İmam hatipler, siyasi malzemeden ibarettir!
1 sayfadaki 1 sayfası
İmam hatipler, siyasi malzemeden ibarettir!
YÖK Başkanı imam hatiplerden “zıkkım” diye söz ettiği için asıl konu gürültüye gitti ama AKP, “katsayı düzenlemesi”ni tekrar gündeme aldı...
Amaçları imam hatip lisesi mezunlarına tüm üniversitelerin kapısını açmak...
Bu konu, AKP’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana gündemde...
Ancak YÖK’ün Eski Başkanı Erdoğan Teziç, katsayının kaldırılmasına şiddetle karşı çıktığı için amaçlarına ulaşamadılar...
Teziç ve arkadaşlarının iki temel gerekçesi vardı:
“Katsayının kaldırılması mesleki eğitime darbe vurur, devletteki dinci kadrolaşmanın önünü açar!”
***
Aslında AKP, imam hatipler üzerinden siyaset yapan ilk parti değil... Bu okullar cumhuriyetin kuruluşundan bu yana politikaya malzeme edildi.
Hemen her parti, İslami kesime yakın olabilme kaygısıyla, imam hatipler konusunda taviz üstüne taviz verdi.
Sadece sağ yelpazedeki partiler değil, sosyal demokrat partiler de dini istismar edenlere koltuk değneği oldu.
İşte satır başlarıyla imam hatip macerası:
***
* 1924 yılında dört sınıflı 29 imam hatip açıldı. Ancak yeterli öğrenci olmadığı için üç yıl sonra sayıları 2’ye indi.
* 1929-30 öğretim yılında ise bu iki okul da kapatıldı.
* 1946’da çok partili hayata geçilince, o güne kadar “öğrenci bulamıyoruz” diyerek imam hatipleri kapatan CHP’nin girişimiyle 10 ay süreli imam hatip kursları açıldı.
* 1950’de iktidara gelen Demokrat Parti, imam hatip kurslarının yetersiz olduğunu belirterek imam hatip okullarının tekrar açılmasına karar verdi.
* Bu okulların sayısı 1958’de 26’ya, 1969’da 71’e, 1997’de de 600’e ulaştı.
* 1951-71 arasında imam hatip eğitimi 4 yıl orta, 3 yılı da lise olmak üzere 7 yıllık bir dönemi kapsıyordu.
* Ancak 1971’de yapılan bir düzenlemeyle, 4 yıllık orta bölümler kapatıldı, lise bölümü ise 4 yıla çıkartıldı.
* 1973-74 öğretim yılında CHP-MSP koalisyonu, iki yıl önce kapatılan ortaokul kısımlarını yeniden açtı. Ayrıca, imam hatip liselerinden mezun olanlara tüm üniversitelere girme olanağı sağlandı.
* 1998 yılında zorunlu eğitimin sekiz yıla çıkartılmasıyla imam hatiplerin ortaokul bölümü tekrar kapatıldı. Ayrıca tüm meslek liselerinden mezun olanların kendi alanlarındaki yüksek okullara devam etmelerini sağlamak için katsayı uygulaması yeniden başlatıldı!
***
Eğer yukarıdaki satır başlarını iyi okursanız sadece Türkiye’deki imam hatip gerçeğini değil, bu okulların siyasete nasıl alet edildiklerini de görürsünüz...
Şimdi sıra AKP’de... Biraz da onlar oynayacaklar!
Umarım bu tehlikeli silah ellerinde patlamaz!
*****
GÜNÜN SORUSU
Meclis Genel Kurulu’nda yapılan düzenleme ile artık askeri bölgelerin de yabancılara satılabilmesinin önü açılmış...
Hayırdır... Katarlı, Kuveytli şeyhlerden talep mi geldi?
*****
Papa da camiye gitti... Müslüman mı oldu?
Bazı aşırı dinciler günlerdir elektronik posta gönderip, “Herkesi eleştiriyorsun da İsrail’e gidip Ağlama Duvarı’nı ziyaret eden Kara Kuvvetleri Komutanı’nı neden eleştirmiyorsun” diye soruyor...
Yanıtım basit:
Çünkü ben bu soruyu soranlar gibi “din faşisti” değilim...
Ne sırf “Sultahahmet Camii’ne gitti” diye Papa’nın Müslüman olduğunu düşünürüm ne de başında türbanıyla Aya Yorgi Kilisesi’ne gidip mum yakan, dua eden Müslüman kadınları sorgularım.
Gözlerini kin bürümüş zalimler:
İlker Başbuğ’un Genelkurmay Başkanı olmasını engellemek için onun Ağlama Duvarı önünde çekilmiş fotoğrafını yayınlayan tahrikçi gazetenize sorun bakalım; neden aynı gezide Mescid-i Aksa’ya da gittiğinden söz etmiyor?
Tamamen turistik amaçla yapılmış ziyaretlerden medet umar hale geldiğinize göre, atacak barutunuz kalmadı demektir...
Ne oldu; yoksa “telekulak hizmeti aboneliğiniz” kesildi de, o yüzden mi eski tarihli fotoğraflarla yetinmek zorunda kalıyorsunuz?
Amaçları imam hatip lisesi mezunlarına tüm üniversitelerin kapısını açmak...
Bu konu, AKP’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana gündemde...
Ancak YÖK’ün Eski Başkanı Erdoğan Teziç, katsayının kaldırılmasına şiddetle karşı çıktığı için amaçlarına ulaşamadılar...
Teziç ve arkadaşlarının iki temel gerekçesi vardı:
“Katsayının kaldırılması mesleki eğitime darbe vurur, devletteki dinci kadrolaşmanın önünü açar!”
***
Aslında AKP, imam hatipler üzerinden siyaset yapan ilk parti değil... Bu okullar cumhuriyetin kuruluşundan bu yana politikaya malzeme edildi.
Hemen her parti, İslami kesime yakın olabilme kaygısıyla, imam hatipler konusunda taviz üstüne taviz verdi.
Sadece sağ yelpazedeki partiler değil, sosyal demokrat partiler de dini istismar edenlere koltuk değneği oldu.
İşte satır başlarıyla imam hatip macerası:
***
* 1924 yılında dört sınıflı 29 imam hatip açıldı. Ancak yeterli öğrenci olmadığı için üç yıl sonra sayıları 2’ye indi.
* 1929-30 öğretim yılında ise bu iki okul da kapatıldı.
* 1946’da çok partili hayata geçilince, o güne kadar “öğrenci bulamıyoruz” diyerek imam hatipleri kapatan CHP’nin girişimiyle 10 ay süreli imam hatip kursları açıldı.
* 1950’de iktidara gelen Demokrat Parti, imam hatip kurslarının yetersiz olduğunu belirterek imam hatip okullarının tekrar açılmasına karar verdi.
* Bu okulların sayısı 1958’de 26’ya, 1969’da 71’e, 1997’de de 600’e ulaştı.
* 1951-71 arasında imam hatip eğitimi 4 yıl orta, 3 yılı da lise olmak üzere 7 yıllık bir dönemi kapsıyordu.
* Ancak 1971’de yapılan bir düzenlemeyle, 4 yıllık orta bölümler kapatıldı, lise bölümü ise 4 yıla çıkartıldı.
* 1973-74 öğretim yılında CHP-MSP koalisyonu, iki yıl önce kapatılan ortaokul kısımlarını yeniden açtı. Ayrıca, imam hatip liselerinden mezun olanlara tüm üniversitelere girme olanağı sağlandı.
* 1998 yılında zorunlu eğitimin sekiz yıla çıkartılmasıyla imam hatiplerin ortaokul bölümü tekrar kapatıldı. Ayrıca tüm meslek liselerinden mezun olanların kendi alanlarındaki yüksek okullara devam etmelerini sağlamak için katsayı uygulaması yeniden başlatıldı!
***
Eğer yukarıdaki satır başlarını iyi okursanız sadece Türkiye’deki imam hatip gerçeğini değil, bu okulların siyasete nasıl alet edildiklerini de görürsünüz...
Şimdi sıra AKP’de... Biraz da onlar oynayacaklar!
Umarım bu tehlikeli silah ellerinde patlamaz!
*****
GÜNÜN SORUSU
Meclis Genel Kurulu’nda yapılan düzenleme ile artık askeri bölgelerin de yabancılara satılabilmesinin önü açılmış...
Hayırdır... Katarlı, Kuveytli şeyhlerden talep mi geldi?
*****
Papa da camiye gitti... Müslüman mı oldu?
Bazı aşırı dinciler günlerdir elektronik posta gönderip, “Herkesi eleştiriyorsun da İsrail’e gidip Ağlama Duvarı’nı ziyaret eden Kara Kuvvetleri Komutanı’nı neden eleştirmiyorsun” diye soruyor...
Yanıtım basit:
Çünkü ben bu soruyu soranlar gibi “din faşisti” değilim...
Ne sırf “Sultahahmet Camii’ne gitti” diye Papa’nın Müslüman olduğunu düşünürüm ne de başında türbanıyla Aya Yorgi Kilisesi’ne gidip mum yakan, dua eden Müslüman kadınları sorgularım.
Gözlerini kin bürümüş zalimler:
İlker Başbuğ’un Genelkurmay Başkanı olmasını engellemek için onun Ağlama Duvarı önünde çekilmiş fotoğrafını yayınlayan tahrikçi gazetenize sorun bakalım; neden aynı gezide Mescid-i Aksa’ya da gittiğinden söz etmiyor?
Tamamen turistik amaçla yapılmış ziyaretlerden medet umar hale geldiğinize göre, atacak barutunuz kalmadı demektir...
Ne oldu; yoksa “telekulak hizmeti aboneliğiniz” kesildi de, o yüzden mi eski tarihli fotoğraflarla yetinmek zorunda kalıyorsunuz?
Mustafa MUTLU- ALTIN ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 170
Yaş : 58
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Kişisel Mesaj : mmutlu@gazetevatan.com
Aldığı Teşekkür : 25
Kayıt tarihi : 27/05/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz