Muhalefetin, sivil toplum örgütlerinin elindeki önemli kozlar
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Muhalefetin, sivil toplum örgütlerinin elindeki önemli kozlar
Muhalefetin, sivil toplum örgütlerinin elindeki önemli kozlar
Türkiye`deki mevcut partilerin, özellikle CHP`nin ve sivil toplum örgütlerinin elinde, diğer önemli konuların yanı sıra, dört büyük kozu vardır. Sadaka kültürünün yaygın olduğu bir dönemde açlıktan, yoksulluktan, işsizlikten bahsetmek pek o kadar büyür bir rol oynamadığını görüyoruz. Toplumda bu konulara karşı bir bağışıklık meydana geldi. Bu bağışıklığın meydana gelmesinde, muhalefet parti ve sivil toplum örgütleri yetkililerin yaptıkları icraat yaratmayan, sonuç getirmeyen konuşmaları olmuştur. Ekranlarda izliyor, gazetelerde okuyoruz. Anlatılanların hepsi birbirinin aynısı; halk, aç sefil, işsizlik hat safhaya ulaşmış, ülke parselleniyor,i bağımsızlık elden gidiyor vs. Bütün bunlara bir çözüm aranmıyor, sadece olanlar konuşuluyor... Bu, bir doktorun hastasına verdiği antibiyotiğin yapacağı etkiye benziyor. Şöyle ki; ateşi olan bir hastaya doktoru, hastalığa neden olan mikroba karşı tahminen bir antibiyotik yazıyor. Eğer hastalığa neden olan mikrop bu ilaça karşı hassas ise, hasta kısa biz zamanda iyileşebiliyor, Yok eğer, ilaç etkili değilse, o zaman bakterliler bu verilen ilaça karşı bağışıklık kazanıyorlar. Ve işte o zaman da tedavi zorlaşıyor. Ne yapmak gerekiyor ? Etkili tedavi, en kısa zamanda, mikrobun cinsi ve hangi antibiyotiğe hassas olduğu tespit edilerek, radikal tedaviye gitmektir.
Demek istiyorum ki, parti ve sivil toplum örgütleri, aynen bu örnekte olduğu gibi, körü körüne ülke sorunları çözmeye kalkıyorlar. Sonuç ne ? Hepimizin bilidiği gibi, etkisiz uğraşılar !
Şu anda parti ve sivil toplum örgütlerinin ellerinde dört önemli koz vardır.
1. 4C: Hemen herkes, 4C`nin çalışanları köle haline soktuğunu, geleceklerini kararttığını birbirlerine anlatıyorlar. Peki, 72 milyon insan daha doğrusu, oy hakkı olanların çoğu bu 4C`nin en anlama geldiğini biliyor mu ? Herhalde hayır ! O zaman yapılacak en basit ve etkili iş, halka gitmek ve ,nerede olursa olsun, onlara, onların anlayacağı dilde bu 4C`nin getireceği acı sonuçlarını anlatmaktır. Sadece ekranlardan, gazetelerden seslenmek, yukarıdaki örnek gibi, konuşulanlar etkisiz kalmaya mahkumdur. Özellikle iktidar olmak isteyen CHP yetkilileri bu görevi vakit geçirmeden üstlenmelidirler. Madem CHP Mustafa Kemal`in kurduğu bir partidir, madem baştakiler O`nun izinden gitmek istiyorlar, aynen O`nun gibi yapmaları yani halka gitmeleri şarttır.
2. Sağlık güvencesi: Basında çıkan habere, 100 gün işsiz kalanların sağlık güvencesi elllerinden alınıyormuş. Bu güvence 100`den 10 güne indirilmiş. İnanılır gibi değil, ama bir gerçek, hem de acı bir gerçek !... Peki, bu işçiler ve aileleri hasta olunca ne yapacaklar ? Onların tedavi masraflarını kim ödeyecek ? Bu konu da oldukça önemlidir. Bunun halka anlatılması, CHP`nin ortasındaki “H”, yani “Halk” adını taşıyan CHP yetkililerinin en başta gelen görevlerinden birisidir. Elbetteki halka giderek yapılacak bir görevdir bu...
3. TEKEL işçileri: İki aydan fazla bir zamandır, ellerinden alınmak istenilen hakları için soğuki kış demeden direniyorlar. İşte bu direnç, gene tekrarlayalım, halka gidilerek anlatılması gerekmektedir.
4. Erzincan olayı: Bir devlet memuru, kovana (!) çomak soktuğundan dolayı tutuklandı. Mustafa Kemal`in “bu ülke şeyhler, müritler ülke olamaz” dediği ülkede, ne yazık ki, bu ülke şeyhler, müritler ülkesi oldu. Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir Cumhuriyet Başsavcı`sı tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Bu çok ciddi olayı, bağımsız hukukun yalnız belirli kesime değil de, köylüsüyle, işçisiyle, esnafı ile hemen herkese önemli olduğunu, bıkmadan, usanmadan, acilen halka anlatılması gerekir. Çünkü halkın çoğunluğu, okuma ve televizyonlardaki haberleri dinleme özürlü olduğundan, işin ciddiyetine varamamaktadır. O halde CHP yetkililerin diğer bir görevi de, bu ciddi olayı halka bütün açıklığı ile anlatmasıdır. Yazıda durmadan CHP diyorum, çünkü bu işlerin üstüne gidecek ,CHP`den başka bir parti düşünemediğim içindir. CHP yetkilileri özellikle Baykal, sınırlı bir eleştiriyi bırakıp, halkı kucaklamasının şart olduğunu düşünüyorum.
İşte bu 4 koz, halkı bilgilendirmesi ülkenin geleceği için çok önemlidir. Yalnız halk için değil, iktidar olmak isteyen, ülkeyi karanlıktan kurtarmak isteyen CHP için çok önemlidir.
Dr. Yüksel Cavlak
Türkiye`deki mevcut partilerin, özellikle CHP`nin ve sivil toplum örgütlerinin elinde, diğer önemli konuların yanı sıra, dört büyük kozu vardır. Sadaka kültürünün yaygın olduğu bir dönemde açlıktan, yoksulluktan, işsizlikten bahsetmek pek o kadar büyür bir rol oynamadığını görüyoruz. Toplumda bu konulara karşı bir bağışıklık meydana geldi. Bu bağışıklığın meydana gelmesinde, muhalefet parti ve sivil toplum örgütleri yetkililerin yaptıkları icraat yaratmayan, sonuç getirmeyen konuşmaları olmuştur. Ekranlarda izliyor, gazetelerde okuyoruz. Anlatılanların hepsi birbirinin aynısı; halk, aç sefil, işsizlik hat safhaya ulaşmış, ülke parselleniyor,i bağımsızlık elden gidiyor vs. Bütün bunlara bir çözüm aranmıyor, sadece olanlar konuşuluyor... Bu, bir doktorun hastasına verdiği antibiyotiğin yapacağı etkiye benziyor. Şöyle ki; ateşi olan bir hastaya doktoru, hastalığa neden olan mikroba karşı tahminen bir antibiyotik yazıyor. Eğer hastalığa neden olan mikrop bu ilaça karşı hassas ise, hasta kısa biz zamanda iyileşebiliyor, Yok eğer, ilaç etkili değilse, o zaman bakterliler bu verilen ilaça karşı bağışıklık kazanıyorlar. Ve işte o zaman da tedavi zorlaşıyor. Ne yapmak gerekiyor ? Etkili tedavi, en kısa zamanda, mikrobun cinsi ve hangi antibiyotiğe hassas olduğu tespit edilerek, radikal tedaviye gitmektir.
Demek istiyorum ki, parti ve sivil toplum örgütleri, aynen bu örnekte olduğu gibi, körü körüne ülke sorunları çözmeye kalkıyorlar. Sonuç ne ? Hepimizin bilidiği gibi, etkisiz uğraşılar !
Şu anda parti ve sivil toplum örgütlerinin ellerinde dört önemli koz vardır.
1. 4C: Hemen herkes, 4C`nin çalışanları köle haline soktuğunu, geleceklerini kararttığını birbirlerine anlatıyorlar. Peki, 72 milyon insan daha doğrusu, oy hakkı olanların çoğu bu 4C`nin en anlama geldiğini biliyor mu ? Herhalde hayır ! O zaman yapılacak en basit ve etkili iş, halka gitmek ve ,nerede olursa olsun, onlara, onların anlayacağı dilde bu 4C`nin getireceği acı sonuçlarını anlatmaktır. Sadece ekranlardan, gazetelerden seslenmek, yukarıdaki örnek gibi, konuşulanlar etkisiz kalmaya mahkumdur. Özellikle iktidar olmak isteyen CHP yetkilileri bu görevi vakit geçirmeden üstlenmelidirler. Madem CHP Mustafa Kemal`in kurduğu bir partidir, madem baştakiler O`nun izinden gitmek istiyorlar, aynen O`nun gibi yapmaları yani halka gitmeleri şarttır.
2. Sağlık güvencesi: Basında çıkan habere, 100 gün işsiz kalanların sağlık güvencesi elllerinden alınıyormuş. Bu güvence 100`den 10 güne indirilmiş. İnanılır gibi değil, ama bir gerçek, hem de acı bir gerçek !... Peki, bu işçiler ve aileleri hasta olunca ne yapacaklar ? Onların tedavi masraflarını kim ödeyecek ? Bu konu da oldukça önemlidir. Bunun halka anlatılması, CHP`nin ortasındaki “H”, yani “Halk” adını taşıyan CHP yetkililerinin en başta gelen görevlerinden birisidir. Elbetteki halka giderek yapılacak bir görevdir bu...
3. TEKEL işçileri: İki aydan fazla bir zamandır, ellerinden alınmak istenilen hakları için soğuki kış demeden direniyorlar. İşte bu direnç, gene tekrarlayalım, halka gidilerek anlatılması gerekmektedir.
4. Erzincan olayı: Bir devlet memuru, kovana (!) çomak soktuğundan dolayı tutuklandı. Mustafa Kemal`in “bu ülke şeyhler, müritler ülke olamaz” dediği ülkede, ne yazık ki, bu ülke şeyhler, müritler ülkesi oldu. Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir Cumhuriyet Başsavcı`sı tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Bu çok ciddi olayı, bağımsız hukukun yalnız belirli kesime değil de, köylüsüyle, işçisiyle, esnafı ile hemen herkese önemli olduğunu, bıkmadan, usanmadan, acilen halka anlatılması gerekir. Çünkü halkın çoğunluğu, okuma ve televizyonlardaki haberleri dinleme özürlü olduğundan, işin ciddiyetine varamamaktadır. O halde CHP yetkililerin diğer bir görevi de, bu ciddi olayı halka bütün açıklığı ile anlatmasıdır. Yazıda durmadan CHP diyorum, çünkü bu işlerin üstüne gidecek ,CHP`den başka bir parti düşünemediğim içindir. CHP yetkilileri özellikle Baykal, sınırlı bir eleştiriyi bırakıp, halkı kucaklamasının şart olduğunu düşünüyorum.
İşte bu 4 koz, halkı bilgilendirmesi ülkenin geleceği için çok önemlidir. Yalnız halk için değil, iktidar olmak isteyen, ülkeyi karanlıktan kurtarmak isteyen CHP için çok önemlidir.
Dr. Yüksel Cavlak
Yüksel Cavlak- YAKUT ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 370
Yaş : 89
ŞEHİR : Recklinghausen
Meslek : doktor
Öğrenim Durumu : üniversite
Aldığı Teşekkür : 485
Kayıt tarihi : 16/05/08
Geri: Muhalefetin, sivil toplum örgütlerinin elindeki önemli kozlar
Yüksel bey, yazdıklarınızın hepsine katılmakla birlikte,özellikle 4-C dayatması hakkında birşeyler yapmanın tam zamanı olduğunu düşünüyorum.
Bu zulüme karşı en azından sade bir vatandaş olarak çevremize 4-C nin ne olduğu ve akabindede Tekel işçilerinin haklılığını anlatmalıyız,özellikle
AKePe yandaşlarına,anlamak istemeyenlere.
Saygılar.
Bu zulüme karşı en azından sade bir vatandaş olarak çevremize 4-C nin ne olduğu ve akabindede Tekel işçilerinin haklılığını anlatmalıyız,özellikle
AKePe yandaşlarına,anlamak istemeyenlere.
Saygılar.
Denizkızı- ELMAS ÜYE
- PROJE ÖDÜLÜ :
KATILIM ÖDÜLÜ :
Mesaj Sayısı : 1090
Yaş : 53
ŞEHİR : İstanbul
Meslek : Tekstil-Tasarım
Öğrenim Durumu : Lise
Aldığı Teşekkür : 411
Kayıt tarihi : 27/11/07
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz