Yeni tarih kitaplarımız
1 sayfadaki 1 sayfası
Yeni tarih kitaplarımız
Yeni tarih kitaplarımız
Yunanistan’da yayımlanan Eleftherotipia gazetesi Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti’nde tarih kitaplarında yapılan değişiklikleri ele alan bir
yazı yayımladı. “Yunanistan’da yeni tarih kitabını yazma görevini
üstlenen Maria Repusi, benzeri bir şey yapsa ateşe atılırdı diyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, bizde yapılan akıl almaz
değişikliklerle ilgili bunca yazı yazıldı. TV’lerde günlerce konuşuldu.
Sorumlulardan ne bir ses geldi ne de bir nefes. Ne tarih öğretmenleri,
ne de Tarih Kurumu kımıldamadı. Çocuklarına geçmişlerini unutturmak,
Türklüklerinden vazgeçirmek için okutulmaya başlanan kitaplar okul-aile
birliklerini de harekete geçirmedi. Üzerimize sanki ölü toprağı
serpildi. İşte bu toprağı biraz olsun üzerimizden silker atar ümidiyle
Yunanistan’dan gelen bu eleştiriyi buraya alıyorum. Çocuklarımızı
Kıbrıslı yapacağız. Karşımızda tarih kitaplarımıza dokunamazsınız,
1974’ü unutturamazsınız, çocuklarımızı Yunan kültüründen mahrum
edemezsiniz diyen, 45 yıldır Kıbrıs’ın tümüne sahip çıkmak için uğraşan
bir kitle var. Hristofyas, Akritas Planı’nın yapımcısı Papadopulos ile
birlikte “Kıbrıs halkı için mücadele ettiklerini” açıkladı. Onlar için
Kıbrıs halkı ve Kıbrıslılık eşittir Rum halkı, Kıbrıs Elenleri! Kimin
umurunda? İşte Eleftherotipia’nın yazısı:
“Kıbrıs Türk kesimi lideri
Mehmet Ali Talat’ın iktidara gelmesiyle başlayan bu çabanın amacı,
Kıbrıs Türk kimliğinin yeniden belirlenmesidir. Nasıl mı? Halkın, Türk
özelliğine daha az, “Kıbrıslı” özelliğine ise daha çok dikkat çekerek.
Toplumbilimciler
Yaşar Vural ve Evrim Özüyanık, “South European Society and Politics”
dergisinde yayımlanan araştırmalarında, eski tarih kitaplarında,
Kıbrıslı Türklere Anavatanın Türkiye olduğu söylendiği için
öğrencilerin kimliklerinin, diğerleriyle” Kıbrıslı Rumlarla)
uyuşmadığına inandıkları ifade edilerek, yeni tarih kitaplarının iki
toplum arasındaki eşitliği yansıttığı belirtiliyor.
Başka bir
ifadeyle, Kıbrıs’ın işgal kesimindeki eski okul kitaplarında,
“Kıbrıslı” terimi yer almıyor ve “Kıbrıs Türkleri” veya “Kıbrıs
Rumları” terimleri kullanılıyordu. Yeni kitaplar, “Kıbrıslılığı”
vurguluyorlar. Bu nedenle, “Kıbrıs kültürü”, “Kıbrıs müziği” ve “Kıbrıs
toplumu” kavramlarının varlığı vurgulanıyor. Bir zamanlar Türkiye,
“anavatan” olarak biliniyordu, böylece “Kıbrıslı Türklerin kaderinin
Türkiye’ye bağlı olduğu” fikri geliştiriliyordu.
Şimdi, “anavatan”
teriminin yerini daha tarafsız olan, “Türkiye” terimi aldı ve
öğrenciler bu şekilde Kıbrıs’a, Kıbrıslı Rumlarla yaşadıkları ortak bir
vatan gözüyle bakmaya teşvik ediliyorlar. Bir ortaokul kitabında, “Dil
ve din farklılıklarına rağmen, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar
asırlar boyunca birlikte yaşadılar. Hepsi Kıbrıs’ı sevdiler ve
vatanları saydılar” deniyor.
Kısa süre öncesine kadar Kuzey
Kıbrıs’taki çocuklar, Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türkler için tehdit
olduğunu öğreniyor ve Kıbrıs Türk kesiminin milliyetçiliğine hiç
değinmeden, Enosis sloganını okuyorlardı. Yeni kitaplarda ise, iki
toplum arasında uyumlu işbirliği örneklerine yer veriliyor ve iki
toplum arasındaki ilişkilerin bozulmasındaki tek sorumluluğun
milliyetçilik olduğu vurgulanıyor.
Eski kitaplarda Kıbrıslı Rumların
kayıplarına değinilmiyor veya doğal ceza olarak yorumlanıyordu. Yeni
kitaplar (bu noktada tam olarak dengeli olmamakla birlikte) diğer
tarafın kayıplarından söz ediyorlar, şiddet olaylarına değinmekten
kaçınıyorlar ve olayın siyasi boyutuyla yönetimlerin anlaşmazlıklarına
yoğunlaşıyorlar. Bu değişiklikler, bugün genç Kıbrıslı Türklerin milli
kimliklerinin oluşması konusunu etkiliyor. Araştırmada, eski
kitapların, Kıbrıs Türk toplumunun atalarının yalnızca Türkler olduğunu
iddia ederek, ulusal kırmızı çizgileri ilahlaştırdığı vurgulanıyor.
Ulus olarak tek bir ırka ait oldukları konusundaki bu ısrar, Türkçülük
kimliğinin temel özelliği olduğu ve kırmızı çizgilerin değişemeyeceği
izlenimi yaratıyordu. Aksine yeni kitaplar bu ayrımı hafifletiyor ve
toplumsal kimliğin toprak boyutunu ortaya koyuyor.
Yunanistan’da yayımlanan Eleftherotipia gazetesi Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti’nde tarih kitaplarında yapılan değişiklikleri ele alan bir
yazı yayımladı. “Yunanistan’da yeni tarih kitabını yazma görevini
üstlenen Maria Repusi, benzeri bir şey yapsa ateşe atılırdı diyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, bizde yapılan akıl almaz
değişikliklerle ilgili bunca yazı yazıldı. TV’lerde günlerce konuşuldu.
Sorumlulardan ne bir ses geldi ne de bir nefes. Ne tarih öğretmenleri,
ne de Tarih Kurumu kımıldamadı. Çocuklarına geçmişlerini unutturmak,
Türklüklerinden vazgeçirmek için okutulmaya başlanan kitaplar okul-aile
birliklerini de harekete geçirmedi. Üzerimize sanki ölü toprağı
serpildi. İşte bu toprağı biraz olsun üzerimizden silker atar ümidiyle
Yunanistan’dan gelen bu eleştiriyi buraya alıyorum. Çocuklarımızı
Kıbrıslı yapacağız. Karşımızda tarih kitaplarımıza dokunamazsınız,
1974’ü unutturamazsınız, çocuklarımızı Yunan kültüründen mahrum
edemezsiniz diyen, 45 yıldır Kıbrıs’ın tümüne sahip çıkmak için uğraşan
bir kitle var. Hristofyas, Akritas Planı’nın yapımcısı Papadopulos ile
birlikte “Kıbrıs halkı için mücadele ettiklerini” açıkladı. Onlar için
Kıbrıs halkı ve Kıbrıslılık eşittir Rum halkı, Kıbrıs Elenleri! Kimin
umurunda? İşte Eleftherotipia’nın yazısı:
“Kıbrıs Türk kesimi lideri
Mehmet Ali Talat’ın iktidara gelmesiyle başlayan bu çabanın amacı,
Kıbrıs Türk kimliğinin yeniden belirlenmesidir. Nasıl mı? Halkın, Türk
özelliğine daha az, “Kıbrıslı” özelliğine ise daha çok dikkat çekerek.
Toplumbilimciler
Yaşar Vural ve Evrim Özüyanık, “South European Society and Politics”
dergisinde yayımlanan araştırmalarında, eski tarih kitaplarında,
Kıbrıslı Türklere Anavatanın Türkiye olduğu söylendiği için
öğrencilerin kimliklerinin, diğerleriyle” Kıbrıslı Rumlarla)
uyuşmadığına inandıkları ifade edilerek, yeni tarih kitaplarının iki
toplum arasındaki eşitliği yansıttığı belirtiliyor.
Başka bir
ifadeyle, Kıbrıs’ın işgal kesimindeki eski okul kitaplarında,
“Kıbrıslı” terimi yer almıyor ve “Kıbrıs Türkleri” veya “Kıbrıs
Rumları” terimleri kullanılıyordu. Yeni kitaplar, “Kıbrıslılığı”
vurguluyorlar. Bu nedenle, “Kıbrıs kültürü”, “Kıbrıs müziği” ve “Kıbrıs
toplumu” kavramlarının varlığı vurgulanıyor. Bir zamanlar Türkiye,
“anavatan” olarak biliniyordu, böylece “Kıbrıslı Türklerin kaderinin
Türkiye’ye bağlı olduğu” fikri geliştiriliyordu.
Şimdi, “anavatan”
teriminin yerini daha tarafsız olan, “Türkiye” terimi aldı ve
öğrenciler bu şekilde Kıbrıs’a, Kıbrıslı Rumlarla yaşadıkları ortak bir
vatan gözüyle bakmaya teşvik ediliyorlar. Bir ortaokul kitabında, “Dil
ve din farklılıklarına rağmen, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar
asırlar boyunca birlikte yaşadılar. Hepsi Kıbrıs’ı sevdiler ve
vatanları saydılar” deniyor.
Kısa süre öncesine kadar Kuzey
Kıbrıs’taki çocuklar, Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türkler için tehdit
olduğunu öğreniyor ve Kıbrıs Türk kesiminin milliyetçiliğine hiç
değinmeden, Enosis sloganını okuyorlardı. Yeni kitaplarda ise, iki
toplum arasında uyumlu işbirliği örneklerine yer veriliyor ve iki
toplum arasındaki ilişkilerin bozulmasındaki tek sorumluluğun
milliyetçilik olduğu vurgulanıyor.
Eski kitaplarda Kıbrıslı Rumların
kayıplarına değinilmiyor veya doğal ceza olarak yorumlanıyordu. Yeni
kitaplar (bu noktada tam olarak dengeli olmamakla birlikte) diğer
tarafın kayıplarından söz ediyorlar, şiddet olaylarına değinmekten
kaçınıyorlar ve olayın siyasi boyutuyla yönetimlerin anlaşmazlıklarına
yoğunlaşıyorlar. Bu değişiklikler, bugün genç Kıbrıslı Türklerin milli
kimliklerinin oluşması konusunu etkiliyor. Araştırmada, eski
kitapların, Kıbrıs Türk toplumunun atalarının yalnızca Türkler olduğunu
iddia ederek, ulusal kırmızı çizgileri ilahlaştırdığı vurgulanıyor.
Ulus olarak tek bir ırka ait oldukları konusundaki bu ısrar, Türkçülük
kimliğinin temel özelliği olduğu ve kırmızı çizgilerin değişemeyeceği
izlenimi yaratıyordu. Aksine yeni kitaplar bu ayrımı hafifletiyor ve
toplumsal kimliğin toprak boyutunu ortaya koyuyor.
Rauf DENKTAŞ- GÜMÜŞ ÜYE
-
Mesaj Sayısı : 57
Yaş : 100
ŞEHİR : yazar
Meslek : yazar
Öğrenim Durumu : yazar
Aldığı Teşekkür : 15
Kayıt tarihi : 25/11/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz