Birbirine zıt haberler

Gün geçmiyor ki, Almanya`da fakirlik üzerine, işsizlik üzerine haberler çıkmasın. Avrupalı Hürriyet Gazetesi`ndeki bir haber 6 Nisan günü birinci sayfada yer alıyor: “Almanya fakirleşiyor.”
Verilen haberden öğreniyoruz ki, Almanya`da her sekiz kişiden biri yoksulluk sınırın altında yaşıyor, halkın % 13`ü sosyal daireden geçimini sağlıyormuş. aynı şekilde işsizlikte had safhada. Kısacası, Almanya`da fakir ile zengin arasındaki makas her geçen gün daha da açılıyor.
Hürriyet Gazetesi`nin 7 Nisan baskısına bakıyoruz; Avrupa bölümünde “Gelin Polis olun” haberi göze çarpıyor. Alman hükümeti, Türk gençlerine “Gelin polis olun” çağrısı yapıyormuş. Polis teşkilatı, Türk gençlerini aralarında görmek istiyormuş. Hürriyet Gazetesi`de sık olmasa da gençleri polis olmaya teşvik eden ilanlara yer veriyor.
İyi güzel de burada, gençlerin polis olabilmeleri için bir engeli, daha doğrusu birkaç engeli aşmaları gerekmektedir. Bunlardan birincisi, polis olmak lise diplomasına ihtiyaç var. İlk sorun burada başlıyor. Çünkü Türk gençlerinin büyük bir çoğunluğu 9 yıllık Hauptschule adı verilen okula gidiyorlar ve gene büyük bir çoğunluğu da diploma almadan bu okulu terk ediyor. Liseye gidenlerin sayısı devede kulak... Diyelim ki, bir Türk gençi liseyi bitirdi. İkinci engel çok iyi bir spor dalından belge sahibi olması şartı var. Ve ardından da birçok psikolojik testler.
Almanya`da bir genç liseyi iyi derece ile bitirirse, ona üniversite kapıları açılıyor. Lise diplomasında 1 veya 1,5 notu olan gencin ilk gideceği yer ya tıp ya hukukya da psikoloji dalı oluyor. Bu notlardan yukarı olanlara ise, üniversitenin kapıları birkaç yıl kapalı kalıyor.
Alman yetkillileri “Gelin polis olun” diyor, ama giriş kapısını aralamıyor, aynen Türkiye`nin AB`ne girmesi gibi !
Meslek eğitimi diye tutturuyorlar, ama meslek eğitimi yapacak yer bulunamıyor. Mademki Türk gençlerini geleceğini düşünüyor Alman yetkilleri, o zaman Türk gençlerine imkan, öncülük tanısınlar. Onu da yapmıyorlar aynen AB`ne girişte olduğu gibi...
Seçim zamanı yaklaştıkca bu tür vaatleri alıştık artık. Bakalım Eylü`e kadar ne altın öğütlerde bulunacaklar Alman dostlarımız !

Dr. Yüksel Cavlak