Bir Hedef İki Kuruluş
1 sayfadaki 1 sayfası
Bir Hedef İki Kuruluş
Bir Hedef İki Kuruluş
1. Biz kaç kişiyiz: Bu sivil toplum örgütü 2007 yılında gazeteci Tuncay Özkan tarafından oluşturuldu. Sivil toplum platformunun üye sayısı kısa zamanda arttı ve o yıllarda 1, 2 milyona yaklaştığı söyleniyordu. Bu sayının ne kadar doğru olduğu tam olarak bilinmemektedir, çünkü, gelen bilgilere göre, aynı kişiler çeşitli adlarla üye oluyorlarmış. Herneyse; üye sayısı doğru olmasa da, gerçekten de katılım yüksekti. O yıllarda birçok insana gelecek için ümit veriyordu ve sayılarının her geçen gün artması bekleniyordu. Zaman ilerledikçe ilerledi, ama bir türlü sitedeki bu sayı bir türlü yukarılara doğru tırmanamadı.
Hala mevcut olan olan siteye bir göz attığınızda, sayının 4 yıl içinde, eğer doğru ise, 1.301.509 olduğunu görürsünüz. Demekki bir yılda 325 bin kişi “Biz kaç Kişiyiz” platformuna üye olmuş. Yani her ay 27 bin kişi kayıt olmuş, eğer sayılar doğru ise...
Sitede şöyle bir tümce var:
“Yurtta Barış Dünyada Barış İsteyenleriz Biz”
Başka bir deyişle; eğer yapılan hesap doğru ise 45 milyon seçmenin yüzde 0,028` i bun tümceye “evet diyor”.
O zaman, çoğalamadığımıza göre, “Biz Az Kişiyiz” demek daha doğru olmaz mı?
Çoğalamadığımız da olaylar açık seçik gösteriyor ne yazık ki!...
2. Türkiye Gençlik Birliği (TGB): Türkiye Gençlik Birliği Genel Yönetim Kurulu 2010 yılında, Yaşar Kemal`in “Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca” öyküsünden esinlerek, Karınca Harekatı” nı başlatacağını duyurdu.
3. Peki bu karınca harekatının hedefi neydi ve ne yapılmak isteniyordu?
TGB`nin sitesinden okuyalım:
a- Görev ver! Denetle!
b- Örgütlenme Ağını Kur!
c- Okullara Yerleş!
d- Dönüştür!
e- Bekleme! Müdahale Et!
Ne kadar güzel değil mi?
Ne kadar etkili değil mi?
Kısa bir zaman önce 2012 yılına girdik, yani bu karınca harekatının hayata geçirilmek istenilen andan itibaren bir yıl geçti.
Karıncalar harekette olup olmadığını bilemiyorum. Bildiğim tek şey; karşıdevrimin bu karınca harekatını tamamı tamına uyguladığıdır.
Görev veriyor ve denetliyor.
Örgütlenmeyi çok iyi yapyor hem de çok iyi.
Okullara yerleşmeyi becerdiler.
Yavaş yavaş da olsa dönüştürmeyi hallettiler.
Bekleme diye bir şey tanımıyorlar ve gereken müdahaleyi yapıyorlar.
Şimdi diğer sivil kuruluşlara sormanın zamanı gelmiştir:
- Yukarıda adı geçen karınca harekatının beş projesi neden Atatürkçü Düşünce
- Dernekleri tarafından uygulanmaz?
- Sivil toplum kuruluşları” Çocukları eğitiyoruz” diye kolları sıvayacağına neden bu 5 projeyi ülkenin her yerinde uygulamazlar
Madem çoğalamıyoruz, maden karınca harekatını hayata geçiremiyoruz, neden o zaman bu tür işlere girişiyoruz?
Madem aktif olmak yerine pasif olmayı tercih ediyoruz, neden o zaman aktif olan karşıdevrimcilere kızıp duruyoruz?
Neden?
Neden?
Neden?
Dr. Yüksel cavlak
1. Biz kaç kişiyiz: Bu sivil toplum örgütü 2007 yılında gazeteci Tuncay Özkan tarafından oluşturuldu. Sivil toplum platformunun üye sayısı kısa zamanda arttı ve o yıllarda 1, 2 milyona yaklaştığı söyleniyordu. Bu sayının ne kadar doğru olduğu tam olarak bilinmemektedir, çünkü, gelen bilgilere göre, aynı kişiler çeşitli adlarla üye oluyorlarmış. Herneyse; üye sayısı doğru olmasa da, gerçekten de katılım yüksekti. O yıllarda birçok insana gelecek için ümit veriyordu ve sayılarının her geçen gün artması bekleniyordu. Zaman ilerledikçe ilerledi, ama bir türlü sitedeki bu sayı bir türlü yukarılara doğru tırmanamadı.
Hala mevcut olan olan siteye bir göz attığınızda, sayının 4 yıl içinde, eğer doğru ise, 1.301.509 olduğunu görürsünüz. Demekki bir yılda 325 bin kişi “Biz kaç Kişiyiz” platformuna üye olmuş. Yani her ay 27 bin kişi kayıt olmuş, eğer sayılar doğru ise...
Sitede şöyle bir tümce var:
“Yurtta Barış Dünyada Barış İsteyenleriz Biz”
Başka bir deyişle; eğer yapılan hesap doğru ise 45 milyon seçmenin yüzde 0,028` i bun tümceye “evet diyor”.
O zaman, çoğalamadığımıza göre, “Biz Az Kişiyiz” demek daha doğru olmaz mı?
Çoğalamadığımız da olaylar açık seçik gösteriyor ne yazık ki!...
2. Türkiye Gençlik Birliği (TGB): Türkiye Gençlik Birliği Genel Yönetim Kurulu 2010 yılında, Yaşar Kemal`in “Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca” öyküsünden esinlerek, Karınca Harekatı” nı başlatacağını duyurdu.
3. Peki bu karınca harekatının hedefi neydi ve ne yapılmak isteniyordu?
TGB`nin sitesinden okuyalım:
a- Görev ver! Denetle!
b- Örgütlenme Ağını Kur!
c- Okullara Yerleş!
d- Dönüştür!
e- Bekleme! Müdahale Et!
Ne kadar güzel değil mi?
Ne kadar etkili değil mi?
Kısa bir zaman önce 2012 yılına girdik, yani bu karınca harekatının hayata geçirilmek istenilen andan itibaren bir yıl geçti.
Karıncalar harekette olup olmadığını bilemiyorum. Bildiğim tek şey; karşıdevrimin bu karınca harekatını tamamı tamına uyguladığıdır.
Görev veriyor ve denetliyor.
Örgütlenmeyi çok iyi yapyor hem de çok iyi.
Okullara yerleşmeyi becerdiler.
Yavaş yavaş da olsa dönüştürmeyi hallettiler.
Bekleme diye bir şey tanımıyorlar ve gereken müdahaleyi yapıyorlar.
Şimdi diğer sivil kuruluşlara sormanın zamanı gelmiştir:
- Yukarıda adı geçen karınca harekatının beş projesi neden Atatürkçü Düşünce
- Dernekleri tarafından uygulanmaz?
- Sivil toplum kuruluşları” Çocukları eğitiyoruz” diye kolları sıvayacağına neden bu 5 projeyi ülkenin her yerinde uygulamazlar
Madem çoğalamıyoruz, maden karınca harekatını hayata geçiremiyoruz, neden o zaman bu tür işlere girişiyoruz?
Madem aktif olmak yerine pasif olmayı tercih ediyoruz, neden o zaman aktif olan karşıdevrimcilere kızıp duruyoruz?
Neden?
Neden?
Neden?
Dr. Yüksel cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz