışı bu!..
Ya ötekiler? Yani arka bahçenin arkasında olanlar?
Bakalım bu konuda Mustafa Kemal ne demiş:
1. „...Eğitim ve öğretim birlik olmadıkça yanı fikirde, aynı zihniyette fertlerden oluşmuş bir millet yapmaya imkan aramak boş şeylerle uğraşmak olmaz mı?“
2. „...İslam alemi iki sınıf ayrı topluluklardan meydana gelir. Biri çoğunluğu teşkil cahil halk, diğeri azınlığı teşkil eden aydınlar...“
3. “Havai milletini Amerikan misyonerlerine satan yerli asılzade hatta prenslerin torunları bugün Havai`de hamallık yapıyor. Oktay Sinanloğlu.”
Bütün sözlerden çıkan sonuç şudur: Eğitim ve öğretim ulusal olmadıkça, eğitim anadilde verilmedikçe, ulusal duygu ve bağlar da zamanla zayıflayacaktır ki, misyoner gibi çalışan bu okullar da Batılı devletlere hizmet etmekten başka bir işe yaramayacaktır. Sonunda Mustafa Kemal`in ifade ettiği gibi farklı fikirlerde oluşan farklı düşünen topluluk meydana gelecektir. Ki ne yazık ki, oldu da!..
Belki hatırlayacaksanız; yıllar önce bir yurtsever(!) şöyle demişti: “Türkiye, Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülkedir.”
O halde şöyle söyleyelim:
“Ulusal eğitim, yabancılara bırakılmayacak kadar önemlidir, hem de çok önemlidir...”
Dr. Yüksel Cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz