DENiZ YILDIZI


Join the forum, it's quick and easy

DENiZ YILDIZI
DENiZ YILDIZI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Avrupa`dan haberler

Aşağa gitmek

Avrupa`dan haberler Empty Avrupa`dan haberler

Mesaj tarafından Yüksel Cavlak 2009-03-11, 10:01

Avrupa`dan haberler

Masaya gene aynı konu yatırıldı
Almanya`da “Eğitim” konusu temcit pilavını da geçti desem, yanlış bir söz etmiş olmam herhalde. Almanya`da çıkan Hürriyet Gazetesi`nin “Cumartesi” ekinde gene aynı konu vardı. “Dert dinleme toplantısında uzunca bir masaya, o meşhur “eğitim konusu var ya, boylu boyunca yatırılmış. Konu başlıkları:
“İlk kuşak heba oldu”
“Çocuklarımız okusun, çektiğimizi çekmesin”
“En acil sorunumuz gençlerin eğitimi”
Dert dinleme masasında oturanların konuşma başlıklarına bir göz atalım:
1. Siyaset hakkımızdır.
2. Kapıkule eziyeti.
3. Aşka karışılmaz.
4. Yalnız bırakıldık.
5. Harçlar yüksek.
6. Cezaevleri genç dolu.
7. Eksiğimiz eğitim.
8. Velileri eğitelim.
9. Aileler duyarsız.
10. Bilgisizlik artıyor.
11. Çözüm siyasette.
Bu 11 konu başlıklarından sadece 4 konunun eğitimle biraz bağlantılı olduğunu görüyoruz.
Hani en acil sorunumuz gençlerin eğitimi idi?
Hani çocuklarımız okusun, çektiğimizi çekmesin idi?
Hani ilk kuşak heba oldu idi?
Buradan da anlaşılıyor ki, masaya yatırılan “eğitim” sorunu değilmiş. Türk vatandaşlarının, işsizlikten tutun aile birleşimine kadar uzanan o kadar çok dertleri var ki, bu arada masaya yatırılan “eğitim” gene güme gitmiş! Mademki gençlerin eğitimi acil ve çok önemli neden bu konu inceden inceye konuşularak somut bir neticeye varılmadı? “İlk kuşak heba oldu” deniliyor. Doğru değil, çünkü onlar 49 yıl önce heba edilerek, buralara gönderildi. Sonradan getirdikleri çocukları da hükümetlerin ilgisizlikleri sonucu heba edildiler. Bunlar büyüdüler, evlendiler ve çocukları oldu yani Almanya`da 3. kuşak meydana gelmeye başladı. Bunları da, yani 3. Kuşak da heba olan 2. kuşak, aydın kesimin gözleri önünde heba etmeye başlad. Kurulan ne veli dernekleri ne öğretmen dernekleri ne de diğer çağdaş dernek olarak ortaya çıkan kuruluşlar bu heba olanlara yol gösterdiler. Ve birçok gencimiz erkek olsun, kadın olsun cezaevlerini doldurdular.
Evet, doğrudur en acil sorun Türk çocuklarının eğitim sorunudur. Bu sorunun çözülmesini ailelerden beklemek yanlıştır. Heba olarak gelmiş kuşaklardan ne bekliyoruz ki? Onlar nasıl çocuklarına torunlarına eğitim konusunda yardımcı olacaklar? Zararın neresinden dönülürse kar deniliyor, ama bir türlü masaya yatırıp yatırıp kaldırılan “eğitim” e bir çare bulunamıyor! Bulunamaz çünkü tatbik edilen yöntem yanlış. Eğitim sorunu, sorunu masaya yatırmakla çözülemeyeceğini sık sık gördük. Çözülemez, çünkü söylem yerine, icraat yok da ondan...
Neden icraatın olmadığını bir öğretmenin yazısından öğreniyoruz yazıyı deşifre ederek:
“Almanya`da doğup büyüyen 2 ve 3 kuşak Türk gençliğinin sorunları gün geçtikçe artmaktadır...Türk gençleri ne Almanlar tarafından yeterince ciddiye alınmakta ne de aileleri onları yeterince anlayabilmekte.”
“Çocuklarınızı kendi bulunduğunuz zamana göre değil, onların zamanına göre yetiştirin. Hz. Ali”
“Bilindiği gibi iki türlü yatırım vardır: Birincisi, bankaya yapılan yatırım. İkincisi kafaya (yani eğitime) yapılan yatırım.
Görüldüğü gibi bu yazıyı yazan öğretmen bile, teoriden konuşuyor. Yazısında icraat veya yol göstermek yok.
1. Eğitim düzeyi çok düşük olan aileler, nasıl olacak da çocuklarını yeterince anlayabilecekler?
2. Eğitimden bizzat yoksun anneler ve babalar nasıl olacak da çocuklarını onların zamanına göre yetiştirebilecekler?
3. Bir taraftan Almanlar ciddiye almıyormuş bu gençleri. Onlar, Almanların ciddiye alması önemli değil ki. Onlar bizim çocuklarımız. Önemli olan biz onları ciddiye alıp almadığımızdır Burada tabi ki aydınları kastediyorum.
4. Kafaya yatırımı kim önerecek? Elbette ki, okullardaki Alman öğretmenleri değil, Türk öğretmenleri önerecektir. Aileleri de kurulmuş olan veli dernekleri bilgilendircektir. Bu amaç için bunlar kurulmadılar mı?
5. Sözün özü şu: “Bu ülkede başarısız olan gençlerimizi içinde bulundukları çıkmazdan kurtarmanın tek şartı, onların hayallerini kendi güçleriyle gerçekleştirebileceklerine inanmak.
Bu yazıyı yazan Türkçe öğretmeninin şu deyimi herhalde iyi bilir: “Sürüden ayrılanı kurt kapar” Peki, sürüden ayrılanları kurtlara kim kaptırdı? Almanya`da yaşayan aydın kesim değil mi? 49 yıl bol bol öneri yerine, yol gösterselerdi, sürüden hiç kimse ayrılmayacak ve kurtlar da kapma şansına sahip olamayacaklardı. Çocuklarımızı Almanlar kapmadı. Onları kapan, maalesef gene içimizden çıkan gerici güçler kaptılar.
O zaman sözün özü yukarıda yazıldığı gibi değil şu şekilde olmalıdır:
Beyler ! Madem ki çocuklarımız bizler için çok, ama çok önemliydiler, neden onları yalnız bıraktınız?
Neden yanlız kendinizi aydınlatıp etrafı karanlık bıraktınız?
Neden 49 yılı havai fişek gibi kullanıp, icraat yerine sadece akıl vermeye kalktınız ve hala akıl veriyorsunuz?
Neden gençlerin hayallerinin gerçek olmaması için onları motive etmediniz?

Avrupalı Türk
Yüksel Cavlak
Yüksel Cavlak
YAKUT ÜYE
YAKUT ÜYE

Erkek
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz